Bakan Albayrak'tan flaş işten çıkarma yasağı ve kısa çalışma ödeneği açıklaması
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, ekonomi basını ile bir araya geldi. Berat Albayrak, “Gerçekten Türkiye dünya tarihinin en önemli salgını dediğimiz ve bu salgının iktisadın her alanında akademik olarak 'duruş' diye söylendiği, hiçbir şekilde tecrübe etmediğimiz bir döneme girdik. Ne tür tedbirler alacağınızı bilemediğiniz bir dönemi yaşadık. Ülkelerin kendi içinde genel ticaret içinde farklı algı süreçleri, farklı algı operasyonlarının olduğu bir süreci yaşadık. Türkiye olarak biz minimum etkilenmek için, yeni sistemle hızlı karar almanın getirdiği yönetimle Türkiye'nin pozitif ayrışarak geçirdiği bir dönem" dedi.
05.06.2020 - 13:24 | | DHA
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, ekonomi basını ile bir araya geldi. Beşiktaş'ta bulunan Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Çalışma Ofisi'ndeki toplantıda Berat Albayrak pandemi dönemi dikkat çekerek, "Yeni sisteme geçtiğimiz süreçte yaşanan Ağustos, peşinden 2 seçim süreci, seçim öncesi yaşananlar, ekonomide karşı karşıya kaldığımız sorunlar, peşinden özelikle Orta Doğu'da, bölgemizde komşularımızla yaşadığımız siyasi, askeri, güvenlikle alakalı sorunlar…Akabinde 2020 taze bir başlangıç, güzel ve dinamik derken, bir de baktık ki dünya tarihinin görmediği çok enteresan gelişmeler yaşandı. Her geçen gün yeni olaylar tecrübe edildiği bir dönemden geçiyoruz. Bakanlık pozisyonuna geldiğimden beri şunun altını çiziyorum; Türkiye olarak biz nasıl içinde bulunduğumuz coğrafyada güvenlik, askeri ve birçok açıdan istikrarlı ve güvenli bir altyapıya sahip olmamız gerekiyorsa, aynı şekilde ekonomik ve finansal olarak da güçlü bir altyapı, mimariye sahip olmamız gerek. Eski Türkiye ile ilgili 'dünyanın bir köşesinde biri hapşırıyor, Türkiye zatürre oluyor' derlerdi. Bugün gelinen noktada dünya tarihinin en önemli salgını dediğimiz ve bu salgın tecrübe etmediğimiz şekilde iktisadi faaliyetin her alanında... 'Great recession' diye tabir edilen geçmişten bugüne yaşanan 1929 Buhranı ve 2008 krizlerinin ardından bu 3'üncüsüne akademik olarak 'great cessation' denilmeye başlandı. Daralma, küçülme falan değil, duruş deniliyor. Hiçbir şekilde tecrübe edilmeyen bir noktadayız. İnsanların sokağa çıkıp, bir şey bile tüketemediği bir döneme girdik. Ekonomik ve iktisadi faaliyetlerin hangi alana yönelik ne tür tedbirler alacağımızı kestiremediğimiz bir süreci yaşadık, yaşıyoruz. Derinliği ne olacak, önümüzdeki süreç ve çeyrekler bize neyi getirecek? Bunun içerisinde ülkelerin birbirlerine ve kendi içinde, genel ticaret dengesi içinde yaşadığı, rekabet içerisinde olduğu, farklı algı operasyonları, birbirleri ile ticarete yönelik çatışmalara maruz kaldığı bir süreci yaşıyoruz. 2018'den bu yana bunlar tecrübe edilirken, Türkiye olarak biz bundan minimum etkilenmek için yeni sistemin getirdiği güçlü ve hızlı karar alma fonksiyonunun da katkısıyla, gelişmiş ülkelere ve diğerlerine kıyasla Türkiye birçok anlamda pozitif ayrışarak 3 aylık bir dönemi geride bıraktı" dedi.
