Şampiy10
Magazin
Gündem

Yeni lider çıkabilir mi?

.

ABONE OL
Vatan Haber

Bugün önce “CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve 6 CHP’li milletvekili hakkında fezleke düzenlenerek Meclis’e gönderildiği, dokunulmazlıklarının kaldırılmak istendiği” haberine değinmek istiyorum.

Milletvekillerine Anayasal bir hak olarak verilmiş olan dokunulmazlıkların kaldırılması ancak “ağır suçlar işlemesi” durumunda söz konusu olabilir.

Böyle bir durum kamuoyu tarafından izlenmediğine göre tam şu sırada neden gündeme geldiğini anlamak oldukça zor.

Kılıçdaroğlu, Ak Parti’nin Meclis’e sunduğu “dokunulmazlıkların kaldırılması” teklifi için “Anayasa’ya aykırı ama Evet diyeceğiz” demişti.

Sanıyorum şimdi “Anayasa’ya aykırı konulara” neden Evet denmemesi gerektiği anlaşılmıştır.

Diğer tarafta, siyasetçilerin “Anayasa’ya aykırı” karar ve davranışlarında bir sakınca yoksa “neden anayasa yapıldığı” gibi bir soru da ortaya çıkıyor.

Bir başka konu ise CHP’nin yakında “olağanüstü kurultaya gideceği” konusudur.

Kurultay kararı, Kılıçdaroğlu ile 6 vekilin “dokunulmazlıkları konusunda karar verildikten sonraki bir tarih için” alınmalı , fezlekeler Meclis’te zaman geçirilmeden oylanmalı, mağduriyet ortamında kurultay yapılmamalıdır.

Baykal’ın adayı Gül!

Dün başlamıştık; Deniz Baykal’ın Kılıçdaroğlu’nu kastederek “Genel Başkanlığa ben adayım diyorsa 2019 için doğal olarak o adaydır. Ben aday değilim diyorsa derhal olağanüstü kurultayı çağırıp genel başkan adayı göstermesi lazım” sözlerini kimse anlamadı.

“Abdullah Gül yüzde 49’un cumhurbaşkanı adayı olabilir” sözlerini de…

Kimse anlamadığı gibi sosyal medyada “yüzde 49” özellikle “Abdullah Gül” çıkışına ciddi bir tepki gösterdi.

Deniz Baykal’ın kendi partisinde veya dışında “cumhurbaşkanı adayı olacak” başka bir isim yokmuş gibi veya “var ama şimdiden önünü kesmek ister gibi” Ak Parti kurucularından olan ve onun adayı olarak cumhurbaşkanlığı yapmış olan Gül’ü aday göstermesini anlamak mümkün mü?

Genel başkanlığa gelince… CHP’nin olası bir erken seçimde “iktidar şansı yaratabilecek, yıpranmamış, yeni, genç bir lider” ile şansını arttırmayı düşünmesi doğal olandır.

Baykal’ın “Kılıçdaroğlu ‘ben adayım’ diyorsa doğal olarak o adaydır” sözü bu nedenle anlaşılmaz bulundu, neden “doğal” olarak? Neden kurultayda “yeni genel başkan adayları” kendileri çıkamıyor da parti lideri aday gösteriyor?

Delege meselesi

Bu sorunun cevabı, “genel başkanları seçecek olan delegeleri aynı genel başkanın seçiyor olması”dır.

Durum böyle olunca, mevcut genel başkanın kurultay yoluyla gitmesi, karşısına çıkacak adaylar kusursuz olsa da bir başka ismin (veya kendisinin desteklemediği bir ismin) kazanması mümkün değildir.

Özgür bir Meclis için “ön seçim, dar bölge veya daraltılmış bölge sistemi” şart olduğu gibi genel başkanların değişmesi için de “liderin seçmediği kurultay delegeleri” şarttır. Eğer durum böyle olsaydı; “Parti içi mücadele yapanları kapı önüne koyacağım” gibi anti demokratik bir sözü ne Kemal Kılıçdaroğlu, ne de bir başka lider söyleyebilirdi!

Yazarın Diğer Yazıları

  1. Yazarımız, yıllık izne çıktığı için bir süre yazılarına ara vermiştir.
  2. CHP’de seçim ve yerel seçim!
  3. Yeni sistemde denetim nasıl?
  4. Yeni bir erken seçim mi?
  5. Mülteciler ve Merkel!
  6. Siyasette şiddet!
  7. Farklı bir demokrasi!
  8. Değişim hemen başlamalı!
  9. Türkiye’nin yeni dönemi!
  10. Heyecanla Beklenen Pazar!

© Copyright 2024

Gazete Vatan Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş.