Şampiy10
Magazin
Gündem

Öneri çekilmeli, gerginlik bitmeli!

.

ABONE OL
Vatan Haber

Pazar günü; 20 Kasım “Dünya Çocuk Hakları” günüydü. Trajediye bakın ki Türkiye; çocukların mutlu olma, yoksulluktan kurtulma, eğitim gibi hakları yerine “çocukların tecavüze uğramama hakkı” için mücadele vermekteydi.

Bu tepkiler sürerken “tecavüzcüye özgürlük” önergesine imza atan milletvekillerinden “tepkilere tepki” geldi.

Ak Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş “Metin çok güzel. Sadece rahatsız eden kısım ‘cinsel istismar suçu’ ifadesi. Biz de onu ‘bip’leyip öyle yaparız…Aşırı feminist bir yaklaşımla maalesef konu mecrasından çıkarılıyor” dedi.

Çocuğun rızası mı?

Ak Parti’nin diğer Grup Başkanvekili Naci Bostancı da “Yapılan özünde doğru… Reşitlik yaşı altında, kendisinin rızasıyla evlenmiş olup cinsel istismar nedeniyle dava açılmış, ceza almış” sözleriyle konuyu evliliğe bağladı.

AKP’li Ramazan Çay “Yargıtay’dan bize çok talep geliyordu. Türkiye’nin kanayan yarasını çözmek gerekiyor… Bir evlenme yapılmış, düğün dernek kurulmuş, siyasiler-protokol katılmış… Adam 10 yıl hapis cezası almış, kız bebeğiyle ortada kalmış” dedi. Bunların hepsi akıl mantık kabul etmez açıklamalardır.

Toplumu rahatsız eden kısım yalnızca “cinsel istismar suçu” değil. Bu ifadeyi bipleyerek olmaz.

“Reşitlik yaşı altında” ifadesi “çocuk” anlamına geleceğinden “çocuğun tecavüze veya okul çağında babası yaşında adamlarla zorla evlendirilmeye rızası olduğu” söylenemez.

Gelenek değil, rezalet!

Bir çocuk evliliğinde düğün kurulması da, bu düğüne siyasilerin katılması da “suça ortaklık” sayılır.

Siyasetçilerin olaylara “kültürümüzde var, gelenektir” gibi mazeretler bulması, bugüne kadar olan çocuk evliliklerinin mağdurlarına devlet yardımı yapmak yerine suçluları hapisten kurtarmaya çalışması “kanayan yaranın yanına yeni kanayan yaralar” ekleyecektir. Kısa süre önce, tek duruşmaya dahi gitmeyen çocuk tecavüzcüsüne “iyi hal indirimi” uygulandı.

İstismar değil, tecavüz

Karaman’da 3 yıl önce 15 yaşındayken 8 kişinin tecavüzüne uğrayan kız çocuğun hakime yazdığı ve

“15 yaşında 38 kilo bir kızım. Bu adamların benim 3 katım kilosu ve gücü var. Nasıl karşı koyup onları yeneyim. Polisler de siz de beni suçladınız ‘neden karşı koymadın’ diye… Hakimsin, bir daha bana bağırma” dediği mektubu unuttunuz mu?

Dün Hürriyet gazetesinde çıkan “14 yaşında zorla evlendirilmiş ve yıllarca şiddet görmüş Arzu’nun 6 çocuktan sonra ‘tecavüz ettiği engelli kızı kuma getirmek isteyen kocasına itiraz edince’ onun tarafından kol ve bacaklarından vurularak gencecik yaşta tekerlekli sandalyeye mahkum olduğunu okudunuz mu?

Kadınlara, kız ve erkek çocuklara yapılan saldırıların adı “istismar” değil, “tecavüz”dür. Tecavüze rıza diye bir skandal deyim, ‘çocuk evliliği’ diye bir skandal tanım olamaz. Şimdi Adalet Bakanı “Kadın örgütleri daha iyi bir önerileri varsa getirsin” diyor, bu teklif çok önceden yapılmalıydı. Bu konunun bu şekilde gündeme getirilmesi bile tecavüzcüleri cesaretlendirecektir, umarız bugün önerge geri çekilir ve bunun yerine tecavüze verilecek cezalar ağırlaştırılır.

Yazarın Diğer Yazıları

  1. Yazarımız, yıllık izne çıktığı için bir süre yazılarına ara vermiştir.
  2. CHP’de seçim ve yerel seçim!
  3. Yeni sistemde denetim nasıl?
  4. Yeni bir erken seçim mi?
  5. Mülteciler ve Merkel!
  6. Siyasette şiddet!
  7. Farklı bir demokrasi!
  8. Değişim hemen başlamalı!
  9. Türkiye’nin yeni dönemi!
  10. Heyecanla Beklenen Pazar!

© Copyright 2024

Gazete Vatan Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş.