Referandum sonucu zafer değil!
.
Yazımı yazdığım saatlerde sandıkların çoğu açılmıştı ama sonuçlar hâlâ dakikalar içinde değişmekteydi.
Sayımların başlangıcında verilen il ve ilçelerin bazılarında Evet, bazılarında ise Hayır oyları açık ara farkla öndeydi.
Zaman geçtikçe bu fark kapandı ve sandıkların yüzde 99.9’u açıldığında Türkiye genelinde Evet yüzde 51.35, Hayır ise yüzde 48.65 görünüyordu. Televizyonda konuşan birçok kişinin referandumu “AKP/MHP-CHP” arasında veya “Erdoğan-Anti Erdoğan blokları” arasında göstermesi veya “AKP’nin aldığı oy”, “CHP’nin aldığı oy” şeklinde anons edilmesi bana göre ciddi şekilde hatalıydı.
Bu Anayasa değişikliği referandumu “partiler arası bir yarış” değildi.
CHP seçmeni seçimlerden çok daha aktif şekilde referandumda faaliyet göstermişti ama “karşı çıkanlar” cephesi tek parti veya tek bir kitle halinde değildi. Sonuçlar da örneğin MHP için “parti aidiyetiyle oy verdiler” sözlerini yalanlayacak kadar netti.
Tüm partiler…
Hayır oyu verecek olanlar arasında CHP ve partilileri vardı ancak örneğin MHP içinden büyük kitlelerin Bahçeli’nin peşinden gitmeyeceği belliydi. HDP, Saadet Partisi, Liberal Demokrat Parti ve baraj altındaki daha birçok parti de, hiçbir partiyi tutmadığı halde “yapılacak değişikliği onaylamayanlar” da Hayır’cılar arasındaydı.
Referandum sonuçlarında dikkat çeken nokta Ankara, İstanbul, İzmir, Adana, Antalya gibi büyük illerde zaman zaman değişse de Hayır oylarının önde olması..
“Kürtlerin olduğu bölgelerde Hayır oyları önde” dense de bu iddia çok da doğru çıkmaması ikinci dikkat çeken nokta.
HDP’li siyasetçilerin tutuklu olmasına veya HDP’nin “Hayır” diyeceklerini tekrarlamasına rağmen Güneydoğu’nun tüm illerinde bunların aynı şekilde etkili olmadığı görüldü. Referandum sırasında TV’deki konuşmacılar sık sık “Eşit olmayan bir kampanyaya, büyük mitinglere rağmen, tüm devlet imkanları Evet için seferber edilmesine rağmen” benzeri vurguları sık sık yaptılar.
Çok yakın bir sonuç!
Bu referandum sonucu “açık ara bir fark olmadığı”, tam aksine çok yakın sonuçlar çıktığı için hiçbir tarafa göre zafer sayılmayacağı gibi öncelikle Devlet Bahçeli için bir hezimettir.
MHP seçmeninin, onun ne tarafta olduğuna bakmadan “Hayır”a kaydığı görüldü. Bu sonuç MHP içinde hemen Bahçeli’nin genel başkanlıktan gitmesine, olağanüstü kongre isteğinin daha da güçlü şekilde ortaya çıkmasına varacak bir hareket başlatacaktır.
Bana göre referandum sonucu aşırı bir kutuplaşmayı yansıtmaktan ziyade, her partiden seçmenin “bu değişiklik ülke için ne getirir, ne götürür” sorusunu kendine sorduğunu gösteriyor. Yenilgi olmamakla birlikte, yüzde 51’e daha yakın bir Evet ile yüzde 49’a daha yakın bir Hayır, arada 2 puana yakın bir fark varken “millet iradesi bu değişikliği gönülden istedi ve destekledi” demek zordur. Bu zorluğun önümüzdeki günlerde yeniden seçim tartışmaları, huzursuzluk ve istikrarsızlık getirmeyeceğini, ülke için hayırlı olmasını umalım.