İftira siyasete malzeme değil
.
Dindar olduğunu söyleyenler hiç değilse din söz konusu olduğunda insaflı olmalılar.
İstismarı çok kazanç getiriyor diye iftiraları döne döne siyaset malzemesi yapmaya devam etmemeliler.
İftira suçtur, günahtır, bunu en iyi dindar insanlar bilmek zorundadır.
Görevleri de önce kendileri bu günahları işlememeye özen göstermektir.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dün 5’inci Din Şurası’nda konuştu ve kimbilir kaçıncı defadır tekrarladığı bir iddiayı canlandırıp gündeme taşıdı?
Halkın ibadet etme hakkına ve ibadethanelere yönelen saygısızlığa eleştirel gödermeler yaparken bakın neler söyledi:
“Bu ülkede kimi zaman (...) kimi camiler ahır olarak kullanılmıştır!”
Bu iddiayı, siyasete merakı olan her vatandaş birden fazla işitmiştir.
Ama cevabını da dinlemiş, iddiayı çürüten tarihi gerçeği duymuş, öğrenmiştir.
Kurtuluş Savaşı döneminde mekanize birliklerin boşluğunu süvari birlikleri doldururdu.
Yüzlerce, binlerce savaş atını geceleri hırsızlığa ve doğa olaylarına karşı korumak ihmal edilmemesi gereken bir mecburiyetti.
Bazı camilerin avluları bu amaçla kullanılmışsa bunun ayıbı, günahı olmaz.
Kutsal bir savaşı kazanmanın gereği neyse o yapılmıştır.
Atalarımızın ruhuna azap verecek iftiralar bunlar;
Her kavgada ısıtılıp masaya getirilmesin!
Korkutmak yetti umut yaratmalı
Din Şûrası’nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 200 yıldır sorulmayan sorulara cevap aradıkları için tehlike yaşadıklarını iddia etti:
“Devşirdikleri yazarlarla, sanatçılarla, ellerindeki tüm araçlarla üzerimize gelecekler, Müslüman görüntülü misyonerleriyle, ihanet şebekeleriyle üstümüze gelecekler!”
Cumhurbaşkanı, kendilerine yönelmiş bir düşmanlığın pusuda beklediği vehmediyor.
Bunun inandırıcılığı yoktur.
İktidarın toplumsal dinamiği sürekli ayakta tutmak amacıyla kullanacağı iki seçenek var.
Şimdiye kadar öcü ile korkutarak başarı arandı.
Umut ihmal edildi.
İktidar ikinci seçeneğe şans tanımalıdır.
Çünkü kavga zemininde kazanılacak bir başarı yoktur.
Mağduriyet yaratmak pahalı bir üretimdir.
Kimse tamah etmemelidir.
Toplumu fazla kutuplaştırdık, patlama noktasına götürmemeyi bilmeliyiz.
AKP eski milletvekili Feyzi İşbaşaran internette Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a hakarette bulunduğu gerekçesiyle, kendisini bekleyen iki partilinin saldırısına uğradı.
Siyasetçiler, halkın hassasiyetlerine saygılı olmalı...