Ünlü Influencer yüz binlerce kişiyi böyle kandırdı! Instagram'da gördüklerinizin ne kadarı gerçek?
Sosyal medyada özellikle de Instagram'da gördüklerinizin ne kadarı gerçek? Influencer'ların paylaşımlarına ve destekledikleri ürünlere ne kadar güveniyorsunuz? Aşağıda okuyacağınız hikaye, bu sorulara vereceğiniz yanıtı değiştirebilir.
Sosyal medyada takip ettiğiniz influencer'ların paylaşımlarını bir değil birkaç kez sorgulamanıza yol açacak bir haberimiz var. Yüz binlerce kişiyi dolandıran sağlıklı yaşam influencer'ı hakkında karanlık gerçeklere hazırlanın...
BBC Three kanalında geçtiğimiz hafta yayınlanan "Bad Influencer: The Great Insta Con" belgeseli geçtiğimiz 10 yılda Instagram üzerinde astronomik bir hızla büyüyen iyi yaşam trendlerinin karanlık yönüne dair herkese ibret olması gereken bir örneğe odaklanıyor.
Dünyanın dört bir yanında yüz binlerce takipçisi olan bir influencer'ın kitabını ve akıllı telefon uygulamasını satmak için söylediği yalanlar ve bu yalanların sonuçları kanınızı donduracak...
Kylie için 2013 yılı çok zor bir dönemdi. 6 ay kadar önce doktorlar kendisine lenfoma teşhisi koymuş ve hemen çok yoğun ve yıpratıcı bir kemoterapi tedavisine başlamıştı.
Belle Gibson'la da tam bu sırada tanıştı. Belle'in adını bir arkadaşından duymuştu ve internette yaptığı birkaç dakikalık bir aramayla kim olduğunu kolayca bulabilmişti. O da kendisi gibi Avustralyalıydı. Mükemmel görünen Instagram hesabı üzerinden 300 binden fazla takipçisine sağlıklı yaşam tavsiyeleri veriyordu. Her bir paylaşımın altına dünyanın dört bir yanındaki takipçilerden sevgi dolu yorumlar yağıyordu.
Kylie, hesabı keşfeder keşfetmez Belle'e hayran olduğunu şu sözlerle anlattı: "Çok güzeldi, çok başarılıydı, nice insana ilham veriyordu. Herkesin olmak isteyeceği kişiydi."
DÖRT AY ÖMRÜ KALMIŞ-MIŞ
Belle'in hikayesi de oldukça çarpıcıydı. Doktorları beyninde ameliyat edilmesi mümkün olmayan bir tümör bulmuş ve dört ay ömrünün kaldığını söylemişti. Ancak genç kadın sağlıklı beslenmeyle kanseri yenmeyi ve doktorları yanıltmayı başarmıştı.
Kylie, elinde olmadan kendisini Belle'le kıyaslamıştı. O her gün kemoterapi alıyor, saçlarını yavaş yavaş kaybediyordu. Birkaç gün içinde de 18'inci kez omurgasından su alınacaktı. Diğer yanda Belle, hayalini kurduğu mucizevi kansersiz yaşamın reçetesini satıyordu.
Kylie, "Belki de o doğru olanı yapıyordur, hata bendedir" diye düşündü. "İçim ölüyor, her doz kemoterapiyle biraz daha kötüye gidiyorum. Korkunç görünüyorum. O ise mükemmel bir hayat yaşıyor."
Elbette mükemmel bir hayat yaşayanlar sadece Belle'le sınırlı değildi. Bugün dünya genelinde 2,8 trilyon sterlin değerinde bir endüstriye dönüşen iyi yaşam trendlerinin patlama yaptığı bir dönemdi o günler. Artık herkes avokadonun bir "süpergıda" olduğunu biliyor, birçok insan blogger'ların paylaştığı ışıltılı sağlıklı yaşamları kopyalamaya çalışıyor ve neredeyse tamamen denetimsiz koşullarda isteyen istediğini söylüyordu.
Örneğin Belle'in kitabında, "Beslenme, sabır, kararlılık ve sevgi aracılığıyla hayatımı kurtarmak üzere güçlendiriyordum" gibi satırlar yer alıyordu.
KEMOTERAPİYİ BIRAKMA KARARI ALDI
Tedavisinin kontrolünü ele alma fikriyle büyülenen Kylie, Belle'in kitabı "The Whole Pantry"i satın alıp uygulamasını da telefonuna indirdi. Kitap dünyanın en büyük yayıncılarından biri olan Penguin tarafından yayımlanmış, uygulama da Apple'ın desteğini almıştı. Dolayısıyla güvenmemesi için bir sebep yok gibiydi...
İyileşmek için her şeyi yapmaya hazır olan Kylie, bir sabah hastaneye gitmek için yatağından kalktığında iğnelerle ve ilaçlarla uğraşmaktan bıktığını fark etti ve kemoterapiyi bırakmaya karar verdi. Kararını şu sözlerle anlattı:
"Kemo bende işe yaramıyordu. Tedaviyi bırakıp temiz beslenmeyi deneyeyim dedim. Belle yaptığı şeylerin kanserini tedavi ettiğini, iyileşmesini sağladığını söylüyordu. Kanıt gözümün önünde duruyordu. Telefonumda, dergilerde, haberlerde, her yerdeydi. Ona güveniyordum."
Ama Kylie'nin bilmediği bir şey vardı: Belle iyileşmiyordu...
EN KÖTÜSÜ DE SÖYLEDİKLERİNE İNANIYORDU
Mart 2015'te, bir yerel basın kuruluşu, Belle'in kitabından ve uygulamasından elde ettiği gelirin bir kısmını hayır kuruluşlarına bağışladığına dair paylaşımlarının yalan olduğunu ortaya çıkardı.
Bu ifşanın ardından gazeteciler genç kadının başka yalanlar da söyleyip söylemediğini merak edince işin devamı çorap söküğü gibi geldi. Belle iyileşmiyordu, çünkü hiç hasta olmamıştı.
Kylie BBC'ye yaptığı açıklamada, "Keşke bu araştırmayı Belle'e ünlü olma fırsatını vermeden önce yapsaydık" diye konuştu.
Okurları hayır kuruluşlarına bağış yaptığına yönünde kandırma ve tüketici yasasının beş maddesini ihlal etme suçlamasıyla yargılanan Belle, Eylül 2017'de Avustralya makamları tarafından 240.000 sterlin para cezasına çarptırıldı. Yargıç, kararında, Belle'in söylediği şeylere samimiyetle inandığını belirtmiş ve sağlığına dair "sanrılar" yaşıyor olabileceğini ifade etmişti.
DOKTORLARA GÜVENİNİ KAYBETMİŞTİ
İngiltere'de yaşayan Maxine, Belle'le tanıştığında henüz bir üniversite öğrencisiydi. Instagram'daki sağlıklı yaşam kültürüne kendini kaptırmıştı. Özellikle geleneksel tedavileri bırakıp doğal yollarla iyileşen insanların hikayelerini takip ediyordu. Maxine için "Belle sağlıklı yaşamın kraliçe arısıydı".
Maxine, 11 yaşından itibaren kronik enflamasyona yol açan bir kalın bağırsak hastalığı olan ülseratif kolitle mücadele ediyordu. Maxine'in hastalığının en yaygın belirtileri ishal, kan kaygı, karın ağrısı ve yorgunluktu. Kişiyi ömrü boyunca etkileyen bu hastalık çoğunlukla ilaç tedavisiyle kontrol altına alınabiliyordu.
Ancak Maxine hastalığı ilk yaşamaya başladığında doktorları teşhis koymakta oldukça zorlandı ve gecikti. 12 yaşında olduğu için birçok doktor "Hormonlarındandır" ya da "Regl ağrısıdır" deyip geçiştiriyordu. "Bu nedenle bende tıp profesyonellerine ve onların kronik hastalıklarına bakışlarına dair olumsuz bir yargı oluştu" diyen Maxine, doktorlarından uzun vadede gereken desteği alamadığını düşünüyordu.
Eğitim hayatı boyunca hastalığı nedeniyle okula gidemediği uzun dönemler oldu. Bu nedenle üniversite çağına geldiğinde tek istediği şey herkes gibi olabilmekti.
Maxine o zamanki hislerini, "Bu hastalığa katlanmak zorunda olduğum ve normal bir ergen gibi yaşayamadığım için çok kızgındım" sözleriyle anlattı.
Hastalığının tedavisi için sık sık yüksek dozda steroid kullanıyor bu da kilo almasına neden oluyordu. Aşırı kiloları nedeniyle de öfkeli olan Maxine, olumsuz bir beden algısıyla büyüdü.
HAYVANSAL ÜRÜNLER, GLUTEN, KARBONHİDRAT YOK
Bütün bunlar Belle'in uygulamasına bağlanmasını kolaylaştırdı. İlaçlarını zaten bırakmış "The Whole Pantry"e bağlı yaşamaya başlamıştı.
BBC'ye yaptığı açıklamada, "Uygulama iyileşmek için ilaçlara ihtiyacım olmadığına dair saçma inancı kuvvetlendiriyordu. İşin diyet boyutuna sardım. Bitki bazlı bir beslenme modelini benimseyip 'toksik' denen birçok yiyeceği hayatımdan çıkardım" diyen Maxine hayvansal ürünler, gluten ve karbonhidrat tüketmediği aşırı iddialı bir hayat yaşamaya başladı.
