Şampiy10
Magazin
Gündem

19 Mayıs yazıları...

.

ABONE OL
Vatan Haber

O günkü kadar muhteşem bir kalabalığı; o günkü kadar coşkulu bir topluluğu hayatımda az gördüğümü hatırlıyorum...

***

Onbeş yıl önce 19 Mayıs 2001 yılında; haber merkezindeki yurt haberler servisi müdürü arkadaşlar; -”Bizi Samsun’dan çağırıyorlar...” diyorlar...

-”Ne yapacağız orada?..” diyorum;

-”Samsun 19 Mayıs Meydanı’nda düzenlenecek kutlamalara katılmanızı, konuşma yapmanızı, haber bültenini oradan sunmanızı talep ediyorlar...” diyorlar...

***

Çocukluk ve ilk gençlik yıllarımdaki; 19 Mayıs’lar aklıma geliyor...

İlkokul, ortaokul ve lisedeki binlerce öğrenciye; Gençliğe Hitabe’yi okuduğum Kolej yıllarını anımsıyorum...

***

-”Sorar mısınız; düzenleme komitesine;” diyorum... -”19 Mayıs’ta Gençliğe Hitabe’yi meydanda okumamı ve okutmamı isterler mi?..” Soruyorlar... Bir süre sonra cevap geliyor... -”Çok memnun olacaklar...” diyorlar...

***

Yüzbinden fazla insanın bulunduğunu görüyorum meydanda...

***

Bu kadar insan sanki “bütün sihri çok izlenmekten ibaret bir televizyon habercisini değil de; iktidara getirmeye hazırlandığı bir siyasi parti liderini” karşılar gibi karşılıyor beni...

***

Toplumun atardamarları; o kadar büyük bir coşkuyla atıyor ki 19 Mayıs günü Samsun’da; televizyon canlı yayını izdihamdan etkilenmesin diye yetkililer özel önlemler almak zorunda kalıyorlar...

***

Haber bültenini meydandan sunduktan sonra; Gençliğe Hitabe’yi okuyorum; meydanda toplanan yüzbinin üzerinde kişi hitabeyi büyük bir coşkuyla tekrarlıyor...

***

Meydan yıkılıyor... İzdiham nedeniyle şehir dışında rezervasyon yapılan otelimize zar zor gidebiliyoruz...

KENDİ KENDİMİ SORGULAMAM!.. (2)

Bugün Türkiye’nin “halet-i ruhiyesinin” bütünüyle değiştiğini görüyorum...

***

Samsun’da bu görüntüler yaşanırken; o günlerde; ülkenin Milli İstihbarat Teşkilatı müsteşarına; “Bu adam; Türkiye’ye komünizmi getirecek haberler yapıyor...” şeklinde demeçler verdiriyorlar...

***

Türkiye’nin güvenlik kurumları; işi gücü bırakıp; bir televizyonun haber bülteninin içeriği üzerine “çeşitlemeler” yapmaya başlıyor...

***

Şaka gibi bir durum bu...

Kendi kendimi dürtüyorum...

-”Oğlum senin; bilinmedik başka bir ajandan falan mı var?.. Aynaya bakıp; doğruyu söyle...” diyorum kendime...

Bir nevi kendi kendimi psikanalitik bir sorgu odasına alıyorum...

Acı acı gülümsemekten başka hiçbir sonuç çıkmıyor psikanalitik-sorgu seansımdan...

“GAFFAR OKKAN’A UZANAN ELLER KIRILSIN...” (3)

Samsun 19 Mayıs kutlamalarından iki buçuk ay önce; suikaste uğrayan Diyarbakır Emniyet Müdürü Gaffar Okkan’ın anısına düzenlenen bir futbol maçı için Diyarbakır’a gidiyoruz...

***

Diyarbakır’ın tek eğlencesi olan futbolda; süper ligde kalabilmesi için; inanılmaz bir mücadele veriyoruz o yıl; haberlerimizde...

Diyarbakır’a; ünlü sanatçıları ve on kişilik haber ekibini götürerek, büyük bir çıkartma yapıyoruz...

***

“Gaffar Okkan’a uzanan eller kırılsın” diye saatlerce tezahürat yapan Diyarbakır halkı; bizi bağrına basıyor...

