Depreme hazırlıkta farklı ilçe aynı sorun! Beyoğlu’ndaki yapı stoğu ve olası riskli semtler nereler?
İstanbul’un kalbi, binlerce eski yapının bulunduğu Beyoğlu’nun Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız, depreme dayanıklı konutların inşası için 20 yıldır çaba sarf ettiklerini belirtirken ‘İmkânsızın üstünü deniyoruz’ dedi.
Beyoğlu, depremi bekleyen İstanbul’da kentsel dönüşümün gerektiği ilçelerin başında geliyor. Fatih’ten sonra en çok tescilli yapının yer aldığı megakentin kalbi olan ilçede, 40-50 yıllık binlerce eski yapı bulunurken, Okmeydanı ve çevresi ise riskli alan olarak kabul ediliyor.
Milliyet'ten Mert İnan'ın haberine göre; toplam 220 bin nüfusa sahip ilçedeki kentsel dönüşümü Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız anlattı. Tarihi SİT alanı dışındaki yerlerde ortalama bina yaşının 35-40 olduğunu söyleyen Yıldız, “İlçemizde 27 bine yakın konut var. Konut artı iş yeri olarak 144 bin bağımsız bölüm mevcut. Kentsel dönüşümde öncelik sıralamasına koyduğumuz yerlerin başında Okmeydanı geliyor” dedi.
Beyoğlu’ndaki yapı stoğu ve olası riskli semtler nerelerdir?
İlçemizde 27 bine yakın yapı stoğu bulunuyor. Bu yapı stoğunun üçte birinin olduğu Okmeydanı’nda 25 bin bağımsız birime denk gelen 6500 konut yer alıyor. Okmeydanı’ndaki yapıların büyük kısmı 1989-1994 arasında inşa edilen konutlar. Bölgede imar kanuna aykırı, plansız, projesiz, ruhsatsız, hiçbir mühendislik denetiminden geçmemiş, riskli yapılar söz konusu. Özetle Okmeydanı’ndaki yapı stoğunun yüzde 90’ı ruhsatsız ve tapusuz yerler. Bize “20 yılda ne yaptınız?” diyenler ile bundan sonra geçmişten bugüne neler yapıldığını konuşacağız. 20 yıldır kentsel dönüşüm projeleri üzerinde çalışıyoruz ancak CHP’li milletvekillerinin önümüze çıkardıkları engeller bizlere hep vakit kaybettirdi.
Vakit kaybına yol açtığını söylediğiniz engeller nedir?
Okmeydanı geneli vakıf arazileri üzerine yapılan binalardan oluşuyor. Vakıf arazisinde bir bina yapılamaz. Çözüm için vakıf arazilerini Hazine arazisi ile takas etme önerisini sunduk. Böylelikle açıkça vatandaşlarımızdan yana tavır alarak Beyoğlu’nda Hazine arazileri ile vakıf arazilerinin takasını gerçekleştirmeyi başardık. 2012 itibarıyla hak sahipliklerinin tespiti başlatılmıştı. İmar planları yapıldı. Okmeydanı için hazırladığımız imar planları mahkeme tarafından 2012’de iptal edildi. İptal sürecinin taşlarını CHP’li yöneticiler döşedi. Beyoğlu’nda sürekli açılan karşı davalar ile hep başa döndüğümüz gibi zaman kaybettik.
Okmeydanı’nda sözünü ettiğiniz riskin boyutu nedir?
Okmeydanı bölgesindeki binalardan 2016’da karot numuneleri alındı. Bilim insanları karot örneklerini inceleyip yapıların çürük olduğunu ortaya koydu. Rapor, Bakanlar Kurulu’na sunuldu ve Okmeydanı’nda 6 mahalleyi kapsayan, içinde 25 bin bağımsız bölüm, daire ve iş yeri olan bölge için riskli alan kararı verildi. Toplam 123 hektarlık riskli alan kararı, CHP’li milletvekili Yüksel Mansur Kılıç başta olmak üzere, CHP’li yöneticiler tarafından “Buralar riskli alan değil” denilerek dava açıldı. İptal davası Danıştay’dan döndü. Ancak bu süreç 7 yıl kaybetmemize neden oldu. Bu süreçte deprem olsa, 70-80 bin insanımız yaşamını yitirseydi bunun vicdani yükünü nasıl taşıyacaklardı? 2012 yılında da aynısını yaptılar. İmar planları ve kentsel dönüşüm çalışmaları yapıldıktan sonra aynı isimler, “Burada rant var, zulüm var” demeye başladılar. Buradan herkesi ispata davet ediyorum. Neyin rantı var açıklasınlar.
İmar artışı sorununu nasıl çözüyorsunuz?
