Tarkan dünya evine girdikten sonra medyatik açıdan eskisine nazaran açıldı. Artık magazincilerden köşe bucak kaçmıyor. Onlarla medeni bir şekilde konuşuyor, açıklamalar yapıyor. Örneğin evliliğiyle ilgili söylentilere yanıt veriyor. Kameralara gülümseyerek yüzüğünü gösteriyor. “Benim mutlu olmaya hakkım yok mu?’’ diye soruyor. Eşinin henüz hamile olmadığını ancak ilerde çocuk sahibi olmayı arzuladıklarını söylüyor. ‘’Baba olmayı istiyorum’’ diye haykırıyor.

Çok merak ediyorum. Megastar bakalım eşi ile birlikte hiç röportaj verecek mi? Röportajdan da vazgeçtim. Almanya’daki düğünlerinde basına dağıtılan fotoğraflarından sonra eşi Pınar Dilek ile elele, kolkola herhangi bir yerde görülecek mi? Tarkan’ın mutlu olmaya elbette hakkı var. Ama baba olabilmesi için bir gayret gerekiyor. Eşler ne kadar sık beraber olursa çocuk sahibi olma şansları o kadar artıyor. Tarkan, 31 yaşındaki Duisburg’lu eşi Pınar’ı mümkün olduğunca yanından ayırmamalı. Yaş gelmiş kırk dörde. Çok da geç kalmasınlar. Bekliyoruz artık yakında. Mega Baba Tarkan Baba!

Janti bir öpücük

Murat Boz yeni albümü Janti’nin ilk konserini 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı kapsamında vermiş. Kendisinden sonra televizyondaki ses yarışmasının jürisinde koltuk komşusu olan şarkıcı Hadise, seksi kostümü ve elinde Türk bayrağıyla sahneye çıkmış. ‘’Bugün gençlik bayramı ve ben kendimi 17 yaşında hissediyorum’’ deyip Murat’ı tekrar sahneye davet etmiş. Birlikte ‘’Haydi Deli Oğlan’’ isimli şarkıyı söylemişler. Murat’ın ‘’Hadi kızı öp bakalım’’ nakaratında Hadise’yi yanağından kibarca öpmesi büyük olay olmuş. İki popçu uzun süre alkışlanmış. İzleyiciler kendilerini bayramın, etraftaki kalabalığın coşkusuna kaptırmış olmalı.

Yoksa yakında oyuncu sevgilisiyle evleneceği iddia edilen Murat Boz’un, Hadise’nin yanağına kondurduğu öpücüğün heyecan meyecan verici bir tarafı yok. Hatta öpücük demek bile abartılı olur. Olsa olsa buna ‘janti bir öpücük’ denir!

Zinhar Fatmagül Sultan

‘Muhteşem Yüzyıl Kösem’ bir türlü bekleneni vermedi. Ancak yapımcılar uyanık davrandı. Yayıncı kanaldan parayı peşin aldı. Diziyi dış pazarlara sattı. Önümüzdeki sezonu garanti altına aldı. Bu arada reyting çırpınışları devam ediyor. Kösem Sultan’ı canlandıran Beren Saat’in oğlu 4. Murad için Engin Akyürek’i düşünmüşler. Beren buna karşı çıkmış. ‘Fatmagül’ün Suçu Ne’ dizisinde eşini oynadığı birinin annesi rolünde olmanın inandırıcı olmayacağını savunmuş. “Öyle olursa ben yokum” demiş. Beren’in kafasını taktığı şeye bakın.

Fatmagül’ün yengesi Hürrem’de oluyor da kocası niye olmasın? İsmini de değiştirirler. Belki bu sefer tutar. Lakin Hürrem Sultan gider. Zinhar Fatmagül Sultan gelir!

Eurovision Şarkı Yarışması’na neden küstük? Anlayan beri gelsin!

Eurovision’u bu yıl Kırım Tatarları’nın trajedisini konu alan ‘1944’ isimli parçasıyla Ukrayna’dan Cemile kazanmış.

Şarkının nakaratında “Yaşlılığıma toyalmadım, men bu yerde yaşalmadım” sözleri varmış.

Yani biz artık katılmasak da kulaklarımızı çınlatmışlar.

Bırakın ülkece katılmayı, televizyonda yayını bile yok.

Medyada küçücük bir haber olarak çıkıyor.

Türk şarkıcı Serhat Hacıpaşalıoğlu, ancak San Marino adına yarışmaya katılabiliyor.

Meryem Uzerli, 4 ay önce uçakta business-class’da tanıştığı sevgilisiyle ilişkilerinin 4’üncü ayını Paris yolunda yine business class’da kutladı!

Meryem Uzerli, aşkı yerde ararken kelimenin tam anlamıyla gökte bulmuş.