***

Yöre halkıyla insani ilişkiler kuran; “terör meselesini sadece silahla çözmek yerine, insani ilişkiler ve yöre halkının taleplerini gözönüne alarak çözmeye çalışan bir emniyet müdürü Gaffar Okkan...”

***

Hayatını ve Diyarbakır’da yaptıklarını öğrendikçe, ona büyük sempati duyuyorum... Hep böyle adamların başına geldiği gibi, kimliği meçhul bir suikast sonucu öldürülüyor Gaffar Okkan...

***

Diyarbakır stadına girdiğimde; tribünler Diyarbakırspor’a ve Gaffan Okkan’a verdiğimiz destekten dolayı, beni bir saate yakın bir tribünden diğerine çağırıyor...

***

-”Diyarbakır seninle gurur duyuyor...” diye haykıran tezahürat kulaklarımda bütün gün çınlıyor...

-”Gaffar Okkan’a uzanan eller kırılsın...” tezahüratı bitmek bilmiyor...

TÜRKİYE’DE DEĞİŞEN 19 MAYIS... (4)

O günlerin bir yıl sonrasında; ben “haber bültenlerini” biraz da metazori olarak bırakıyorum...

***

Hayatta kaldığıma şükrederek kendi dünyama çekiliyorum...

Türkiye; son 15 yıl içinde; tarihinin en keskin virajlarını ve dönüşümlerini yaşıyor...

***

Toplum psikolojisi, duygusal tepkileri, algı perspektifi değişiyor...

***

Bir zamanlar; “tamamen sivil ve kimselerin emrine girmemiş, hiç kimselerin oyununu oynamaya yanaşmamış, kalbinden geçeni ekrana yansıtmaktan ibaret bir yayın politikası izlemiş yalnız bir haberciye derin operasyon çekenler;

Türkiye’yi siyasi mühendislikle kendi istedikleri düzene getirebileceklerini zannedenler”;

Son onbeş yılda geçmiş operasyon yeteneklerini önemli ölçüde kaybediyorlar...

***

Türkiye ise; başka çehreyle ortaya çıkan bir ülke haline geliyor...

***

Bugün 19 Mayıs...

Çocukları; Tenis Eskrim Dağcılık kulübüne götürüp, onların tenis antrenmanı yapmalarına çalışıyorum...

TED’de mütevazi bir 19 Mayıs kutlaması olursa, ona da katılacaklarını biliyorum...

***

Hayat değişiyor...

Toplumsal olarak da kişisel olarak da...

Kendi hayatımızı yürütmeye çalışıyoruz; 19 Mayıs Bayramı’nın bu tatil gününde de...

***

Kalabalıkların içinde yaşanan; “derin operasyonlara açık kalkansız, yalnız bir hayat”ın parçası değilim artık...

***

Albenisiz, gösterişsiz, sakin ve sahici bir aile hayatının çocuklarla sağlanan mutluluğunda, onlarla birlikte antrenman yapıyorum...

***

Gençlik ve Spor Bayramı konseptine ve kontekstine uygun olarak...

O günlerden kalan herkesleri arkamda bırakıyorum...

Güneşli bir 19 Mayıs günü olmasına dua ediyorum...

Yazarın Diğer Yazıları

  1. Beethoven; çocukluk aşkıyla...
  2. Altın Kelebek ödülündeki Diriliş Ertuğrul dizisi olayının derin kodları...
  3. Aydın Doğan ve Altın Kelebek ödül töreni...
  4. 12 yaşındaki çocukla bakıcısının aşkından çıkan sanat...
  5. ‘Erkek bedeninin yükünü arzulayan kadın...’
  6. Leonard Cohen; anlarız ki bir gün herkes yeniliyordur...
  7. Hollywood’daki ‘Proje’ sanatçıların; Trump’a hakaret kampanyalarındaki gizli misyon...
  8. Kadın tacizlerinden medet uman Amerikan medyasının rezil olduğu seçim...
  9. Mandela’nın hayatı ve efsane sözleri...
  10. Amerikan derin devletinden seçime saatler kala gelen kritik mesaj...“Hillary temiz...”

© Copyright 2024

Gazete Vatan Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş.