Depremin ardından artçı uyarısı geldi!
İzmir Karaburun'da meydana gelen ve İstanbul dahil çevre illerden de hissedilen depremin ardından çok önemli uyarılar geldi! Jeofizik uzmanı Yrd.Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu depremin beklenen bir deprem olduğunu belirterek artçı depremlere karşı uyardı. İTÜ Jeoloji Mühendisliği Prof. Dr. Namık Çağatay da depremin öncü deprem olmadığını belirtti. Kocaeli Üniversitesi Jeofizik Mühendisi Prof. Dr. Şerif Barış da depremle ilgili "Artçıları bir yıl boyunca devam edebilir" dedi. KTÜ Jeoloji Mühendisliğinden Prof. Dr. Osman Bektaş ise daha büyük bir depremin muhtemel olmayacağını söyledi.
Yrd.Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu açıklamasında depremin Ege Denizi'nde gerçekleştiğini Yunanistan'da bile hissedildiğini belirtti. Gündoğdu depremin ardından artçı depremlere karşı da uyararak "Depremin ardından yüzde yüz artçı depremler de gelecektir. Artçı depremlerin şiddeti 4'ü, 5'i de bulabilir. Bu son derece normal... herkes hazırlıklı olsun. Bölgede beklenen bir depremdi. " ifadelerini kullandı.
Gündoğdu ayrıca depremin özelliği ile ilgili de "Düşey bir hareketi ifade ediyor. Ege'nin klasik depremlerindendir bu düşey hareket." şeklinde konuştu.
PROF. DR. NAMIK ÇAĞATAY: ÖNCÜ DEPREM DEĞİL
İTÜ Jeoloji Mühendisiliği bölümünden Prof. Dr. Namık Çağatay da İzmir'de meydana gelen depremle ilgili "Deprem yüzeye yakın olduğu için çevrede şiddetli bir şekilde hissedildi. Ben de şuanda İzmir'deyim. Çeşme'de kuvvetli bir şekilde hissettik. Ege'de normal faylar, çöküntü alanları var. Bu faylar kırıldıkça orta büyüklükte depremler oluyor. Bu 'ana şok' dediğimiz depremin kendisi. Herhangi bir depremin öncüsü değil. Ardından gelenler de bu depremin sarsıntıları... Bütün Ege normal faylarla dolu durumda. Bazıları daha küçük ama genelde 6 büyüklüğünde depremler oluyor." ifadelerini kullandı.
"BU DEPREMİN ARTÇILARI BİR YIL BOYUNCA DEVAM EDEBİLİR"
Kocaeli Üniversitesi Jeofizik Mühendisiliği bölümünden Prof. Dr. Şerif Barış "Ege bölgesinde kuzey-güney doğrultulu bir açılma sistemi var. Bunlar doğu-batı doğrultulu faylar oluşturuyor. Bu faylar kırıldıkça da bu şiddette deprem oluşturur. Büyük ve derin bir deprem olarak değerlendirilebilir. Zayıf ve güçsüz binaların hasar görmesi muhtemeldir. Artçıları bir yıl boyunca devam edebilir. Dolayısıyla hasarlı binalara gereki bakım ve onarım yapılmadan asla girilmemeli..." ifadelerini kullandı.
"DAHA BÜYÜK BİR DEPREMİ MUHTEMELEN GÖRMEYİZ"
KTÜ Jeoloji Mühendisliği bölümünden Prof. Dr. Osman Bektaş depremle ilgili "Bu deprem daha önce Yunanistan ve Saros körfezindeki depremlerin benzeri. Saros körfezinin paralelindeki faylar bunlar. Bu bölge zaten son bir yıldan beri hareketli. Beklenmeyen bir deprem değil; beklenen bir deprem. Bu bölgedeki depremler 6-7 arasında olur. Bölgenin karakteristik depremlerinden biridir. Artçıları devam eder ama daha büyük bir depremi muhtemel göremeyiz." ifadelerini kullandı.
"EN AZ 30 KİLOMETRELİK FAYIN KIRILMASIYLA OLUŞMUŞ BİR DEPREM"
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi (DAUM) Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Ege Denizi'nde meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki depremin en az 30 kilometrelik bir fayın kırılması sonucunda oluşmuş olabileceğini belirtti.
Prof. Dr. Sözbilir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, depremin Yunanistan'ın Midilli adası ile Karaburun yarımadası arasında meydana geldiğini aktardı.
Depremin bir tarafı düşen, bir tarafı yükselen bir kırılma ile meydana geldiğini belirten Sözbilir, fayın doğu-batı yönünde olduğunu söyledi.
Prof. Dr. Sözbilir, büyüklüğü nedeniyle bir çok ilde hissedilen depremin ana şok niteliğinde olduğunu belirterek, "En az 30 kilometrelik bir fayın kırılmasıyla oluşmuş bir deprem. Bundan sonra artçı depremler olacaktır." ifadesini kullandı.