Şampiy10
Magazin
Gündem

Özür dilemek yada dilememek!

.

ABONE OL
Vatan Haber

Dün “dış ilişkiler” açısından önemli bir gündü, Türkiye için de ciddi olumsuzluklar yaratan “Rusya ve İsrail’le kavgalı” olma halimizde olumlu adımlar atıldı.

İsrail’le önce Gazze saldırısı ve Erdoğan’ın Davos’ta “one minute” diyerek başlayan Netanyahu ile tartışması, sonra 2010 yılında “ambargo olmasına rağmen” Gazze’ye yardım götüren Mavi Marmara gemisini İsrailli komandoların basması ve Türkleri öldürmesi nedeniyle 6-7 yıldır kavgalıydık.

Bu arada Netanyahu “Mavi Marmara için özür dilemeyeceklerini ama üzüntü bildireceklerini” söylemiş, sonra da Erdoğan’la yaptığı konuşmada bu sözünü tutmuştu.

Daha sonra diplomatik görüşmeler devam etti ve dün İsrail ile Türkiye’nin anlaşma sağladığı Başbakan Yıldırım ve İsrail Başbakanı Netanyahu tarafından açıklandı.

İlişkiler düzelmeli

İsrail’le ve Rusya ile büyük ticari ilişkimiz, anlaşmalarımız var. Komşularla kavgalı olmak, karşılıklı tehditler, hakaretler bu ilişkileri bozarken tamir edilemez maddi zararlara neden oldu.

Neyse ki Rusya ile de “sınırımızda düşürülen Rus askeri uçağı” nedeniyle çıkan kriz, dün Erdoğan’ın Putin’e gönderdiği mektuptan sonra düzelecek gibi görünüyor.

Rus medyası ve Associated Press gibi önemli haber ajansları olayı “Erdoğan Putin’den özür diledi veya “Türkiye özür diledi” şeklinde verdi.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın bu haberlerden sonra bir açıklama yaptı: “Cumhurbaşkanı Erdoğan üzüntü ve taziyelerini bildirdi, kusura bakmasınlar dedi”…

Elbette “özür dilemek” bir ülkenin onurunu zedeler, işin buralara vardırılmaması için diplomasi, fevrilikten özellikle tehditlerden kaçınma, uzmanların, büyükelçilerin görüşlerinin alınması gereklidir.

Bununla birlikte kayıpların önlenmesi için önemli olan da sonuçtur.

Kayıp büyük

Türk turizminin can damarı iki ülke Almanya ve Rusya. Her ikisiyle bozulan ilişkiler ve terör nedeniyle Rusya’dan gelen turistler yüzde 98 oranında, Almanya’dan gelenler yüzde 59 oranında azaldı.

Yalnızca Putin’in Rus turistlere “Türkiye’ye gitmeyin” çağrısı turizmi, ekonomiyi milyonlarca dolar zarara soktu.

Rusya’nın ambargo koymasıyla Türkiye’nin sadece domatesten 65 milyon dolar zarar ettiği bildirildi.

Türkiye’nin politik hatalarla kaybı sadece “maddi” değil, son haftalarda Batı’daki prestij ve imaj kaybımızı, Birleşik Krallık’tan sonra AB’deki (Avusturya gibi)diğer bazı ülkelerin de “AB’den çıkmak için neden Türkiye’nin alınması olabilir” demesini uzun uzadıya tartışmamız gerekiyor.

İskoçya “AB’den çıkmamak için her yola başvuracağını” açıklıyorsa, genç vatandaşları “AB’den çıkarak geleceğimizi elimizden almayın” diyorsa bizim hemen bu hedeften vazgeçmemiz çok yanlış olacaktır.

Daha kabul edilmeden, yıllarca uğraşmışken “Biz de AB için referanduma gidelim” demek sonradan pişman olacağımız bir başka büyük hata olabilir.

Suriye iç savaşına ilk bizim müdahale etmemizin sonuçları da büyük kayıplara neden oldu. Acaba Rusya Güney sınırlarımızda yaptıklarını “özür”le telafi edebilir mi, bunu da yarın tartışalım.

Yazarın Diğer Yazıları

  1. Yazarımız, yıllık izne çıktığı için bir süre yazılarına ara vermiştir.
  2. CHP’de seçim ve yerel seçim!
  3. Yeni sistemde denetim nasıl?
  4. Yeni bir erken seçim mi?
  5. Mülteciler ve Merkel!
  6. Siyasette şiddet!
  7. Farklı bir demokrasi!
  8. Değişim hemen başlamalı!
  9. Türkiye’nin yeni dönemi!
  10. Heyecanla Beklenen Pazar!

© Copyright 2024

Gazete Vatan Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş.