Hele yeni birisiyle...
Yeni tanışmışsın, birbirinizden hoşlanmışsınız ve birkaç çıkıştan sonra...
Evet, galiba öpüşmelerin en güzeli bu! Yeni birisiyle, ilk öpüşme...
Yok, yok! Düşündüm de, ilk 3 öpüşme...
Hatta favorim üçüncüsü...
İlkini yabancılık, etki-tepki ölçümü, hiç inanmadığım ten uyumuyla geçersek, ikinci veya üçüncüde olayın tavan yapması gerekir.
Çiftine göre değişir tabii...
Yasak ilişkilerde veya oraya varış süresi uzarsa, ikincisi en iyisidir.
Hatırlasana...
Kalbinin yerinden fırlayacak gibi küt küt atışını...
Onun sana yaklaşmasını...
Dudaklarına bakışını...
Hooop!
Yeter. Orada kal!
Bu kadarını
hatırla...
Daha ileri gitme!
Ama üçüncüye kadar beklediysen...
yani zaten üçüncü de tutku etkisi yapmazsa, boşuna uğraşma.
Daha da olmaz!
“Hiç yoktan iyidir” diye de yapma! Olaydan soğumaya, yabancılaşmaya başlarsın.
Hatta “kimseyi bulamamalar“ bu yabancılaşmadan doğar.
Kalbin eskisi gibi hızlı atmamaya başlar...
Şimdi diyeceksiniz ki, “uzmanlık alanın mı?“
Hayır.
Uzmanlık öyle olmaz, şöyle olur; alın size öpüşmek üzerine yapılan bir araştırma.
Tabii benim parantez içlerimle birlikte...
-“Erkeklerin yüzde 37’si öpüşürken gözlerini açık tutar. Kadınların ise yüzde 97’si kapatmaktan yanadır.”
(Göz kapama yüzdesi, duygusallık yüzdesiyle aynı orandadır. Yani gözler ne kadar kapanıyorsa o kadar duygusallaşılır. Ona göre...)
-“Bir dakika süren öpüşme
26 kalori yakmanızı
sağlar.”
(Bir dilim karpuz kadar! Yani amaç saptırmaya değmez. Sporun yeri ayrı, bunun ayrı!)
-“İki işi öpüşürken vücuttaki tüm kasların çalıştığı araştırma sonuçlarıyla kanıtlanmıştır.”
(Ne acayip değil mi? Dudağın öpüşüyor, her yerin çalışıyor!)
-“Kendi saç renginize sahip birisiyle öpüştüğünüzde daha tutkulu olduğu söylenmektedir.”
(İnsana en çok yakışan, saçının rengindeki kıyafettir. Bu da benim tespitim. Ama konuyla ilgisi yok, o ayrı!)
-“Zifiri karanlık da olsa beynimizdeki nöronlar karşımızdakinin dudaklarının yerini belirlememizi sağlar.”
(Özellikle evlendikten sonra! Ama ilk üç öpüşmede önce dudaklara bakılır ya! Sanki bakmasa bulamayacak!)
-“Bir öpücük acıyı azaltmada morfinden 10 kat daha etkili olabilir. Çünkü öpüşmek vücutta bulunan doğal ağrı kesicileri devreye sokar.”
(Artık, “Başım ağrıyor!“ da diyemeyeceğiz yani!!)
-“Normal şartlarda bir insan hayatının 14 gününü öpüşerek geçirir.”
(O da 40 yaşına kadar herhalde!)
“Hindistan’da bıyıklı bir erkeğin birini öpmesi hâlâ teknik olarak yasa dışıdır.”
(Hepimiz Hintliyiz!!!)
-“Orta Çağ’da İtalya’da öpüşürken görülen bir çift evlenmeye zorlanabilirdi.”
(O yine iyiyimiş! Bizde hâlâ bu yüzden cinayet işlenmiyor mu?)
-“En ünlü öpüşme sahnesi Gone with the Wind filminde Clark Gable ve Vivien Leigh arasında yaşanmıştır.”
O da ne sahnedir ama!..
Yok yok...
Gerçekten de öpüşmek güzeldir...