Kadın her ihtiyacını karşılayacak tek bir erkeği...
.
Güçlü bir ruha ve yaradılışa sahip kadınlar hele tutkuluysalar başka türlü severler...
Acımasızca severler.
***
Kadın, her ihtiyacını karşılayacak tek bir erkeği ister...
Erkek ise, tek ihtiyacını karşılayacak her kadını...
***
Biri eğer gözlerini senden kaçırıyorsa; emin ol ki o gözlerde sana ait bir şeyler vardır....
***
Sevmek; güzel birinde aşkı aramak değil. O kişide, bilmediğin bir zamanın beklenmedik bir anında, kendini bulmaktır...
HER ŞEY ÜSTÜNE ÜSTÜNE GELİYORSA...
Düşün; her şey üstüne üstüne geliyorsa, belki de sen ters gidiyorsundur...
***
İnsan bir şeyi elde etmek için çabalar...
Onu elde edince de bir kenara atar...
Gerçek değerini ise onu kaybedince anlar...
SEVDİĞİMİZ İNSANIN HER YALANINDA BİR DOĞRU...
Ne garip... Sevdiğimiz insanın her yalanında bir doğru; Sevmediğimiz insanın her doğrusunda bir yalan ararız...
***
İnsanların mutluluk kadar felakete de ihtiyaçları vardır...
***
Düştüğünde yanında olan değil, kalkman için elini uzatan dosttur...
Unutma, kötü günde katkısı olmayanın iyi günde hissesi yoktur...
HAYATTA YAPTIĞIN BİR YANLIŞ...
Hayat bir sınavdır ama diğer sınavlara pek benzemez; bazen yaptığın bir yanlış, tüm doğrularını götürebilir...
***
Hayatta hep mutlu olursam, hayalini kuracak neyim kalır?..
***
Konuşarak anlatılmaz her şey, bazen susmak yeter aslında... Unutma; Konuşmak bir ihtiyaç olabilir, ama susmak cevaptır anlayana...
***
Aslında insanı en çok acıtan şey; hayal kırıkları değil... Yaşanması mümkünken, yaşayamadığı mutluluklardır...
***
Başkaları için kendinizi unutun o zaman onlar da sizi hatırlayacaklardır...
***
Herkesin yolu ayrı.
BABA EVİNDEKİ HATIRALAR...
Hayatımızda en yüce, en güçlü ve faydalı dayanağımız, ana baba evinden kalma hatıralarımızdır...
***
İster tatlı, ister acı olsun, hatıra insana ızdırap verir...
***
İnsan yaşamayı ve yaşamamayı aynı şey diye kabul ettiği anda özgürlüğe kavuşur...
KADIN VE KILIÇ...
Kadın, her şeyi gören gözü bile aldatır...
***
Kılıcı kınından çekenin kendisi de kılıç altında can verir... Sönmüş dostluklar üzerine dökülen aşılı kin ağacı en öldürücü yemişleri verir...
***
Sevgi ile kin kalpte uzun süre barınamaz...
KORKU YALAN DOĞURUR...
Korku, yalan doğurur... İnsanlar mutsuz olmadıkça başkalarının mutsuzluğunu anlayamaz...
***
Para bir hiçliği bile zirveye konduran yegane yoldur...
***
Sevgi her zaman karşılık görür, kin de...
***
Hiçbir sır yoktur ki herkes duymuş olmasın...
***
Yargıç doğru karar verseydi, belki de suçlu suç işlemezdi...
***
Tabiata karşı işlenen bir suçun öcü, insan adaletinden daha zorlu olur...
BABA...
Büyük insanlar bu dünyada büyük acılar çekmek zorundadırlar...
***
İnsanın aklı çoğaldıkça can sıkıntısı artar...
***
Aşk olduktan sonra saadetsiz yaşanabilir...
***
İnsanların birbirlerini tanımaları için en iyi zaman ayrılmalarına yakın zamandır...
***
Sadece hayat veren değil, hayat verip hak eden, baba adını taşıyabilir...
***
Bir insan ne denli faziletli ise o denli bencildir.
GÖZYAŞI...
Bilim çağımızın en tehlikeli belasıdır... Onun verdiği zararları savaşlar, kıtlıklar, hastalıklar bile veremez...
***
İyi kalpli bir insanın aptallığından daha büyük aptallık olur mu?.. Çocuk, dünyanın en büyük saadetidir...
***
Dilenenin gururu olmaz...
***
Evlenme, boşanma işi sırf kadınların elinde olsaydı, bir tek nikâh sağlam kalmazdı...
Felaket, bulaşıcı bir hastalıktır.
***
Gözyaşları kurur...
(Dostoyevski)
DOSTOYEVSKİ’NİN YAZDIĞI VİCDAN AZABI...
Hayatın içinde, insanlara kötülük yapan, onların yaşamlarını altüst etmeye çalışan insanları gördüğümde, hep Dostoyevski’nin “Suç ve Ceza” romanı aklıma gelir... Dünya edebiyatının ön önemli romanlarından biridir Suç ve Ceza...
***
Raskolnikov Rusya’nın St. Petersburg şehrinde hukuk fakültesinde okuyan başarılı bir öğrencidir...
Fakir olduğu için hayatını ve öğretimini devam ettirmekte oldukça zorlanır ve hukuk fakültesini bırakmak zorunda kalır...
Yaşadığı hayat iç dünyasında kalıcı zararlar vermeye başlar ve kendi içinde birçok çelişkiye düşmeye başlar...
***
Okumak için geldiği St. Petersburg şehrinde oturduğu evin kirasını ödeyemez...
Yakınlarda bulunan hiç kimsenin sevmediği tefeci bir kadına giderek saatini satar... Karşılığında aldığı para ile de meyhaneye gider...
Bir taraftan içerken diğer taraftan meyhanedeki insanların hayatları içini daha da karartır...
Fakirler ile zenginler arasında acımasız ayrıma bir anlam veremez...
***
Raskolnikov ruhundaki çatışmalara daha fazla dayanamaz ve içindeki şeytana kulak vererek eline bir balta alır ve tefeci kadının evine gider...
Baltayı kadının kafasına indirerek onu öldürür...
Tam bu sırada yaşlı kadının kız kardeşi gelir ve Raskolnikov görgü tanığı olduğu için onu da öldürmek zorunda kalır... Tefeci kadının kötülüğünün yanında bir masumun ölmesi pek önemli değildir...
Birkaç altın alarak oradan hızla uzaklaşır...
***
İşlediği cinayet sonrası Raskolnikov’un durumu daha da kötüye gider...
Bir zamanlar iç çelişkiler yaşamasına neden olan şeytan ortadan kaybolmuş fakat ondan daha da kötü olan vicdan azabı gelmiştir...
Duyduğu pişmanlıklar ve iç çekişmeler Raskolnikov’u iyice bitkin düşürür ve hastalanır... İmdadına en yakın arkadaşı olan Razumikin yetişir...
Ona destek olur, doktor bulur ve elinden gelen her şeyi yapar...
***
Raskolnikov’un kötüye giden durumuna bir de şüphecilik ve korku eklenir. Sürekli birilerinin onu izlediğini düşünür... Cinayeti birilerinin gördüğü yada en azından onun yaptığını bildiğini düşünür...
Bu tedirginlik onun durumunu daha da kötüye sürükler... Raskolnikov bu duruma daha fazla dayanamaz ve işlediği cinayeti Sonya’ya anlatır...
Ardından polise teslim olur ve cezasını çekmek üzere hapse gönderilir...