Sağlıklı nesiller için hayvan sevgisi şart
.
4 Ekim Dünya Hayvan Haklarını Koruma Günü’ydü. Taa 1931’den bu yana yeryüzündeki tüm hayvanların haklarına dikkat çekmek, korunmalarına yardımcı olmak için bu gün vesilesiyle birçok yardım kampanyası ve etkinlik düzenleniyor. Sadece senede bir gün hayvanları sevmek yeterli değil ama farkındalık yaratılması için bu etkinliklerin önemi büyük. Özellikle de çocuklar için... Çünkü hayvan sevgisi çocukların gelişiminde tahmin edilenin de ötesinde rol oynuyor. Sürekli eve bir köpek almak için beni ve babasını ikna etmeye çalışan 5.5 yaşındaki oğlum da artık hayvan sevgisine farklı bir boyutta bakıyor. Sadece onları sevmek değil, onların ihtiyaçlarını karşılamayı da düşünüyor. Bu yıl ana sınıfına başladığı Evrim Okulları’nın da bu konudaki katkısı büyük. Hafta başından beri de sınıfa götürdükleri kedi ve köpek mamalarını arkadaşlarıyla birlikte her sabah okulun önündeki kaldırıma sokak hayvanları için bırakıyorlar. Ahmet Alp artık apartmanın önüne de kediler ve köpekler için mama bırakmak istiyor. Onların geceleri ne yaptığını, soğukta kar yağdığında nereden mama bulacaklarını anlamaya çalışıyor.
Hayvan sevgisinin çocuğun duygusal ve sosyal gelişiminde önemli rol oynadığını belirten uzmanlar, bu sevginin küçük yaşlardan itibaren aşılanması gerektiğini söylüyor.
Yapılan araştırmalara göre; hayvanlarla büyüyen çocuklar dışa dönük oluyor. Çocuğun kendine saygısı ve özgüveni artıyor.
Kendi kararlarını verebilmeyi başarıyor. Sosyal becerileri gelişiyor ve çocuklar empati kurmayı öğreniyor.
Hayvanlara zulm eden çocuklar suça yatkın yetişkinler oluyor
Hayvanlara zulm eden çocukların gelecekte suça yatkın olduklarını ve tüm şiddet suçlularının çocukluklarına bakıldığında hayvanlara karşı zulüm öyküsü yer aldığını belirten Psikiyatri Uzmanı Tanju Sürmeli, gelecekte daha önemli sonuçlar doğurmaması adına hayvanlara şiddet uygulayan çocuklarda hangi yaşlarda ne gibi önlemler alınması gerektiğini sıralıyor.
1-6 yaş arası çocuklar: Hayvanlara oyuncak gibi davranılmayacağını ve onların duygularının olduğunu anlamak için bilişsel olgunluğa sahip olmayan çocuklardır.
Ne Yapmalı: Çocuğa bir hayvana vurmanın ya da kötü muamele yapmanın uygun bir davranış olmadığını, başka bir çocuğa vurmak gibi bir şey olmadığını açıklayın. Hayvan suiistimalinin kabul edilemeyeceğini anlatmak yeterli olabilir.
6/7 12 yaş grubu çocuklar: Entelektüel olarak hayvanlara zarar vermeyeceğini anlayacak yaştadır. Burada, eğitim eksikliğinin değil, hayvan istismarının daha derin bir psikolojik problemin belirtisi olma olasılığı daha yüksektir. Bir dizi çalışma, çocuklukta görülen hayvan suistimalini evde aile içi şiddete ve çocuklukta fiziksel veya cinsel istismara bağlamıştır.
Ne yapılmalı: Profesyonel yardım isteyin. Bir hayvana bilerek kötü muamele etmek bu yaştaki bir çocuk için “normal” değildir.
12 ve üstü yaş çocuklar: Hayvanları kötüye kullanan gençler, her zaman diğer antisosyal davranışlara (kötü madde kullanımı, çete faaliyetlerine) gireceklerini unutmayalım. Can sıkıntısını azaltmak ya da kontrol hissi elde etmek için kullanılabilir.
Ne yapılmalı: Hemen profesyonel yardım alın. Aile üyelerinin ve hatta öğretmenlerinizin desteğini isteyin. Dürtü ve agresyon kontrolü için ilaçsız neurofeedback tedavisinden yararlanılabilirsiniz.
Getir, binlerce hayvanı doyurdu
Yüzlerce ürünü ortalama 10 dakikada kullanıcılara ulaştıran akıllı telefon uygulaması Getir, #barınakhayvanlarıdoysun temalı sosyal sorumluluk kampanyasının üçüncüsünü gerçekleştirdi. HAYTAP desteğiyle gerçekleşen projede Getir kullanıcıları 2-4 Ekim tarihleri arasında sadece “Mama Gönder” butonuna basarak Türkiye’nin dört bir yanındaki hayvan bakımevlerine ücretsiz mama bağışladı. Getir, geçtiğimiz yıllarda da mama ihtiyacını karşılamaya yönelik gerçekleştirdiği çalışmalar kapsamında 20 ton mamayı Türkiye’nin çeşitli şehirlerindeki mama ihtiyacı olan hayvan bakımevlerine götürmüştü.