Okmeydanı’nda imkansızın üstünü deniyoruz. Örnek vermek isterim. Diyelim ki, dört kardeş anne ve babasıyla bir evde kalıyor. Bu dört kardeş zaman içinde evleniyor ve her birinin çocukları oluyor. Sonra bu kişiler dönüp diyor ki, “Bu evde yaşamaya devam edelim, bizi bu eve yerleştir veya her birimize daire yap.” Gerçekten de imkansızın üstünü deniyoruz. Boş alan kapasitesi sıfır olan bir ilçe Beyoğlu. Örneğin Başakşehir, Esenler, Tuzla gibi rezerv alan kapasitesi olan yerlerde dönüşüm yapmakla, Beyoğlu’nda dönüşüm yapmak arasında ciddi fark var. Bize “Ölümü gösterip sıtmaya razı ediyorsunuz” diyenlere, “Asıl sizler sıtmayı gösterip ölüme razı ediyorsunuz” diyorum. Kentsel dönüşümle ilgili KİPTAŞ Genel Müdürü metrekare maliyetini açıkladı. İnşaatta bir metrekarenin maliyeti 14 bin lira. 100 metrekarelik yeriniz için toplam maliyet 1 milyon 400 bin lira. Bir teyzemiz parası olmadığını söyleyince, 500 bin liralık riskli dairesinin yıkılıp yeniden yapılınca 10-15 kat değerleneceğini söyledik. “Teyzeciğim anahtarı aldığında ister kiraya verir, ister oturmaya devam eder, istersen satar daha uygun bir yerde ev alır, elinde kalanla da borcunu kapatırsın” dedim. Aynı teklifi oğluna ilettim. “Allah gecinden versin, teyzemizin başına bir şey gelse 11 daire size kalacak” dediğimde, “Neden ödeyelim, siz yapın verin” dedi. Allah aşkına hangi belediyenin böyle bir bütçesi var? Vatandaş kuruş harcamadan 55 milyar lira değerinde 11 daireye sahip olmak istiyor. Böyle bir anlayışla kentsel dönüşüm zor! Böyle bir model dünyada yok.
Rakamlarla Beyoğlu
Nüfus: 226 bin
Yüzölçüm: 8.76 kilometrekare
Bina sayısı: 27 bin
İstiklal Caddesi için talep gelmedi
Başkan Haydar Ali Yıldız, İstiklal Caddesi için “Karot örneklerinin alınması ve riskli yapıların tespiti için çalışmanız olacak mı?” sorusunu “Karot testleri için vatandaşlardan talep gelmesi gerekir. Şimdiye kadar İstiklal Caddesi için böyle bir talep gelmedi. Şişhane’den Taksim Meydanı’na kadar olan alan tarihi kentsel SİT alanı. Bu bölgede yapılacak güçlendirme, restorasyon veya yenileme projeleri Anıtlar Kurulu kararı olmadan yapılamaz. İstiklal Caddesi ve hemen paralel sokaklarda 100-150 yıllık binalar var. Bunların incelenmesi karot testleri için vatandaşların başvuru yapması gerek” diye yanıtladı.
‘Can kurtarma olarak bakıyoruz’
“Kentsel dönüşüm için en önce zihinsel dönüşüme ihtiyacımız var” diyen Başkan Yıldız, şunları söyledi:
“Mahallelerde vatandaşlarla buluşuyoruz. Muhalefet partilerinin yöneticilerine de anlatıyoruz. ‘Bundan sonra kentsel dönüşüme karşı çıkanlar hesap verir’ diyorum. Bir vatandaşımız dubleks dairesi olduğunu belirterek, ‘Başkan dönüşüm olursa bana ne vereceksiniz?’ diye sordu. Kendisine metrekare hakkı neyse onu vereceğimizi belirttik. 25 bin dönüşmesi gereken yapıdan bahsediyoruz, vatandaşımız ‘Ne vereceksin?’ diyor. Bu kafayla dönüşüm yapamayız. Kentsel dönüşüm partiler üstü bir meselesi. Vatandaşlarımızın gönüllü olması gerekiyor. Depremi esas alan, hızlı dönüşümle canları kurtarmak zorundayız. Kentsel dönüşüme can kurtarmak olarak bakıyoruz. Bugün için artık kentsel dönüşüm kurtarma faaliyetidir.”
YIKILMIŞ, ENKAZA DÖNMÜŞ YAPILARIN YIKIMI BİLE SORUN OLUYOR’
‘Yerinde dönüşümden yanayız’
Okmeydanı’ndan başka kentsel dönüşümde sorunlu bölgeler var mı?
Fetihtepe’de ruhsatsız ve riskli 400-500 bin liralık daire sahipleri 6-7 milyon liralık depreme dayanıklı evlere kavuşacak. Hak sahibi kadar daire ve dükkân yapıyoruz. Bu bölgede zorla dönüşüm yaptığımızı öne sürdüler, yüzde 95’i uzlaşmış sadece yüzde 5 “İstemiyoruz” demiş. Yüzde 5’lik kesim de konuya ideolojik yaklaşan, Mansur Kılıç’ın başını çektiği küçük bir grup. Fetihtepe’nin hemen yanı başında Şişli Belediyesi’ne ait mahalleler var. Rantsal olmayan kentsel dönüşümü yapsınlar biz de görüp örnek alalım. “Burada rant var” diyenlere sesleniyorum, Fetihtepe’de vatandaşın kazandığından başka kim ne kazandıysa ispat etsinler. İspat etmeyeni müfteri ilan edeceğim. Piyalepaşa’da 130 bağımsız bölüm, 80 hak sahibi için kentsel dönüşüm başlatıldı. Fetihtepe’de 20 yıl geri ödemeli planlama yaptık. Anahtar teslimine kadar ödeme almayacağımızı beyan etik. Anahtarını teslim aldığında 7-8 milyar liralık dairelere kavuşacak.
Bu süreçte itirazlar yükselmedi mi?
Birkaç kadın vatandaşımız “Depremin altında kalalım ama bu parayı ödemeyelim” dedi. Bize beddua edenlerden tutun, hakaret edenlere kadar birçok durumla karşılaşıyoruz. Yüzde 5’lik kesim ideolojik yaklaşımlarla hareket eden bir grup. Bu kişiler Fetihtepe’de makine önünde durup, elektrik cihazına bağlı hastayı yola bıraktığımız yalanını servis etiler. CHP’li vekillere “Siz plan getirin uygulayalım” diyoruz, yanaşmıyorlar. Batsın böyle siyaset diyoruz. Yerinde dönüşümü destekliyoruz.
Kentsel dönüşümde istediğiniz ivmeyi yakaladığınızı düşünüyor musunuz?
Fetihtepe’de 1000 bağımsız bölüm dönüşüyor, Okmeydanı’nda dönüşümün hızlanması lazım. Yerinde dönüşüm ile depreme dayanıklı binalar yapmalıyız. Tarlabaşı’nda 500 bağımsız birim dönüştürüldü. Örnektepe’de Haliç Kongre Merkezi’nin sırtı dediğimiz bölgede 400 birimlik yer dönüştürüldü. Tarlabaşı’nda 2005’te yenileme alanı ilan edildi. “Eski yapıları dönüştürelim” dediğimizde malikler arasında uzlaşma sağlanamıyor. Metruk, yıkık dökük, enkaz haline gelmiş yapıları yıkıp taşıdığımızda, yurt dışından bir kişi kapımızı çalıp “Dairemde kasa vardı, mücevherler vardı” diyebiliyor. Yıkılmış, çökmüş, içine beton yığılıp enkaza dönmüş yapıların yıkımı bile sorun oluyor. Tutanakla, emniyet eşliğinde yıkım olmuş, birkaç yıl sonra karşımıza dikilip “Benim hazinem vardı, gömü vardı” gibi laflar bile duyuyoruz.
Beyoğlu’nda 55 toplanma alanı var
Başkan Yıldız, toplanma alanlarına ilişkin ise şunları söyledi:
“Beyoğlu, neredeyse boş alan olmayan bir ilçe. CHP’lilerin direnmelerine rağmen Beyoğlu’ndaki tüm spor tesislerini belediye olarak devraldık. Bu tesisler çocuklar ve gençler için spor faaliyet alanı olmanın yanı sıra olası depremde toplanma alanı olarak kullanılacak. İlçe genelinde 55 toplanma alanımız var. Metrekare bazında yetersiz olsa da kış aylarında yaşanacak olası bir depremde yaşlılarımızın barınacağı kapalı alanlarımız mevcut. Hasköy’de 1200 metrekarelik kapalı alanımız son felakette yardım toplama ve lojistik merkezi olarak kullanıldı. Bu kapalı alan aynı zamanda deprem toplanma alanımız. Piyalepaşa’daki su saatini restore ediyoruz. Güneş enerjisi depolayarak yıl boyunca acil durumda kendi elektrik enerjisini depolayacak 10 dönümlük bir alan yaratıyoruz. Burada olası afetten sonra 20 bin insanın 48 saat boyunca su ihtiyacını karşılayacak depolama sistemimiz olacak. İlçe arama kurtarma ekiplerimiz ve gönüllülerimiz zaman zaman tatbikatlara katılıyor. Islahiye Müge Apartmanı’ndaki canlı olarak insanlarımızı çıkartan ekip Beyoğlu Arama Kurtarma timleriydi.”