Türkiye Irak’ta da savaşa mı girecek?
.
Salı günü Irak Meclisi “Türk güçlerinin işgalci güçler sayılması, Irak’tan, özellikle de Musul’a bağlı Başika’dan çıkarılması için gerekenin yapılması” konusunda karar aldı.
Irak Hükümeti’nin Birleşmiş Milletler’e ve BMGK’na acilen başvurmasının istendiği bu kararda “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Musul’la ilgili açıklamalarının da kınanması ve kabul edilemez olduğu” vurgulandı.
Burada önemli bir ayrıntı var; Irak Başbakanı Haydar el İbadi “Koalisyon güçleri ve ABD de yanımızda” dedi ve arkasından ABD’den açıklama geldi.
ABD de karşıda!
DAEŞ Karşıtı Uluslararası Koalisyon’un ABD’li sözcüsü Albay John Dorrian “Türk askerlerinin Irak Hükümeti’ne DEAŞ mücadelesinde yardımcı olan ve destek veren uluslararası koalisyonun içinde olmadığını”…
“Türk ordusu Irak Hükümeti’nin izniyle gelmediği için Başika’daki varlığının illegal olduğunu” söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözlerini hatırlayalım:
“Musul Musullular’ındır, Telafer
Telaferliler’indir. Hiç kimsenin buralara girmeye hakkı yok. Musul DAEŞ’ten kurtarıldıktan sonra burada sadece Sünni Araplar, Türkmenler ve Sünni Kürtler kalmalıdır.”
Başika’daki Türk askerlerinin “IKBY’ye bağlı peşmergeleri DAEŞ’e karşı eğittiği” bildirilmişti.
Uluslararası hukuk
Oysa Musul’un DAEŞ’den alınması için yakında yapılacak operasyonda peşmerge güçlerinin ve Türkiye’nin bulunması istenmiyor. Irak Hükümeti “Türkiye bu
konuda samimi ise bizim güçlerimize destek verir” diyor. Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş’un “Hiçbir terör örgütünün oradaki demokratik yapıyı değiştirmesine izin vermeyiz, bunu işgalci bir amaçla yapmıyoruz” açıklaması uluslararası hukuka göre yeterli olmayacaktır.
“Ortadoğu’da hangi millet uluslararası hukuku tanıyor ki” diyecek olursak, Irak’ın da “Siz önce kendi içinizdeki DAEŞ ve PKK’yı temizleyin” deme ihtimali olabilir. Bir risk daha var!
“Ben yaptım oldu”
Suriye’den sonra Irak’ta da bir cephe açacak olursak Ortadoğu’daki karmaşaya iyice girme ve çıkamama tehlikemiz
nedir? Konuyu danıştığım Sabancı Üniversitesi Siyaset Bilimi Öğretim Üyesi Prof.Dr. Ersin Kalaycıoğlu bu riski şöyle anlattı: “Hukuken Irak hükümetinin, devletinin yardımı Türkiye’den talep etmesi gerekir. Devletlerarası anlaşmalara, BM anlaşmalarına uyma zorunluluğu vardır.
Artık uluslararası hukukta güçlü olan haklı oluyor. Bununla birlikte, Türkiye ‘orada Türkmenler var’ diyerek veya benzer bir argümanla girerse ve orada kalırsa ‘Ben yaptım oldu’ durumu ortaya çıkar ki yarın daha güçlü bir devletin aynı argümanı kullanarak benzer bir müdahaleyi yapması hali ortaya çıkarsa ne diyeceksiniz?
Bunlar siyasi argümanlardır, gri alanlardır, hukuken böyle bir iddiada bulunmak yanlıştır.” Çok deneyimli bir siyaset uzmanının sözlerini iyi düşünmek, Suriye’de Rakka gibi riskli bir operasyon ihtimali de varken, Musul’un dış politikada Türkiye’yi sıkıntıya sokmamasına dikkat etmek gerekiyor.