Muhteşem Yüzyıl sinema filmi ile ilgili son günlerde basında bol bol haber yapıldı. Dört sezon boyunca aldığı reytinglerle zirveyi kaptırmayan ve Türk televizyon tarihine damgasını vuran ‘Muhteşem Yüzyıl’ın sinema filmi projesi iptal edildi. Proje yattı...
Yapımcılığını Timur Savcı’nın üstlendiği dizide 50’den fazla yıldız isim yer almıştı. Savcı, Arap ortağının dizinin sinema senaryosunu beğenmeyip çekilmesi üzerine, projeyi iptal etti. Aslında iki önemli neden var projenin iptal edilmesinde. Biri, Hürrem Sultan Meryem’in projeyi kabul etmemesi... Yarı yolda bıraktığı oyuncu arkadaşları ile tekrar yüz yüze gelmesi biraz zor gibi.
Bir de dizide yer alan 50’den fazla ünlüye, sinema senaryosunda sağlıklı roller verilememesi. Dizinin reytingi ne zaman düşme telaşı yaşasalar, kadroya iddialı bir isim koydular. Şimdi, sinema senaryosunda işler Arap saçına döndü tabii.
Diziden sinemaya geçen ve çekilen örnekler yok mu? Behzat Ç, Kurtlar Vadisi, Sex and the Citys... Muhteşem Yüzyıl’ı birkaç bölümlük sinema filmi haline getirselerdi?
Peki, dizinin dört yıl süren serüveni sırasında kostümler ve kullanılan takılara ne oldu? Kulağıma gelenlere göre, neredeyse bir dönüm yer kaplayan köstümler, büyük titizlikle saklanıyormuş. İddialara göre, her bölümde tek tek yenilenen kostümler için, bir sergi planlanıyormuş. Böyle bir serginin, hayranları tarafından merakla ziyaret edileceğine eminim. Ama prodüktörler ve tasarım kadrosu büyük titizlikle hazırladıkları bu sergi için, yeteri kadar büyük bir alan bulamamaktan şikayetçiymiş.
Hayaller peşinde meydandalar
Daha geçtiğimiz gün, sabah 07.00 sularında arabayla Mecidiyeköy’den geçerken, eski otobüs duraklarının orada, bir kalabalık gördüm. Kızların bakımlı ve güzel, erkeklerin yakışıklı olması dikkatimi çekti. Televizyon programları için figüran kadrosunun bir şekilde ajanstan alınması gerektiğini biliyordum ama bu yerin Mecidiyeköy Meydanı olabileceği hiç aklıma gelmezdi.
Saat 09.00’a kadar buradan dizilere figüran dağıtımı yapılıyormuş. Gençlere baktım. Bir kısmı Burak Özçivit misali bıyıklı, Kıvanç Tatlıtuğ gibi sakallı, Tolga Sayışman gibi de saçlı... İstenen kostümler, ellerindeki çantalar, güzelim kızlar, erkekler, hayaller peşinde, bekliyor Mecidiyeköy Meydanı’nda...
Başka Sinema’ya dikkat!
“Başka Sinema” adı altında kurulan bir oluşumdan bahsediyor yakın çevrem. Bu oluşumu, inceledim. Sıcak günlerde sahil yörelerine kaçamayan ve vizyondaki sıkıcı filmlerden uzak duranlar için güzel bir seçenek. İstanbul ve Ankara’da hayata geçen “Başka Sinema” özünde vizyonda az kalmış ya da hiç gösterilememiş filmleri sergiliyor.
Beyoğlu Beyoğlu, Altunizade Capitol, Kadıköy Rexx ve Ankara Büyülü Fener ile başlayan serüvenleri şimdilerde Bahçeşehir Cinetech Torium, Kadiköy Moda Sinemaları gibi geniş bir yelpazeye de yayılmayı başarmış. Bir festival değil ama festivali de aratmayacak yapıtları sergiliyorlar. Profesyonel bir ruh ile amatör ve heyecanlı yolculuğa çıkmışlar besbelli. Bu iki şehirde emin adımlarla, sinefillerin kalbini kazanmış durumdalar. Baskasinema.com sayfalarını ziyaret ederek aylık programdan hangi sinemada hangi film gösterimde seanslarına kadar takip edebilirsiniz.