Şimdi bunlar bazen öyle bir atmosfere girerler ki, söylenecek tek laf vardır: “Ne içtiysen, aynısından...” Cümlenin sonunu artık onun hâl ve davranışlarına göre tamamlarsın.
“Aynısından ben de alayım“ ya da “Almayayım...”
Tabii genellikle almamak tercih edilir.
Mesela taksi hâlleri...
İkinizsiniz ya, bu taksinin ön koltuğuna oturur. Sen de arkaya... Haydaaa yani! Bu ona göre bir racon. Da neyin raconu? Ayrıca sen kime racon yapıyon? Yapacaksan şoföre değil, bana yapman lazım. Bana değil, şoföre mi çalışıyorsun yani? Şuursuz bir hâl! Sen de kendini şöyle hissedersin: Taşradan şehre yeni gelmişsin de, dayının tanıdığı seni otobüs garına götürüyor! Ya da taksi - dolmuş yapmışsınız, adam yanlış anlaşılmak istemiyor. Seninle bütün ilişiğini kesiyor yani. Niyeyse? Hayır, yanına otursa ne olacak? Sanki şoför yanlış bir şeyler mi anlayacak? Ne anlayacak? Öne oturduğu yetmiyormuş gibi, bir de dün bahsettiğim “esnaf konuşmalarına” başlar. Tam ayrılınacak ortam aslında!
Aklıma ne geldi: Aynısını biz onlara yapsak! Düşünsene, öne oturuyorsun, dana da arkaya...
Anlasın diye...
Peki anlar mı?
Hayır.
Ne olur? Kavga çıkar.
Durup dururken!..
Ayrılma odaklı gidecek olursak, bunların alışveriş hâllerine yoğunlaşabiliriz. Mesela pantolon alacak değil mi? Seçtiniz, denemek için giyindi ve soyunma kabininden çıktı ya... İşte tam o anda ayrıldın, ayrıldın! Böyle bir geri zekalı hâl, manasız gebeş bir duruş falan... Ayakkabıyı çıkarmış, paçalar çorabının üstüne yığılmış, omuzlar düşük. Yahu, bi düzgün dur! Niye hiçbir yerde durmadığın gibi duruyorsun? Bu duruşla dünyanın en iyi kesimli pantolonunu giysen yakışmaz. Tasarımcı da işi bırakır! Hadi öyle duruyorsun, yüzündeki bilinçsiz ifade niye? Yok, böyle olmayacak!
Bir de bunların çiçek taşıma hâlleri vardır. Eğreti eğreti... Utanırlar. Tabii... Bir kadına çiçek vermek ayıp çünkü! Sanki herkes bunlara bakıyor gibi gelir. Sanırım, asıl niyetlerinin anlaşıldığını sanıyorlar. Zira bir adam durup dururken çiçek almaz.
Bir çiçek bir de torba taşıyamazlar... Torba zaten taşımasınlar da! (Bir adamdan soğumanın ilk üç şartına girer) Ama mesela pasta aldı, eve getirecek değil mi? Elinde sanki futbol topu taşıyor; sallaya sallaya getirir. Bi açarsın...
Yok canım...
Yok, böyle olmayacak!
Ne içtiyse aynısından...
Haberin Devamı