Cezaevinden hep haksızlığa, iftira ve yalanlara, düzmece belgelere, isimsiz imza mektuplarına, PKK’lı tanıklara yönelik yakınmalar gelecek değil ya, tutuklu komutanlardan Alican Türk üç hafta önce pazar günü yayınladığım “Kelimelerle keyifli oynamalar” başlıklı yazıma katkıda bulunmuş. Sizlerle paylaşmak istiyorum:
Çok değerli Can Bey, 13 Ocak 2013 Pazar günkü “Kelimelerle Keyifli Oynamalar” başlıklı yazınızla başlayan ve aynı konuda devam eden yazılarınızı okuyunca aklıma bir zamanlar en uzun sözcüklerden biri olarak ‘Çekoslovakyalaştıramadıklarımızdan’ gelmişti.
Cümle içinde kullanımı için de şu örnek verilirdi:
- Hâlâ Çekoslovakyalaştıramadıklarımızdan mısınız?
Tabii artık Çekoslovakya diye bir ülke olmadığı (ülke Çekler ve Slovaklar olarak ikiye bölündüğü) için şimdi bu sözcük anlamsız gelebilir.
Buna mukabil aynı kökten türetilebilen ve neredeyse aynı uzunluktaki şu sözcük pekâlâ anlamlı sayılabilir:
‘Çekoslovakyalaştırabildiklerimizden’
Örneğin bu sözcüğü cümle içinde şöyle kullanabiliriz:
- Türkiye, Çekoslovakyalaştırabildiklerimizden midir?
Yanıtı da şöyle verilebilir:
- Eh, henüz değil ama ha gayret, az kaldı. Saygılarımla..
Gani Yıldız’dan
Kimilerine göre “birinci sınıf” bir basın özgürlüğümüz var. Bize göre basın özgürlüğümüz birinci sınıf değil, “birinci sınıfta”, yani alması gereken çok yol, geçmesi gereken çok
sınıf var.
Yaşadığımız işçi ölümleri gösteriyor ki iş güvenliği, organize sanayi bölgelerinin “organize olduğu” konular arasında yer almıyor.
Başbakan’ın konuşmasında, “80 yıl önceki CHP neyse bugünkü de odur” ve “CHP varoluşsal sorunlar yaşıyor” cümleleri geçiyor. Anlamadığımız nokta, 80 yıldır aynı çizgide olan bir parti nasıl varoluş sorunu yaşar?
“e-reçete” uygulamasındaki aksaklıklar devam ediyormuş. Yetkililerin konuya ilişkin ve “e-devlete uygun açıklamalarını” tahmin edebiliyoruz: “Eeeee...” ve “E olacak o kadar!”
Vatanseverliğin bu kadar “maliyetli” (küçük görülme, antidemokrat ilan edilme, hapse atılma) olduğu bir ülkede vatansever ithalatından (Patriot) daha normal bir şey olamaz!
Partililere seslenen CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, “Konuşurken lafların nereye çekilebileceğine dikkat edin, önümüzde sağlıklı çalışan medya yok” demiş. İşin kötüsü arkanızda da yok sayın Başkan!
Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, 2013’te ekonomimiz için “Uçaktan indik, karayoluyla gidiyoruz” demiş. Valla moralimiz bozuldu. Dünyanın en güvenli ulaşım aracından inmişiz, yollarımızın hali meydanda, trafik kurallarına pek uymayız ve kemer takmayı sevmeyiz..
Haftanın fıkraları
Bu hafta da Yıldırım Tuna’dan gelen fıkralarla keyifli pazarlar dilerim..
Kısaltmalar
Gençler aralarında mesajlaşırken kısaltılmış kodlar kullanıyor. SLM.. NBR?.. gibi. Yaşlı insanların da bu tip kodlamalara ihtiyacı olsa nasıl olurdu?
DRM: Doktordayım.
ACG: Arkadaşımın cenazesine geldim.
TSG: Tekerlekli sandalyemi getirir misin?
KDG: Kendi dişini getir.
SKK: Sigorta karşılıyor, korkma.
NU: Neredeyim unuttum.
YKS: Yine kalbim sıkıştırıyor.
KK: Kiminle konuşuyorum?
GDF: Gülerken dişim fırladı.
Kısa yoldan
Adam barda otururken yanına kısacık mini etekli, çok hoş genç bir kız gelmiş. Hemen tanışmışlar. İçkiler ısmarlanmış. “Lafı uzatmanın manası yok, ben bir eskort kızım, beni beğendiysen 200 dolarını alırım” demiş kız. Bu ani girişe şaşıran adam “Para mühim değil hemen veririm de..” demiş, “Madem olaya dümdüz girdin, bilesin o durumlarda ben kendimi kaybediyorum, kırbaçlıyorum, tekmeler atıyorum, saçları yoluyorum, acayip ısırıyorum, bildiğin çılgınlıklar işte..” Eskort kız, “Bu yaptıkların ne kadar devam ediyor ki?” Adam “Valla..” demiş “200 dolarımı geri alana kadar!”
Ne zaman kullanacaksınız?
Araç muayene istasyonunda işlemin tamamlanması için tam 3.5 saat bekletildim. Sinirden perişan olup eve dönerken oğlumun yaş gününü hatırladım. Oyuncakçının önünde durup içeri daldım. Oradan alelacele bir beyzbol sopası satın aldım. Kasadaki uzun sıra bana gelip de kredi kartımı kasiyerin önüne istemeden fırlatınca, “Kabalığımı bağışlayın tam 3.5 saat araç muayene istasyonunda perişan oldum da..” dedim. Kasiyer “Paket edeyim mi?” diye sordu, “Yoksa buradan direkt oraya mı döneceksiniz?”
Yaşlananlara hatırlatma
Okurlarımdan Sabahattin Gökkaya yine hoş bir yazı göndermiş. Sanıyorum sizin de hoşunuza gidecektir..
60 YAŞI GEÇTİNİZ Mİ?
- ENDİŞELENMEYİN, BÖBREK MAFYASI ARTIK SİZİNLE İLGİLENMİYOR.
- UÇAK KAÇIRMA OLAYLARINDA İLK SERBEST BIRAKILACAK REHİNE SİZSİNİZ.
- KİMSE SİZİN BİRYERLERE KAÇIP GİTMENİZİ BEKLEMEZ.
- AKŞAM SAAT 21.00’DE ARAYAN DOSTLARINIZ “UYANDIRDIM MI?” DİYE SORACAKLARDIR.
- SİZİN İÇİN ARTIK HAYATTA DERS ALINACAK BİR ŞEY KALMAMIŞTIR.
- ÜZÜLMEYİN, ALDIĞINIZ HİÇBİR ŞEYİ ESKİTEMEYECEKSİNİZ.
- AKŞAM YEMEKLERİNİ 16.00’DA YAPABİLİRSİNİZ.
- SEKS OLMADAN YAŞAYABİLİRSİNİZ. AMA GÖZLÜKSÜZ ASLA.
- SAĞLIKLA İLGİLİ KONULARDA ÇOK HARARETLİ TARTIŞMALARA GİRERSİNİZ.
- HIZ LİMİTİNİ AŞMA GİBİ BİR SORUNUNUZ YOKTUR.
- PLAJDA GÖBEĞİNİZİ İÇERİ ÇEKMEK GİBİ BİR SIKINTIYA KATLANMAZSINIZ.
- GÖRME BOZUKLUĞUNUZ, DAHA KÖTÜ OLMAYACAKTIR.
- EKLEMLERİNİZ, EN DOĞRU HAVA TAHMİN BİLGİSİNİ VERİR.
- TÜM SIRLARINIZ ARKADAŞLARINIZDA GÜVENDEDİR, ZİRA ONLAR DA HATIRLAMAYACAKLARDIR.
- BU LİSTEYİ SİZE KİMİN YOLLADIĞINI BİLE HATIRLAMIYORSUNUZ.
- DİKKAT ETTİYSENİZ RAHAT OKUYABİLMENİZ İÇİN HERŞEY BÜYÜK HARFLE YAZILMIŞTIR.