Bundan 4 ay kadar önce Almanya dönüşü uçakta business-class’da tanıştığı yeni sevgilisiyle birlikte olmaktan çok mutluymuş.

Hatta geçen hafta ilişkilerinin 4’üncü ayını bu kez Paris’e giderken uçakta ve yine business class’da şampanya içerek romantik bir şekilde kutlamışlar.

Duygulanmadım desem yalan olur.

Her çifte ilişkilerinin 4’üncü ayını kutlamak nasip olmaz.

Çoğunun aklına bile gelmez.

Çünkü bir anlam ifade etmez.

Canım Türkiyem’in iki önemli jönü arka arkaya dünya evine girdi. Önce Kıvanç Tatlıtuğ, sevgilisi Başak Dizer ile Paris’te akabinde Kenan İmirzalıoğlu Ayvalık Cunda Adası’nda sürpriz aşkı Sinem Kobal ile nikah kıyıp düğün yaptı. Kıvanç’ın eşi Başak kendisinden birkaç yaş büyük. Kenan’ın eşi Sinem kendisinden tam 13 yaş küçük. Kıvanç’ın evlendikten sonra oynadığı banka reklamında eski Türk filmlerindeki gibi masum ve utangaç pozlarda flört etmesi sırıttı. Çünkü biliyoruz ki artık evli, barklı bir adam. Aşk-ı Memnu’nun romantik jönü Bihter değil.

Kenan İmirzalıoğlu’nun hayranları kendisi daha yeni bir projede rol almadan evliliğine isyan etmiş vaziyette. ‘’Bugün bana dokunmayın! Kenan evleniyor yastayım’’, ‘’Yapma Kenan bir kez daha düşün ne olur!’’ diye itirazlarını sosyal medyadan haykırmaya başlamışlar. Aslında kendilerine göre de haklılar. Topu topu kaç tane jönümüz var ki?

Onların evlenip çoluk çocuğa karışması bir dönemin bitişini simgeliyor. Dizilerde, filmlerde milyonların kalbini fetheden kahramanlar kolay yaratılmıyor. Özellikle kadınlar beğendikleri erkek oyuncuları fazlasıyla sahipleniyor. Evlilik jönlüğü bozar mı diye merak ediyorsanız. Bozar! Tıpkı Brad Pitt’i, George Clooney’i bozduğu gibi. Kıvanç ile Kenan’ın jönlüğünü de olumsuz etkiler!

Megastar’ın köyüne dönüşü

Tarkan, geçe ay sonu Almanya’nın Köln kentindeki bir botanik bahçesinde 4 yıllık sevgilisi Dilek Pınar ile evlenmişti. Yeşillikler içinde doğa ile haşir neşir olmak hoşlarına gitmiş olmalı. Şimdi Tarkan’ın Rize-İkizdere’deki köyüne gitmeye karar vermişler. Megastarın annesi Neşe Tevetoğlu istemiş. Tarkan ile eşi ilk fırsatta Rize’ye gidecekmiş. Rahmetli babası Ali Tevetoğlu’nun kabrinde dua edeceklermiş. Akraba ziyaretlerinde bulunacaklarmış. Rize’de 3 gün kalacak çift yaylalara çıkacakmış. Hatta iddiaya göre yaşayabilecekleri bir yayla evi bakacaklarmış. Haberi okuyunca aklıma Ferdi Tayfur’un sevilen bir türküsü geldi. Tarkan ve Dilek’e uysun diye sadece Toros’lar kısmını değiştirdim.

“Bir başkadır Rize’nin yağmuru

Ebru Şallı, her zaman formda.

Spor yapma merakıyla tanınıyor.

İdeal vücuda sahip olmak için sürekli çalışıyor.

Bu sayede ciddi paralar kazanıyor.

Mutfağından, 21 günde yağ yakımına kadar çeşitli konularda kitaplar yazıyor.

Sanal mağazasından hem kendi ismini taşıyan ürünleri hem de dünyaca ünlü markaların güzellik ürünlerini pazarlıyor.

Televizyonda “puff puff” diyerek pilates öğretiyor. Eğitici fitness videoları çıkartıyor.

Geçenlerde ‘Ebru Şallı ile 2 Haftada Süper Popo’ isimli 9’uncu DVD’sinin tanıtımını yapmış.

90 yaşındaki müzisyen İlham Gencer, Bebek’te bir kafede oturduğu sırada yanına gelen sokak çalgıcılarına eşlik ediyor.

Akordeon çalıp şarkı söyleyerek mini bir konser veriyor.

“Her sabah spor yapacaksın. Hep çalışacaksın” diye hemcinslerine öğüt veren halkla ilişkiler uzmanı Betül Mardin 89 yaşında piyasanın duayeni olmaya devam ediyor.

