Yaşadığınız yer depreme dayanıklı mı? Açıklama geldi: 'Bina ne kadar yüksekse o kadar riskli'
Pazartesi günü yaşanan yıkıcı depremlerin ardından herkes kendi evinin güvenli olup olmadığını sorgulamaya başladı. Oturulan binanın depreme karşı ne kadar dayanıklı ya da güvenilir olduğu konusu büyük önem taşıyor. Bunu da binanızda yaptıracağınız dayanıklılık testi ile öğrenebiliyorsunuz. Oturduğunuz evin güvenli olup olmadığını nasıl anlarsınız? Evinin güvenliğinden emin olmayanlar nasıl bir yol izlemeli? Bina dayanıklılık testinin maliyeti nedir? Uzman isimler konuya ilişkin çok önemli bilgilere yer verdi.
Özge Seren Doğu | gazetevatan.com
Türkiye bir deprem ülkesi. Bu doğal afetin önüne geçilmesi mümkün değil ancak yaratabileceği yıkıma karşı önlem alınması mümkün. Oturulan binanın depreme karşı ne kadar dayanıklı ya da güvenilir olduğu da bu anlamda en önemli. Bir yapının depremde hasar görmesi ya da yıkılma ihtimali deprem dayanıklılık testi ile ölçülebiliyor.
Belediyeler, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlükleri, kaymakamlıklar ya da özel şirketler bu testleri yapıyor. Yaşanılan binaya yönelik herhangi bir deprem risk raporu yoksa, en kısa zamanda başvuru yapılması öneriliyor. Böylece güçlendirme yapılarak ya da kentsel dönüşüm yolu ile depreme karşı önlem alınabiliyor.
Ev, işyeri, apartman, site ve binaların tamamında belli aralıklarla, bina dayanıklılık testi yaptırmak büyük bir önem taşıyor. Pazartesi günü yaşanan depremlerin ardından herkes kendi evinin güvenli olup olmadığını sorgulamaya başladı.
Oturduğunuz evin güvenli olup olmadığını nasıl anlarsınız? Evinin güvenliğinden emin olmayanlar nasıl bir yol izlemeli? Bina güvenlik testi nasıl yapılıyor, ortalama maliyeti nedir? İnşaat Mühendisi Çetin Özdaş ve İnşaat Mühendisi Servet Çılgın, konuya ilişkin önemli bilgiler verdi.
RİSKLİ YAPI ÜZERİNE UZMANLAŞMIŞ KİŞİLERDEN OLUŞUYOR
İnşaat Mühendisi Çetin Özdaş, binada deprem sırasında oluşabilecek hasarları önceden görebilmek için, deprem testini yapılması gerektiğini belirterek, “Vatandaşlar internete 'deprem testi' yazdıkları zaman çok sayıda firma görülüyor. Bunlar genellikle inşaat mühendisliği firmaları ancak inşaat mühendisliğinin riskli yapılar üzerine uzmanlaşmış, bu konuda çalışmış olan kişilerden oluşması gerekiyor. Bu firmalardan yardım alabilirler.” dedi.
DEPREM TESTİ NASIL YAPILIYOR?
Peki bu test nasıl yapılıyor? Özdaş, deprem testinin betonarme binalar için kolon denilen direkler ve sütunlardan örnek alınarak yapıldığını söyledi ve şu bilgileri verdi:
Kolonlar daha çok binanın zemin katında veya bodrum katında bulunuyor. Bu katlardaki kolonlardan numuneler ve karotlar alınıyor. Karot testi, ilgili bölümü silindir şeklinde delerek beton örneği alan karot makineleriyle yapılıyor.
Belirli adetlerle beton numuneleri alındıktan sonra laboratuvarda birkaç gün işlem görüyor. Ardından basınç deneyine tabi tutuluyor ve orada kırılıyor. Kırılma öncesi betonun dayanabildiği en son değer betonun mukavemetini belirliyor.
Ayrıca yine kolonların içerisinde donatı diye tabir ettiğimiz demirler var. O demirleri de sıyırma ve röntgen çalışmalarıyla belirliyoruz. Bunların her biri çok önemli tespitler. Bu testler 1 haftayla 15-20 gün arasında sürebiliyor.
DEĞER NE KADAR İYİYSE, DAYANIKLILIĞI FAZLA OLUYOR
İnşaat Mühendisi Çetin Özdaş, beton mukavemet değeri ne kadar iyi olursa, binanın da o kadar depreme karşı dayanıklı olacağını belirtti ve sadece betonarme testlerinin de yeterli olmadığını, binanın özelliklerinin de bu bağlamda büyük önem taşıdığını söyledi.
"BİNA NE KADAR YÜKSEKSE O KADAR RİSKLİ"
Risk açısından bir binanın yüksekliği, az katlı olması ya da geniş alana yayılması ile ilgili de bilgi veren Özdaş, “Bina ne kadar yüksek olursa, ne kadar dar bir alana oturursa o kadar riskli demektir. Bina ne kadar geniş bir alana oturursa, ne kadar az katlı olursa o kadar daha depreme dayanıklı oluyor. Hangi deprem yönetmeliğine göre yapıldığı da önemli. Son yıllarda yapılan binalar daha genç oluyor. Son güncel deprem yönetmeliğine göre yapılmış olduklarından daha güçlü olabiliyorlar. Ne kadar yaşı fazla ise hem yorgun oluyorlar hem de eski deprem yönetmeliğine göre, eski bina teknolojileri ile yapıldıkları için o kadar da zayıf oluyorlar.” şeklinde konuştu.
"BİLGİSAYARLA BİNAYI MODELLİYORUZ"
Bu tespitlerin tekli çalışma olduğunu, bir de gerekli durumlarda binanın projesi üzerinden ya da yerinde binada ölçümleme yaparak bu işlemi gerçekleştirdiklerini belirten Özdaş, “Bilgisayarımızla binayı modelliyoruz. Modelledikten sonra yaptığımız laboratuvar çalışmalarında elde ettiğimiz demir- beton değerlerine, mukavemet değerlerini entegre ediyoruz.
Zemin değeri de önemli. Zemin değerini de tespit ediyoruz ve onu da yine bilgisayarımıza entegre ediyoruz. Tüm bu tespitlerimizi 2018 son deprem yönetmeliğine göre program vasıtasıyla bir deprem etkisine tabi tutuyoruz. Şiddetli bir deprem etkisi yaptırıyoruz; daha doğrusu bunu program yapıyor. Binanın her bir kolunun girişi, döşemesi, temeli, her bir taşıyıcı elemanlar ve birleşim noktaları statik etkilenmelerle hesap sonucu çıkıyor. Yani sonucunda bina ya yıkılabilir derecede riskli çıkıyor ya ağır hasar görebilecek şekilde riskli çıkıyor ya da hafif hasar görebilecek şekilde riskli çıkıyor.” ifadelerini kullandı.
DOĞRU YAPILAN GÜÇLENDİRME İLE BİNALAR KURTARILABİLİR
Güçlendirme ya da yeniden yapılma şeklinde sonuçlara göze çözüm sunduklarını belirten uzman isim, “Kentsel dönüşüme müracaat edildiğinde her bir daireye devletin destekleri veya kira yardımları bulunuyor. Bu şekilde bilgilendirerek bize müracaat edenlere yardımcı olmaya çalışıyoruz. Doğru yapılan güçlendirme ile binalar kurtarılabilir. Güçlendirme çalışmalarına ağırlık verilmeli.” dedi.
BİNADA HASAR TESPİT EDİLMESİ DURUMUNDA NE YAPILABİLİR?
İnşaat Mühendisi Servet Çılgın ise oturduğunuz yapıda can güvenliğini sağlayacak olan kolon, perdelerde gözle görülen ciddi hasarların tespit edilmesi durumunda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın yetkilendirilmiş olduğu lisanslı ve Akredite kuruluşlara (Yapı Malzeme Laboratuvarları- Riskli Yapı Tespiti Lisanslı Kuruluşları) başvurmaları gerektiğine dikkat çekti.
Bu şekilde vatandaşlar, ilgili kuruluşlardaki uzman ekibin binayı yerinde inceleyip, tespitleri sonucunda nasıl bir yol izlemesi gerektiği bilgisini alabiliyor.
HANGİ İŞLEMLERİN YAPILACAĞI BELİRLENİP HAREKETE GEÇİLİYOR
Servet Çılgın, yaptığı süreçle ilgili yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın yetkilendirilmiş olduğu lisanslı kuruluşların teknik elemanları yapıya gelerek ilk önce statik projeyle yapı arasındaki uyumu kontrol edip kolonlar/perdelerde/kirişlerde (karot alımı- demir röntgen taraması-korozyon tespiti için sıyırma) hangi işlemleri yapacağını belirlemiş olur. Tüm tahribatlı işlemlerden sonra karot ve sıyırma delikleri özel tamir harcıyla kapatılmaktadır.
TESTİN MALİYETİ NEDİR?
Testin maliyeti ile ilgili de bilgi veren Çılgın, “5 kata kadar olan yapılarda 10.000 TL, 5-10 kata kadar olan yapılarda fiyat 20.000 TL olmaktadır.” dedi.