İlk başta işler iyi gidiyor gibiydi. Ama bir süre sonra o kadar zayıfladı ki regli kesildi ve sağlığı kötüye gitmeye başladı. "İlk plasebo etkisinden sonra her şey dökülmeye başladı" diyen Maxine şöyle devam etti:
"Kendi kendime 'Yeterince sağlıklı beslenmiyorum, yeterince doğru şey yapmıyorum. Şu an beslendiğimden daha bile sağlıklı beslenebilirim' diyordum. Sağlıklı yaşamcıların sunduğu bu mükemmel beslenme modelinin peşinde koştukça daha da kötüleştim ve daha sonra kendimi yeterince mükemmel olmadığım için suçlamaya başladım."
"VÜCUDUMDA DÖRT KANSER DAHA KEŞFEDİLDİ" DEDİ
Belle, Temmuz 2014'te takipçilerine kötü bir haber verdi: Löseminin yanında vücudunda dört kanser daha keşfedilmişti. Paylaşımında "Kanımda, dalağımda, beynimde, rahmimde ve karaciğerimde" diyen Belle'in takipçileri üzüntüden yerle bir oldu. Ama tam da bu sırada Belle'in hikayesindeki çatlaklar ortaya çıkmaya ve Maxine gibi takipçiler inandıkları şeyleri sorgulamaya başladı.
Belle'in kanser olmadığı gerçeğinin ortaya çıkması Kylie'yi şoke etti. Genç kadın, "Kendimi ihanete uğramış gibi hissettim. Kim böyle bir şey uydurur ki?" dedi. Maxine ise kendisini saf gibi hissettiğini anlatarak, "Kırılgan bir haldeydik ve iyi yaşamcılar gelip, 'Merhaba, sana nasıl yardımcı olabiliriz?' dediler" ifadelerini kullandı.
Kimse Belle'in neden böyle bir şey yaptığını bilmiyor. Hakkındaki gerçeklerin açığa çıkmasıyla Belle ortadan kaybolduğundan beri dünya "yalan haber" ve "yanlış bilgi" gibi kavramlara daha hakim hale geldi. Ama Maxine her şeye rağmen sosyal medyada özellikle iyi yaşam endüstrisi tarafından övülen çok fazla yalan olduğunu belirtiyor. Maxine söz konusu endüstrinin de "sömürü temeli üzerine inşa edildiğini" söylüyor ve ekliyor:
"Bence bu endüstri kendisini insanların sağlıklarına önem verme noktasına konumlandırıyor ama aslında tek yaptığı şey yalan söyleyip korku salmak."
"İnsanlar size bir şey satmak için ikna edici bir hikaye uydururlar. Satacakları şey bir kitap da olabilir, bir yaşam biçimi de... Ya da sadece kendi markaları da olabilir. Tamamen yalan olan bu hikayeyi ustalıkla işlerler. Diyeceğim o ki internette gördüğünüz her şeye inanmayın."
EVİNE POLİS BASKINI YAPILDI
Maxine, bu şekilde sesini yükseltmenin hastalıkları nedeniyle kendini suçlayan başka insanların bu davranışlarına son vermelerini sağlayacağını umut ediyor. Ayrıca sosyal medya şirketlerinin de daha fazla denetim ve düzenleme getirmesi gerektiğini belirtiyor. Maxine'e göre paylaşımlarda içeriğin kanıtlara dayalı olup olmadığını ve paylaşımı yapan kişinin karşısındakilere sağlık tavsiyeleri verip vermeme konusunda yetkin olup olmadığını belirten net açıklamalar olması şart.
Belle'in yalanlarının iç yüzünü öğrenen Kylie ise yeniden kemoterapi tedavisine başladı. Kanseri şu an gerileme aşamasında.
Belle'e ne mi oldu? Melbourne'de hayatına devam ediyor. Bir dönem çıktığı pahalı safari tatilleriyle gündem oldu. Avustralya makamlarının kendisine verdiği para cezasını ödemeyi reddettiği için Mayıs 2021'de evine baskın yapıldı ve tüm varlıklarına el koyuldu.
Son olarak din değiştirerek İslam'ı seçtiği ve hukuk danışmanlığı yaptığı ortaya çıkan Belle, geçtiğimiz günlerde başörtülü fotoğraflarıyla Avustralya basınında manşetleri süsledi. Belle, ülkede yaşayan Etiyopyalı Oromo topluluğuna katıldığını iddia etti. Ancak topluluğun sözcüsü iddiayı yalanlayarak, "Bu kadından ve geçmişinden haberimiz yok" diye konuştu.
(BBC'nin "Belle Gibson: The influencer who lied about having cancer" başlıklı haberinden derlenmiştir.)