Eski eşi 88 yaşındaki usta tiyatrocu Haldun Dormen, sanat hayatından uzak kalmıyor.

Danışmanlık yapıyor, oyunculuk dersleri veriyor.

16 Ağustos’ta 88 yaşına basacak dünyaca ünlü gazeteci, foto muhabiri ve yazarımız Ara Güler,İstanbul aşkını anlattığı İstanbul’un Gözü belgeseli İstanbul Film Festivali programına alınmayınca ‘’Benim için buruk bir duygunun kaynağı olmuştur’’ diyerek ilerlemiş yaşına ve sayısız başarılara rağmen uğradığı hayal kırıklığını dile getiriyor.

İlham Gencer, Betül Mardin, Haldun Dormen, Ara Güler ve onlar gibi efsaneler.

Her fırsatta yaşama ve mesleklerine olan aşkı, saygıyı, bağlılıklarını gösteriyor.

Murat Boz’un sevgilisi Aslı Enver’e bestelediği şarkı, sosyal medyada dalga konusu oldu...

Murat Boz sevgilisi Aslı Enver’in doğum günü için ‘İyi ki Doğdun’ isimli bir şarkı bestelemiş.

Parçanın sözleri “İyi ki doğdun canım, iyi ki varsın. Ne desem az.. Cümleler aciz.. Sen anlarsın” şeklindeymiş.

Şarkıyı dinleyenler sosyal medyada Murat’la dalga geçmişler.

“İlkokul çocukları bile daha iyi söz yazardı” demişler.

Bunu üzerine ünlü popçunun morali bozulmuş.

Murat’ın bozulduğu şeye bakın.

Bugüne kadar yaptığı şarkılarda derin bir felsefe mi vardı?

Tarkan’ın 4 yıllık sevgilisi Pınar Dilek ile Almanya’nın Köln kentindeki düğününden fotoğrafları görünce nedense içim cız etti. Megastar bugüne dek hep ulaşılmazdı. Onu yakından görebilmek için konserlerine gitmek gerekirdi. Sahneden binlerce hayranına şarkılar söyler onlar için dans ederdi. Milyonlarca hayranı kliplerini izleyerek, kasetlerini dinleyerek yetinirdi. Sonra evlendi. Botanik bahçesindeki düğününde sadece eşi için şarkılar söyledi. Eşinin gözlerinin içine bakarak ‘’Oynama Şıkıdım Şıkıdım’’ dedi. ‘’Hepsi senin mi?’’ diye seslendi ve onu kollarına alıp dans etti. ‘’Hangi şarkımı istersen karıcığım?’’ diye sordu. Eşinin isteği üzerine ‘Dudu Dudu’yu söyledi.

Yine onun gözlerinin içine bakarak ‘’Ana sütü gibi tertemiz’’ bölümünü defalarca tekrarladı. Sizi bilmem ama milyonların sevgilisi Tarkan’ın düğündeki hali bana fazla romantik geldi. ‘’Karıcığım’’ demesi bile tuhafıma gitti. “Ah Mary, Vah Mary” filmi gibi bir durum. “Ah Tarkan Vah Tarkan”

Ezber bozan bir aşk filmi

‘Asmalı Konak’ reyting rekorları kıran efsane bir diziydi. Televizyona onun kadar popüler olan bir dizi çok az geldi. Mahinur Ergun ve rahmetli Meral Okay’ın senaryosu harikaydı. Çekimlerin yapıldığı köşk muhteşem, hikayenin geçtiği Kapadokya’nın manzarası büyüleyiciydi. Seymen Ağa rolündeki Özcan Deniz ile aşkı Bahar’ı canlandıran Nurgül Yeşilçay’ın da kimyası tutmuştu. Deneyimli yapımcı Abdullah Oğuz akıllılık etti. Seyman Ağa’ya dizi ağalarının başarılı dublajcısı Volkan Akyılmaz’ın sesini verdi. Çağan Irmak’ın yönetmenliğindeki dizi 2 sezon sürdü. 54 bölüm sonunda tam zamanında ve tadında bitti.

Özcan Deniz ile Nurgül Yeşilçay bu kez ‘’İkinci Şans’’ adında bir sinema filminde buluşmaya karar vermiş. Ezber bozan bir aşk filmi olarak lanse edilen filmin çekimleri yakında başlıyormuş. Özcan Deniz filmin senaryosunu 7 yıl önce yazdığını, ana karakterlerin uygun yaşa gelmesini beklediğini söylemiş. Aradan 13 yıl geçti. Özcan, Nurgül, değişti. Hayran kitleleri olgunlaştı. Dilerim ezber bozan bir aşk filmi diye yola çıkıp Asmalı Konak efsanesini bozmazlar!