Soğuk hava bazı egzama türlerini tetikliyor
Egzamada belirtiler ortaya çıktığı an şiddetlenmesini beklemeden tedaviye başlamanın ve tedbirleri bırakmamanın önemli olduğunu ifade eden Dermatoloji Uzmanı Doç. Dr. Ersoy Hazneci, derinin nemini korumanın egzamanın engellenmesinde çok etkili bir yöntem olduğunu söyledi.
Egzamanın, dermatit ya da ekzema, egzema gibi telaffuz edilen toplumda çok yaygın görülen bir hastalık olduğunu belirten Acıbadem Bursa Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Doç. Dr. Ersoy Hazneci, hastalık hakkında şu bilgileri verdi: ”Egzama, derinin herhangi bir bölgesinde meydana gelebilen kaşıntılı, kabarık, kızarık, kepeklenen, kabuklanan, yer yer ve zaman zaman sulu kabartılar gibi farklı görüntüler ile seyredebilen, kronik ve sürekli devam eden hale gelerek deri üzerinde kalınlaşma, kepeklenme, kabuklanma, çatlamalarla kendini gösterebilen bir deri hastalığıdır. Alerjik egzamalarda ailesel yatkınlık, anne-babanın alerjik olması kişilerin egzama olmasında bir yatkınlık faktördür. Çevresel ve uyaran faktörler, egzamanın başlaması ve gelişmesi, şiddeti, süresi, sürekliliği açısından önemlidir.”
“Oluştuğu cilt bölgelerine göre de farklı isimler veriliyor”
Egzamanın çok farklı klinik bulguları ve türleri olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Ersoy Hazneci, “El, ayak, kulak, göğüs, sırt, genital bölge ve saçlı deri gibi vücudun farklı bölgelerinde görülen egzamanın farklı türleri ve isimleri vardır. Halk arasında en çok bilinenleri atopik dermatit/egzama (halk dilinde höşirik) ve kontakt (temas) dermatit/egzama olarak bilinen egzama türleridir. Atopik egzama, daha çok bebeklerde ve çocuklarda görünen, yanaklarda, kollarda, bacaklarda ve daha az sıklıkla sırt, karın derisinde kaşıntı, kızarıklık, kuruluk, bazen sulantılı döküntülerle kendini belli eden egzama türüdür. Atopik çocuklarda bebek bezi dermatitleri sık olur, deri kuruluğu ve kaşıntı sık görülen durumlardır. Kontakt dermatit ise temas eden bölgede oluşan egzama türüdür. Bunların dışında saçlı deride, kulak içi ve arkasında, burun kenarlarında ve kaşlarda seboreik (yağlı) egzama, göğüs ve sırtta da kendini gösterebilir. İleri yaşlarda ve özellikle kadınlarda menopoz sonrası ciltteki kuruluğa bağlı olarak gelişmiş, kserotik (kuru) veya asteotik egzama ismi verilen türleri en çok bilinenlerdir” diye konuştu.
“Hastaların psikolojik durumu egzamayı, egzama psikolojik durumu olumsuz etkileyebilmektedir”
Egzamanın yoğun kaşıntıya yol açması sebebiyle hastanın hayat kalitesini bozduğuna dikkat çeken Dr. Hazneci, akşam/gece artan kaşıntılar sebebiyle huzursuzluk, uyku kalitesinin azalması, psikolojik yorgunluk, hayat kalitesinin düşmesi gibi sıkıntılara yol açtığını ifade etti. “Egzama alanlarında ikincil olarak bakterilerin yerleşmesi ile deri enfeksiyonlarının/iltihaplarının meydan gelme ihtimali de önemli bir durum oluşturmaktadır. Aynı zamanda, yağlı egzamada (seboreik dermatit) kepek şeklinde bilinen döküntülerin varlığı ve kaşıntılar sebebiyle hastanın sosyal açıdan kendini rahatsız hissetmesine, utanmasına ve psikolojik olarak olumsuz etkilenmesine sebep olabilir” dedi.
“Atopik egzama kışın daha şiddetli şekilde ortaya çıkıyor”
Mevsimlere göre farklı egzama türlerinin daha belirgin olarak ortaya çıktığını belirten Dr. Hazneci, “Seboreik dermatit gibi bazı egzama türleri, ilkbahar ve sonbaharda alevlenir. Atopik egzama ve derinin kuruluğuna bağlı olan türlerde ise kişilerin kışın soğuk günlerinde rahatsızlıkları belirgin bir şekilde ortaya çıkar. Egzamadan korunmak için yapılması gereken en önemli şey kişinin kendi egzama türünü oluşturan sebepleri bilmesi ve alevlendiren etkenlerden kaçınmasıdır. Örneğin sık sık elleri yıkamak, derinin kurumasına sebep olan ürünler kullanmak, çok yıkanmak, deriyi irite eden maddeler ile temas etmek, alerjik uyaranlardan kaçmamak gibi. Ev kadınlarında oldukça sık rastlanan bir durumdur. Elleri çok yıkandığında cildin koruyucu tabakaları devre dışı kalıyor ve buna bağlı olarak egzamada artış görülüyor. Bu tahribatın olmaması için elleri soğuk su ile ve kısa sürede, az ürün kullanarak yıkamalıyız ve çok iyi durulamalı ve kurulamalıyız. Havanın kuru olması cilt neminin azalması sebebiyle egzamaları, özellikle atopik egzamayı artıran bir faktördür. Cildin nemlendirilmesi, evlerdeki ortamın nem oranının artırılması, cildin kurumasına sebep olacak ürünler ile çok sık ve uzun süre yıkanılmaması, derinin kurumasına müsaade etmeyecek şekilde nemlendirici ürünlerin kullanılması dikkat edilmesi gereken durumlardır” dedi.
Egzamayı alevlendiren durumların başında kuru deri, soğuk ve kirli hava, çok yıkanmak, deriyi irrite eden kimyasallar, alerjenler, stres gibi faktörlerin etkili olduğunu belirten Doç. Dr. Hazneci, “Derinin nemlendirilmesi egzama oluşumunun engellenmesinde etkilidir. Egzamada hafif belirtiler veya kaşıntı ortaya çıktığı an şiddetlenmesini beklemeden tedbir almak önemlidir. İlk müdahale derinin nemini artıran tedbirler olmalıdır” diye konuştu.