Gazete Vatan Logo

Kokoreçe Avrupa ayarı

AB uyum sürecinde en çok tartışılan geleneksel gıda ürünlerinden olan kokorece fabrika yolu gözüktü

Türkiye Süt, Et, Gıda Sanayicileri ve Üreticileri Birliği (SETBİR) 4 yıldır 10 AB üyesi ülkenin gıda federasyonları, üniversite ve araştırma kurumlarıyla birlikte yürüttüğü TRUEFOOD projesi kapsamında AB standartlarında kokoreç üretimi için düğmeye bastı. SETBİR Genel Sekreteri Melek Us, 21 milyon euro’luk proje kapsamında yürüttülen çalışmaların Türkiye ayağında amaçlarının Türk geleneksel gıda ürünlerinin özel fonlar ayrılarak AB standartlarında oluşturulacak standartlar doğrultusunda üretimini sağlamak olduğunu belirterek şöyle konuştu:

Avrupa Birliği destekliyor

“Kokoreç dahil pek çok geleneksel ürünümüz AB standartlarında üretilmiyorsa AB’ye girdiğimizde yok olacak. Sağlıklı ve uygun koşullarda üretildiği sürece kokorecimiz ve geleneksel ürünlerimiz bizim olmaya devam edecek. Yakın zamanda dönerde AB standardı getirdik. Artık döner fabrikada üretiliyor. Salça, şalgam gibi ürünlerimiz hatta tarhana bile ambalaja girdi. Kokoreç niye girmesin?”
Projenin Karadeniz Teknik Üniversitesi’yle (KATÜ) işbirliğinde yürütülen Türkiye ayağında KATÜ 95 bin euro’luk, SETBİR 300 bin euro’luk bir fon elde etti. AB’ye üyelik için gıda güvenliği kapsamında 30 Mart 2005 tarihinde yayınlanan Gıda ve Gıda ile Temasta Bulunan Madde ve Malzemelerin Piyasa Gözetimi, Kontrolü ve Deneyimi ile İşyeri Sorumluluklarına Dair Yönetmelik uyarınca açıkta satılan ayran, boza, şalgam, salça, yoğurt ve kokoreç gibi geleneksel yiyeceklerin üzerinde üretim tarihi ve gıda içeriğini gösteren etiketlerin bulunduğu ambalajlarda satılması gerekiyor.

SETBİR Genel Sekreteri Melek Us, nereden alındığı, nasıl satıldığı denetlenip belli bir izne tabi olarak üretilen kokoreçin AB ülkelerine de satabileceğini kaydetti.

Ayrana da standart

Gıda ürünleri ilgili bütün dünyada uyulması gereken minimum standartları belirleyen Kodeks Alimentarious’un geçen aylarda Yeni Zelanda’da yapılan toplantısında ayranın da gündeme geldiğini belirten Us şöyle devam etti:

“Toplantıda 100’e yakın ‘fermente süt ürünü içeceği’ için standart getiriliyordu. Bu ürünler içinde ayran yoktu. Biz bu ürünlerin 750 bin ton olan üretim ve tüketimin ülkemizde 2 misli üretilip tüketilen ayranı da bu listeye dahil ettik. Geleneksel ürün olduğu için bu üründe bölgesel standart geliştirilmesi yönünde tavsiye kararı alındı. Ayran ve yoğurda ilişkin bölgesel standart oluşturacağız ve bu standart tüm dünyada tanınacak.”


‘Süt fiyatı artmazsa inekleri keseriz’


Tüm Süt, Et ve Damızlık Sığır Yetiştiricileri Derneği (TÜSEDAD), Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği (TDSYMB), Tüketici Dernekleri Federasyonu (TÜDEF) ve Türk Veteriner Hekimleri Birliği (TVHB), süt taban fiyatının 13 kuruş düşürüleceğini öne sürerek, böyle bir durumda süt ineklerini keseceklerini bildirdiler.

Söz konusu dört sivil toplum kuruluşundan gazetelere verilen ilanda, süt taban fiyatının düşürüldüğü takdirde süt veren inekleri kesime göndermek zorunda kalacakları bunun da et ve süt fiyatlarını yeniden tırmandıracağı vurgulandı. TÜSEDAD Başkanı Adnan Yıldız, taban fiyatın ocak, şubat ve mart ayı için yapılan ihaleyle 85 kuruş olarak belirlendiğini ancak bu ay itibariyle sanayiciler tarafından 72 kuruşa düşürülmek istendiğini iddia etti.
Ulusal Süt Konseyi Yönetim Kurulu Üyesi ve Türkiye Süt Üreticileri Merkez Birliği Başkan Yardımcısı Osman Yasun ise, “Bu dernekler, 3 aydır et ve süt fiyatları üzerine lobicilik yapıyorlar” dedi.

Haberin Devamı