Hijyen takıntısı hasta ediyor
Hijyenik olma ideal anneliğin kriteri oldu. Bunun amacı temizlik ürünlerinin satışını artırmaktan başka bir şey değil.
Son senelerde bilinçli olarak beyinlerimize sanki tüm mikroplar hastalık yaparmış şeklinde bir “algı” yerleştirildi. Biz erkek milleti genelde pasaklı olduğumuz için bu tür korkutmalara hiç de aldırış etmiyoruz ama kadınlarımız hijyen konusunda çok hassaslar. Hijyenik olma ideal anneliğin kriterleri arasına girdi. “Hijyenik annelerin” sayısı katlanarak artıyor. Bunu takıntı haline getirmiş olanlar hatta hastalık derecesinde yaşayanlar bile var. Bu korkutmaların amacı bir takım temizlik ve kişisel bakım ürünlerinin satışını artırmaktan başka bir şey değil. Bunlar yokken insanlar hem pis değillerdi hem de daha sağlıklıydılar. Kanserden kalp krizlerine kadar tüm hastalıklar bu hijyen ürünleriyle başladı.
Mikroplar hastalık yapmaz mı?
Mikroplar elbette hastlık yapar. Ama durduk yere de mikroplardan korkmanın anlamı yok. Vücudumuzda yani ağzımızda, derimizde ve büyük çoğunluğu da bağırsaklarımızda olmak üzere kendi vücut hücrelerimizin 10 misli fazla miktarda trilyonlarca bakteri bulunuyor. Sağlıklı olmak hastalıklardan uzak kalmak için bu mikropların bilhassa da bağırsaklarda yaşayanların türleri ve miktarları çok önemli.
Sezaryenle doğanlarda alerji daha fazla
Temizlik teorisini doğrulayan pek çok delil var. Mesela, astım sezaryenle doğan bebeklerde daha fazla görülüyor. Çünkü normal yolla doğan bebek annenin doğum kanalında bulunan ve bağışıklığı kuvvetlendiren mikropları alırken sezaryen doğumlarla steril şartlarda dünyaya gelen bebekler ilk mikropları deri teması ve hastanedeki yüzeylerden alıyor. Astım ve diğer alerjik hastalıklara kalabalık ailelerin çocuklarında daha az rastlanıyor; çünkü, çok kardeşi olan, kalabalık bir ailede büyüyen bebekler daha çok mikrop alıyor ve daha fazla enfeksiyon geçiriyorlar. Aynı şekilde, doğduğu günden itibaren evinde kedi, köpek gibi hayvan beslenen çocuklarda da alerjik hastalıkların görülme oranı daha az, zira bebek evdeki hayvanlarda bulunan bakterilerle karşılaşıyor.
Apartman çocukları daha kolay hastalanır
Büyük şehirlerde doğan ve apartman dairelerinde tertemiz bir ortamda büyütülen çocuklar ise kolayca alerjik hastalıkların pençesine düşüveriyor. Üstelik bu yavrular kızamığa, boğmacaya, çocuk felcine, hepatite ve sayısız hastalığa karşı aşılanıyor. Azıcık ateşleri çıksa, biraz burunları aksa, boğazları kızarsa hemen antibiyotikler veriliyor. Böyle tertemiz büyütülen çocukların bağışıklık sistemleri mikroplarla karşılaşmadıkları için kendine, savaşacak yapay düşmanlar arıyor. Tutuyor, evdeki tozlara, küflere, polenlere mikropmuş gibi davranıyor, onlara anormal tepkiler gösteriyor. İşte, bağışıklık sisteminin kimseye zararı olmayan maddelere karşı gösterdikleri tepkileri alerjik hastalıklar oluyor.
Alerjik hastalıkların sebebi
Dünyanın gelişmiş ülkelerinde artan astım gibi hastalıkların sebebi aşırı temizlik ve titizlik. "Hijyen teorisi" olarak bilinen görüşe göre, bu durumdan bebeklerin ilk döneminde çok temiz ortamlarda büyütülmeleri ve mikroplarla çok az karşılaşmaları sorumlu tutuluyor. Özellikle hayatın ilk yıllarında geçirilen enfeksiyonlar çocuğu rahatsız etse de, faydaları da var. Çocuğun bağışıklık sistemi bu enfeksiyonlar sayesinde virüslerle, savaşmayı öğreniyor. Bebek çok mikropla karşılaşmıyorsa bağışıklık sistemi güçlenemiyor alerjik hastalıklar ortaya çıkıyor.