Trend alarmı: Milano sokakları
.
Söz konusu sıklıkla ziyaret ettiğim bir şehir olunca, trendleri yakalamak da kolay oluyor. Birkaç ay önce kimsenin adını bile duymadığı mekanlar, bir sonraki ziyaretimde rezervasyonsuz misafir kabul edemeyecek kadar doluyor.
Örneğin Hotel VIU Milan ve Ceresio 7’nin terasındaki havuzlar, pek çok stil sahibi insanın buluşma noktası haline geldi. 35 dereceye ulaşan sıcaklıklar nedeniyle defilelerden kaçan moda severler, soluğu bu havuz başlarında alıyor. Özellikle Ceresio 7, DSquared2 markasına ait bir mekan olduğu için moda meraklıları tarafından rağbet görüyor. Eğer sizin de yolunuz bu iki mekandan birisine düşerse kendinizi sürpriz bir havuz başı partisinde bulabilirsiniz, benden söylemesi.
Milano, alışveriş severler için de önemli bir merkez. Pek çok moda markasının mağazalarını bir arada bulabileceğiniz Via Monte Napoleone ve Corso Venezia caddelerini bir kenara not edin. Tabi Milano’nun bir numaralı çok katlı mağazası La Rinascente’yi de alışveriş duraklarınız arasına ekleyin. Özellikle indirim döneminde, ünlü tasarımcıların ürünlerini ne kadar ucuza alabileceğinizi tahmin bile edemezsiniz.
Şehrin en son trendlerinden birisi de defileleri şehir dışında, fabrika ya da depo gibi alanlarda gerçekleştirmek. Hali hazırda sıkışık olan defile programına inat, yüzlerce insanı oradan oraya koşturan bu defileler büyük ilgi görüyor. Zira yeni ve farklı bir alan, uzun süredir senede birkaç kere Milano’yu ziyaret eden moda profesyonellerine heyecan verici geliyor.
Bir sonraki durak: Hindistan
Hayır, korkmayın. Kendimi kaptırıp soluğu Hindistan’da almadım. Milano’dan Hindistan’a doğru bir yolculuğa çıkmamı sağlayan, ETRO İlkbahar/Yaz 2018 koleksiyonuydu. Önümüzdeki sene 50. yaşını kutlayacak markayı bekleyen pek çok yenilik olduğu için, Milano Erkek Moda Haftası kapsamında bir defile düzenlenmemiş. Onun yerine markanın kalbinin attığı Via Spartaco’daki genel merkez, bir günlüğüne kıymetli misafirlerin ağırlandığı bir sergiye dönüştürülmüş.
Rengarenk perdeler arasından girdiğim bahçede beni taze ve leziz içecekler karşıladı. Hemen sağımda sitar çalan bir sanatçı için hazırlanan yastıklı köşe, biraz ilerideyse şemsiyeler altına yayılmış kilimler vardı. ETRO erkek koleksiyonundan sorumlu Kean Etro, özel davetlilerini Hint temalı bu alanda ağırlıyordu.
Bahçeye açılan kapılardan birisinden içeri girdiğimde, onlarca kitaptan oluşan bir koleksiyonla karşılaştım. Koleksiyon Hindistan ve Hint kültürü üzerine yazılmış kitaplardan oluşuyordu. Henüz tasarımlarla karşılaşmamış olsam da her şey koleksiyonun temasını açık ediyordu.
Sonunda ana binada, cansız mankenler üzerinde sunulan parçalarla tanışma zamanı geldi. ETRO’nun simgesi haline gelmiş desenler, tahmin edildiği üzere, baş rolde. Bu defa, desenlere Hint kültüründen ögeler de eklenmiş. Paçaları büzgülü bol kesimli pantolonlar ve daha önce üretilmiş şallardan kesilen parçalarla hareketlendirilmiş yazlık ceketler ETRO İlkbahar/Yaz 2018 koleksiyonunun temelini oluşturmuş. Benim favorimse üzeri taş işlemeli militer görünümlü ceketler oldu.