Korkutan açıklama: Corona virüs aşısı asla bulunamayabilir

Johnson, Kovid-19 önlemlerinin nasıl kaldırılacağını gösteren 50 sayfalık yol haritasını yayımladı.

Belgede salgınla mücadele aşı ve tedavinin önemine dikkati çeken Johnson, Oxford Üniversitesi ve ilaç devi AstraZeneca arasındaki anlaşmaya atıfta bulundu.

Aşı veya tedavinin bulunmasını beklemenin bir plan olamayacağını kaydeden Johnson, "Toplu aşı veya tedavinin bulunması bir yıldan fazla sürebilir. Hatta en kötü senaryoda asla bir aşı bulamayabiliriz." ifadesini kullandı. Johnson, salgınla mücadele ve normal hayata dönüş planlarının bu durum dikkate alınarak yapılması gerektiğinin altını çizdi.

Sınırlı gevşetme kararı

Johnson, dün ulusa sesleniş konuşmasında, Kovid-19'la mücadele kapsamındaki önlemlerde yapılan değişikliğe ilişkin yeni kararları açıklamıştı.

Başbakan, ilk olarak inşaat veya fabrika işçileri gibi evden çalışmaları mümkün olmayan kişilerin artık işe dönebileceklerini bildirmişti.

İşe gidişte toplu ulaşım kullanmaktan kaçınılmasını ve iş yerlerinde dikkatli olunmasını isteyen Johnson, çarşambadan itibaren de halkın daha fazla dışarı çıkabileceğini ve sınırsız egzersiz yapabileceğini açıklamıştı.

İkinci aşamada okullar, üçüncü aşamada oteller açılabilecek''

İkinci aşama olarak en erken 1 Haziran'da bazı mağazaların açılabileceğini ve ilkokuldan başlamak üzere öğrencilerin okullara gidebileceğini aktaran Başbakan, üçüncü aşamada ise temmuz ayı gibi güvenli olmaları ve sosyal mesafe kurallarını uygulamaları şartıyla bazı oteller ve halka açık yerleri yeniden açmayı umduklarını söylemişti.

İngiltere'de 23 Mart'ta başlayan ve 16 Nisan'da uzatılan kısıtlamalar kapsamında insanlar sokağa, sadece temel ihtiyaçlarını karşılamak, alışveriş, günde bir kez egzersiz, evden yapılamaması durumunda işe gitmek ve başkalarına yardım etmek için çıkabiliyordu.

Sadece marketler, eczaneler ile paket servisi yapan restoranların hizmet verebildiği ülkede, tüm sosyal etkinlikler de yasaklanmıştı.

Kovid-19 kaynaklı can kaybının 32 bini geçtiği İngiltere, ölüm sayısı bakımından Avrupa'da birinci, dünyada da ABD'den sonra ikinci sırada bulunuyor.