Türkiye'de petrol ve gaz aramacılığı için iş insanlarına davet

Sabancı Üniversitesi İstanbul Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi (IICEC) ev sahipliğinde düzenlenen IEA Dünya Enerji Görünümü 2018 Raporu’nun (World Energy Outlook 2018) Türkiye tanıtım toplantısında, Bakan Dönmez'in mesajı okundu.

Dönmez mesajında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın daveti üzerine Türkiye'ye resmi ziyarette bulunan İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ve beraberindeki heyetle yapılacak görüşmeler sebebiyle toplantıya katılamadığını bildirdi.

Hava durumu tahminlerinde güneşli havalardan çok, yağmurlu ve soğuk havaların tahmin edilmesinin beklendiğini belirten Dönmez, "Performans puanı, kötü olayları önceden tahmin edebildiğiniz kadar artar. Tıpkı olumsuz hava koşullarını önceden veren Meteoroloji gibi IEA'nın ana kitabı olan Dünya Enerji Görünümü'nden beklentimiz de bizi bekleyen yağmurlu ve soğuk olaylar konusunda bizleri önceden bilgilendirmesi ve dünya enerji sisteminin hava kontrol kulesinden bizlere uyarı yapmasıdır." değerlendirmesinde bulundu.

Dönmez, Türkiye'de tüm ulaşım elektrikli hale getirilse bile bugünkü petrol üretiminin en az iki katına ulaşılması gerektiğini vurgulayarak, "Bu sebeple Milli Enerji ve Maden Politikası kapsamında denizlerimizdeki petrol ve gaz aramacılığında iki sondaj gemisiyle hızla yolumuza devam edeceğiz. Hep dediğimiz gibi 'varsa bulacağız'. Bu vesileyle tüm iş insanlarını da Türkiye’de petrol ve gaz aramacılığı sektörüne yatırım yapmaya davet ediyorum. Çünkü petrol ve fosil kaynaklar olmadan, en azından bir 50 sene daha enerji sisteminin çarkları dönmeyecek." ifadelerini kullandı.

Enerjide verimliliği ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımının sektör açısından önemli olduğuna işaret eden Dönmez, şunları kaydetti:

"Verimlilik, en temiz kaynağımız ve bu konuyla ilgili bazı özel adımlarımız olacak. Petrolde nasıl varsa bulacağız diyorsak, verimlilikte de var ve kullanacağız diyoruz. Güneş konusunda 2018’de biliyorsunuz rekorlar kırdık. Yazın en güneşli günde 4 bin 500 megavat üreten güneş santralleri, kar yağdığı günlerde bin megavatların altına kadar düşüyor. Bu bir ikilemi de beraberinde getiriyor. Yani yenilenebilir kaynakların sistemde çok olması kadar, bu kaynakların mevsimsel değişkenliği de termik santrallerin üretimlerini etkiliyor. Raporda da değinildiği gibi, tüm dünyada mevcut toptan satış piyasaları maalesef zorlanıyor ve kapasite-esneklik tabanlı mekanizmalar ile yeni bir elektrik piyasası düzlemine geçiş başladı. Bunun maliyetinin ne kadar olacağını da zaman gösterecek."

"Enerji dönüşümleri aslında bir teknoloji hikayesi"

Dönmez, Milli Enerji ve Maden Politikası'nın en önemli ayaklarından birinin de yerlileşme olduğunu vurguladı.

Enerji dönüşümlerinin aslında bir teknoloji hikayesi olduğunu belirten Dönmez, mesajında şu ifadeleri kullandı:

"Yani teknolojiniz yoksa enerji oyununda sözü geçen bir oyuncu olmanız zor. Büyük bir oyunun oyuncusuysanız, teknolojiniz olmalı ve bu teknoloji başkalarının da işine yaramalı. YEKA projeleri ile Türkiye yenilenebilir enerji teknolojilerinde ve gelecekte depolamada teknoloji merkezlerinde en önemli üretim üslerinden biri olmayı hedefliyor. Fakat daha birçok teknoloji en az bir enerji kaynağı kadar sistemimize etki ediyor. Yapay zeka, akıllı sistemler, gelişmiş veri araçları gündemimizde en üst sıralardadır. Elektrikli arabalar, kayıt zinciri gibi birçok yeni teknolojiyi de araştırarak kendimize bir yol haritası belirliyoruz."