"TÜRKİYE EKONOMİSİNİN ORTAYA ÇIKAN BU RESME KARŞI FIRSATLARI ÇOK OLUMLU ETKİLEYECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM"
Bakan Albayrak, “Türkiye, sağlık ve ekonomik anlamda ortaya koyduğumuz sahadaki aksiyon planları ve adımları manasında birçok ülkeye kıyasla kararları hızlı ve güçlü aldı. Bunun meyvelerini topladık. Toplamaya da devam ediyoruz. Bunun yeni döneme ilişkin Türkiye ekonomisinin ortaya çıkan bu resme karşı fırsatları çok olumlu etkileyeceğini düşünüyorum. Türkiye ilk çeyrek büyümesi açısından pozitif ayrışıyor. İkinci çeyrekte de dünyadaki ülkelere bakacağız ve inşallah dünyadaki daralma ne çerçevede olacaksa, Türkiye olarak bu sıralamada birçok ülkeye kıyasla daha olumlu bir netice alacak. Nispeten daha az etkilenen ülkelerden olmak için mücadele veriyoruz. Mayıs, nisana göre daha olumluydu. İnşallah haziran mayısa göre daha olumlu kapanırsa ikinci çeyrek de inşallah bu çerçevede olacak. Üçüncü ve dördüncü çeyreklerle birlikte bu yılı büyüme anlamında olumlu kapatacağımızı düşünüyoruz. Türkiye, 2018 ve 2019'da birçok olumsuz beklentiye rağmen daha olumlu performans sergiledi. Büyük resme sıkı bir çalışmanın ürünü şeklinde hazırlanmış adımlarla yolumuza devam ediyoruz. İktisadi faaliyetin normalleşme sürecinde ekonominin tüm paydaşlarını kuşatacak şekilde finansal sistem ve mimarinin güçlü altyapısını daha da güçlendirecek, finansal güvenliği de içerecek adımlarla yolumuza devam edeceğiz. Bu manada attığımız ve atacağımız birçok adım var" dedi.
"İÇİMİZDEN GEÇTİĞİMİZ NOKTADA MALİ DİSİPLİN BİZİM HER ZAMAN KIRMIZI ÇİZGİMİZ OLDU"
Bakan Berat Albayrak, açılış konuşmasının ardından soruları yanıtlaydı. Berat Albayrak, önümüzdeki dönemde cari açığın kırmızı çizgi olup olmayacağı yönündeki soruya, “Bütçe performansı olarak iyi başlamıştık. Ocak, Şubat ve Mart'ın ilk yarısına, pandemi sürecinin Türkiye'yi etkisi altına alana kadar bütçe, büyüme, cari denge tarafında da hakikaten birçok açıdan iyi bir noktaya gelmiştik. Bugün içimizden geçtiğimiz noktada mali disiplin bizim her zaman kırmızı çizgimiz oldu. Bugün geldiğimiz noktada olağanüstü bir dönemden geçerken bütçe açığı performansı önceliklerimiz arasında değil. Sadece 1,5-2 ayda Amerika'da 40 milyonun üzerinde işsiz kaldığı, dünyada bu kadar büyük küçülmelerin konuşulduğu bir ortamda bütçe önceliğimiz en ön sıralarda değil. Önceliğimiz, istikrarı, istihdamı muhafaza etmek. İktisadi faaliyet noktasında etkilenen paydaşları mümkün olduğu kadar oluşturacağımız paketlerle kalkan içine alarak korumak ve muhafaza etmek. Dolayısıyla tabii ki sınırsız bütçe ile alakası söz konusu değil ama özellikle hükümetlerimizin geçmişten bugüne kadar mali disiplin noktasında ortaya koyduğu performans ile bugün ortaya çıkan Türkiye'nin borçluluk düzeyinin çok ama çok alt düzeyde olmasından kaynaklı getirdiği konfor alanından hareketle, bu yıl önceliklerimiz saydığım hususlar olacak" yanıtını verdi.
“AÇIKÇASI BEN DÖVİZ TALEBİ YOĞUNLUĞU GÖRMÜYORUM"
Albayrak, döviz taleplerinin sorulması üzerine, "Özellikle dünyanın uzun yıllardır tartıştığı büyüme ve borç sorununda Türkiye diğer ülkelere kıyasla pozitif ayrışıyor. Borç düzeyinin gelişmiş ve birçok gelişmekte olan ülkelere göre çok altta olmasının oluşturduğu rahatlık, büyüme kapasitesi ve potansiyelinin yavaşlayan ülkelere kıyasla, genç, dinamik potansiyeli, ihracat potansiyeli ve bölgedeki stratejik avantajından dolayı çok hızlı adapte olabilecek ve bu süreci normalleştirecek alana sahip olduğunu düşünüyorum. Şunu diyorsanız, bu tip dalgalı dönemlerde gelişmekte olan ülkelerin para birimlerinin dalgalanmasından kaynaklı korunma… Açıkçası ben döviz talebi yoğunluğu görmüyorum. Bu manada geçtiğimiz 6 aylık süreçte, döviz talebiyle ilgili 2018 ve 2019'a kıyasla çok yoğun bir baskı olduğunu düşünmüyorum. Son birkaç aydır dünyada yaşanan süreçten kaynaklı altın talebi arttı. Doğru. Dünyanın her yerinde olduğu gibi arttı. Yakından izleyenler iyi bilir son haftalardaki normalleşme, küresel normalleşme, emtia fiyatlarındaki normalleşme altına olan talebin, yavaş yavaş bu döngü içerisinde gidip geleceğini düşünüyorum" şeklinde konuştu.
MEVDUAT FAİZLERİ
Albayrak, mevduat faizleri konusunda ise “Normalleşme sürecine bağlı olarak reel sektörün tüm üretim kapasitesi ve potansiyeli çerçevesinde Türkiye'yi ayrıştıracak önemli hususlardan birisi mevduat faizleri, faizler düşecek. 17-25 Aralık sürecinden sonra, tek haneli faizleri yaşadığımız süreçten hemen sonra, 2014 Ocak ayında yüklü bir faiz artışıyla Merkez Bankası piyasa faizlerinin yüzde 13-15 bandına çıktığı ve daha da inmediği bir dönem. Bu beraberinde neyi doğurdu? Piyasa faizleri TL'de yüzde 13-15, döviz yüzde 6-7. Doğal mecrasında dolarize olmuş bir sisteme ister istemez gittik. Bu da beraberinde doğal mecrasındaki dolarizasyonun TL'ye olan talep değil dövize olan taleptir. Dünyanın hangi sektöründe yüzde 15 kar marjı var? Hangi yatırım, hangi gelişme, hangi istihdamdan bahsedeceksiniz? Uzun yıllar sonra ilk defa TL-döviz makasını daralttık. Buna dayalı düşen maliyetler, faizlerle birlikte reel kurun çok daha fazla potansiyel alanının genişlediği ve dolarizasyon riskinin tersi yönünde ciddi bir sürece giriyoruz. Faizler ile kurda, enflasyonda istikrarlı dönemin devam etmesi sürecinden taviz vermeyeceğiz. Seçim yok, o yok, bu yok. Bütün bu yaşanan sıkıntılardan Türkiye ekonomisi olarak ciddi dersler ve tedbirler alarak piyasa normalizasyonun küresel krizin normalleşmesiyle hızlı şekilde ilerleyeceğini düşünüyorum" dedi.
Amerika'daki olaylar hakkında düşüncelerinin sorulması üzerine, Albayrak, “Endişe verici. Gelişmeleri yakından takip ediyoruz" dedi. Albayrak, enflasyon konusunda ise, Yeni Ekonomi Programı'nda (YEP) ortaya konulan yıllık enflasyon hedefinde yukarı yönlü olmaktan ziyade tam tersine aşağı yönlü bir risk olduğunu belirterek, "Enflasyonda yıl sonu için yüzde 8,5'lik hedef hali hazırda hala gerçekleşebilir diye düşünüyorum. Gerek merkez bankası olsun gerek bizim araştırma birimindeki arkadaşlarımızın raporları olsun temmuzla birlikte bu trendin aşağı yönlü olduğunu görüyoruz" dedi.
“İSTİHDAM KALKANI"
Albayrak, istihdam konusunda ise “Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız çok geniş kapsamlı ciddi bir paket hazırlığı içerisinde. Bizler de koordinasyon ve destek noktasında birlikte elimizden geldiğince katkıda bulunuyoruz. Bu manada belki 'İstikrar Kalkanı'ndan sonra normalleşmeyle birlikte inşallah 'İstihdam Kalkanı' diyebileceğimiz bir paketle inşallah bir hazırlık içerisinde piyasalara bu anlamda bir rahatlama sağlayacak bir çalışma yürütüyoruz. Tüm paydaşların bu manada inisiyatif aldığı, destek verdiği kamu olarak bizim bu çerçevede bir resim ortaya koyacağız bir çalışma.
Mart, nisan ve mayıs ayının yıkıcı etkilerini ciddi anlamda minimize edecek bir 3 ayı tecrübe ettik. Hayatın normalleşmesiyle birlikte özellikle bu anlamda mikro düzeyde detaylı bir çalışma yürütüyoruz. Pakette bunlara temas edecek detaylar da olacak. Önümüzdeki günlerde, bu ay içerisinde inşallah gelişmelere şahit olacağız" dedi.
VERGİ AFFI
Berat Albayrak, "Vergi affı ya da indirimi gündeme gelebilir mi?" şeklindeki soru üzerine, “Vergi indirimleri her dönem süre gelen bir konu. Vergi affı gibi algılanabilecek konulara olumlu ve sıcak bakmıyorum. Ama yapılandırma noktasında olsun, farklı destekler ve düzenlemeler yaptık. Vergi affı gibi algılanmayacak konularda bir sıkıntı görmüyorum. Şu an itibarıyla piyasanın normalleşmesini yakından takip ediyoruz. Salgının hangi sektörlere hangi alanlarda ne kadar etkisi var veya yok. Dataya ve sahip olduğumuz bilgiye bakarak adım atmamız daha rasyonel ve gerçekçi. Sosyal medya mecrasında veya farklı alanlarda 'trend topic' olmuş konulara dönmek yerine realize olmuş datalar üzerinden hareket etmek lazım. Yakından takip ediyoruz. Sektör bazında bu manada talep unsuru oluşturacak kurumlar, bireyler bazından ihtiyaç dahilinde olursa her türlü çalışmayı ekonominin paydaşlarının iktisadi faaliyetlerini düzenlemek için atabiliriz. Ama şu anda bu çerçevede somut bir şey olduğunu söyleyemem. Bu ikinci çeyreğin etkileriyle veya tüm ekonomik ve iktisadi faaliyetteki etkilerin sonuçlarını gördükten sona bazı alanlarda daha somut yorum yapabilirim. Ama bu çerçevede bir gelişme yok" diye yanıt verdi.
TÜRK ŞEKER
Bakan Albayrak, Türkşeker'in pandemi sürecinde çiftçilere yaptığı nakit avansa vermesi konusunda ise “Bu uygulamanın genişletilmesi anlamında benzer bir çalışma gerçekleştirildi. Bu uygulama bizi memnun etti. Ama bizim memnun olmamızdan öte paydaşlar daha da memnun. Özellikle üretimden son tüketici ayağına kadar aracı maliyetlerinin azaltılmasının ötesinde finansman maliyetlerinin oluşturduğu yükü elimine edecek bir modelle aslında çok güzel bir yapı oluşturuldu. Bunun başarılı şekilde devam etmesi, sadece Türkşeker'de değil daha farklı alanlarda da genişletilmesi hususuyla alakalı şimdilik şunu söyleyebilirim. Bir çalışma yürüyor. Türkşeker üzerinde bunu sadece mevcut paydaşlarla değil daha geniş alana yaymak, bununla alakalı kurumlarımızla ikili üçlü bir çalışma başlattık. Rakamsal olarak da hacimsel olarak da farklı ürün gamı olarak da genişletmeye yönelik bir çalışma yürüyor. Olumlu sonuçlar almaya devam ettiğimiz sürece, bunu mevcut potansiyelimiz ve kapasitemiz dahilinde daha da genişletmeyi düşünüyoruz" şeklinde konuştu.
“ILIMLI İYİMSERLİK DİYEBİLECEĞİMİZ BİR SÜREÇ"
Berat Albayrak, “Dünyanın içinden geçtiği süreçle ilgili çok sayıda tahmin yapılıyor, 'yeni normal'in ne olduğunu şu aşamada kimse tam olarak bilmiyor. Yeni dönemde tüm senaryolara hazırlıklı olmak gerekiyor. Birçok ülkede en kötüyü gösterip normalleşme sürecinin oluşturduğu pozitif kazanımları pozitif yönetmeye yönelik bir bakış açısı var. Ben açıkçası hep yaptığım yorumlarda şunu iletmeye çalışıyorum; farklı farklı bakış açılarıyla farklı yorumlar yapabilirsiniz, önce çok kötüyü gösterirsiniz biraz iyileşme olursa çok başarılı... Veya çok aşırı abartılı bir pozitif algıyla süreci yürütmeye çalışırsınız ki, bu çerçevede toplumun farklı yöne yönlendirmeye yönelik farklı dinamikleri olsun. Ilımlı iyimserlik diyebileceğimiz bir süreç" dedi.
“TÜRKİYE TARİHİNDE EMLAK KONUT REKORUNU OLUŞTURDU"
Berat Albayrak, Emlak Konut tarafından yapılan "Yüzde 5 peşinatla ev sahibi olma" kampanyasının rakamları konusunda, öRekor katılım geldi. Sadece ilk iki gün gelen talep Türkiye tarihinde Emlak Konut rekorunu oluşturdu" dedi.
“NORMALLEŞME SÜREÇLERİNİN DAHA HIZLI GERÇEKLEŞMESİ İÇİN GEREKEN ADIMLARI ATMAKTAN ÇEKİNMEYECEĞİZ"
Berat Albayrak, “Türkiye'nin hormonlu değil, doğal büyüme sürecini destekleyecek yeni bir döneme girildi. Ben bu sürecin Türkiye açısından fırsatlarının tehditlerinden daha fazla olduğunu düşünüyorum. Gerek Avrupa ve ABD ekonomilerinin dün, bugün ve yarın içinden geçtiği süreçlerin oluşturduğu soru işaretleri, gerek doğu ekonomilerinin yeni dünya düzenindeki bugüne kadar almış olduğu pay ve bugünden sonraki sürecin, çatışmaların, risklerin oluşturduğu tüm bu kesişimin, kavşak noktasının ortasında Türkiye var. Lojistik, altyapı, enerji gibi... Tüm bu çerçeve Türkiye'yi birçok açıdan daha da pozitif ayrıştıracağını düşünüyorum. Elimizde yeni sistemin getirdiği, Hazine ve Maliye Bakanlığının getirdiği, para ve maliye politikalarının koordinasyonunda bu kadar uyumlu olduğumuz bir dönemde; bu kadar borçluluk düzeyi düşük, potansiyeli olan, kamu ve özel sektör potansiyeli olan, yatırım anlamında potansiyeli ve çeşitliliği rahat olan çok fazla ülke yok. Dolayısıyla bu süreci marjinalize olmadan, dengeli bir şekilde gidebilecek çok sayıda enstrüman elimizde. Zaten dikkat ettiyseniz son iki yılda yaşananlara rağmen hep o ince dengeyle yürütüldü süreçler. Dolayısıyla normalleşme süreçlerinin daha hızlı gerçekleşmesi için gereken adımları atmaktan çekinmeyeceğiz. Sahip olduğumuz bu hassas dengeyi önümüzdeki dönemde çok daha etkin kullanacağız" şeklinde konuştu.
“HER SENARYONUN GERÇEKLEŞME İHTİMALLERİ DE DAHİL HAZIRLIKLI OLMAMIZ LAZIM"
Berat Albayrak, “Türkiye ulaşmak istediği yüzde 5 doğal, faizsiz, sağlıklı büyüme dengesine doğru hareket ediyor. Bu salgın süreciyle karşı karşıya kalmasaydık, Türkiye belki ilk defa 5'in üzerindeki bir büyüme patikasına girecekti. Gerek cari denge gerek kurda, gerek enflasyonda, gerek faizlerde çok sağlam bir dengelenme yoluna girmişti. Bu süreç ortaya çıktı. Pandemiyle içinden geçilen kriz 1929 Büyük Buhranı'ndan daha derin etki oluşturdu. Türkiye böylesi bir dönemde başarılı bir performans ortaya koydu. İnsan kaynağı olarak Ankara bürokrasisinde belki en kaliteli insan kaynağına sahip olan bir bakanlık adına konuşuyorum. Tüm alanlarıyla her senaryoya detaylı çalışan bir ekip var. Dolayısıyla her senaryonun gerçekleşme ihtimalleri de dahil hazırlıklı olmamız lazım. Peki hazırlıklı mıyız? Hazırlıklıyız. Ama dediğim gibi Türkiye'nin 'hormonlu' olmayan büyüme patikasından çıkmaması için her türlü adımı atmaktan çekinmeyeceğiz. Türkiye'nin doğal potansiyeli bu. Sadece bunu perçinlemek adına, son haftalarda dünyanın birçok büyük tedarik ve üretim noktasındaki büyük kurumlarla çok ciddi görüşmeler yapmaya hali hazırda başladık. Bunları zaman içinde kademe kademe yürüteceğiz. Türkiye'de üretim, yatırım konusunda somut işler yapıyoruz. Bu süreci daha uçuşların bile başlamadığı bir dönemde başlattık. Bizim özgüvenli duruşumuzu perçinleyen gelişmelerden sadece bir tanesi bu" diye konuştu.
Haberin Devamı
TOPLANTI SONRASI PAYLAŞIM
Bakan Albayrak, toplantı sonrası Twitter hesabından yapıtğı paylaşımda şu ifadeleri kullandı:"Ekonomi basınımız ve ekonomistlerimiz ile pandemi dönemi ve sonrasına ilişkin politikalarımızı, küresel ekonomideki gelişmeleri, özellikle istihdamı güçlendirmek için devreye alacağımız düzenlemeleri değerlendirdik, gündemlerindeki soruları yanıtladık."
Haberin Devamı
Ekonomi basınımız ve ekonomistlerimiz ile pandemi dönemi ve sonrasına ilişkin politikalarımızı, küresel ekonomideki gelişmeleri, özellikle istihdamı güçlendirmek için devreye alacağımız düzenlemeleri değerlendirdik, gündemlerindeki soruları yanıtladık. pic.twitter.com/EXAGprNgWz
— Berat Albayrak (@BeratAlbayrak) June 5, 2020