Başkanlığı kim anlatmalı?
.
Türkiye son aylarda, özellikle son haftalarda deyim yerindeyse “kaynayan bir gündem”e sahip…
HDP teröre ara vermeyen PKK’nın yanında yer almış durumda… Şehitlerin arkası kesilmezken dün HDP ile DBP’nin öncülüğünde 2 bin kişinin Şırnak’ın İdil ilçesinden, sokağa çıkma yasağı süren Cizre’ye yürüyüşe geçtiği haberi geldi.
Aralarında HDP milletvekili, HDP ve DBP yöneticileri ve belediye başkanlarının bulunduğu bu kalabalık Cizre girişinde güvenlik güçleri tarafından durdurulduğunda çıkacak olayların, terör eylemlerini “terör eylemi” olmaktan çıkarıp “halkla devlet çatışıyor” görüntüsü yaratması zaten HDP’nin baştan beri yapmak istediği şeydir.
Oysa Öcalan’ın “halkın PKK’nın eylemlerine destek vermediğini, halkın desteklemediği bir savaşın kazanılamayacağını” söylediği iddia edilen ve hükümet kaynaklarına dayandırılan haberler aslında gerçekten söylenmiş olsa da olmasa da gerçeği yansıtıyor.
Tam bir çıkmaz!
HDP ve PKK Türkiye’yi de Ortadoğu kaosuna çevirmek için ellerinden geleni yapıyorlar.
PKK-PYD’ye destek veren ABD ve Rusya dahil birçok ülkenin yanında Irak yönetiminin de “PKK’yı silahlandırarak kendi çıkarları için kullanmak istediği, bunun Türkiye’ye savaş ilanı anlamına geldiği” açıklaması ise aslında bu örgütlerle işbirliği içinde olduğu bilinen Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nden geldi.
Görüldüğü gibi, Rusya’yla süren kriz, mülteci krizi gibi büyük sorunların yanında, kimin kimle ne işler çevirdiği anlaşılmayan bir ortamın içine dalmış durumdayız.
Koalisyon görüşmelerine dönmesin
Türkiye, en büyük sorunları, terör tehlikelerini yaşarken ve Meclis tüm dikkatiyle bunlara yoğunlaşmalıyken “Başkanlık sistemi ve yeni anayasa” konusunda gelişmelere hız verildi.
Başbakan Davutoğlu’nun yeni anayasa ile ilgili görüşme talebi CHP, HDP ve MHP tarafından kabul edildi. CHP “Anayasa’nın ilk 4 maddesi kırmızı çizgimiz” derken iktidar partisinin grup önerisiyle getirdiği “Meclis çalışma sistemi”nin muhalefeti dışlayan bir öneri olduğunu vurguladı.
Bir yandan PKK ile eylemler düzenleyen HDP ise, silahlı terör gölgesinde “Biz diyalog kanallarını açık tutmak istiyoruz, herkesle görüşmeye hazırız” dedi.
Umalım da bu görüşmeler “koalisyon görüşmeleri”ne dönmesin ve tüm partilerin her detayı, her riski göz önüne alarak tartışacağı bir süreç olsun.
Başkanlık…korkuyor muyuz?
Cumhurbaşkanı Erdoğan muhtarlarla yaptığı son toplantıda muhtarların başkanlığı halka anlatmasını isteyerek, bu sistemin halkın talebi olduğunu, “dünyanın en gelişmiş ülkelerinin başkanlıkla yönetildiğini” söyledi ve “neden korkuyoruz” sorusunu sordu.
Çok haklı bir sorudur bu ve bir referandumun geleceğinin işaretleri görülürken “neden korkuyoruz” sorusunun cevabı mutlaka verilmelidir. Ama bu cevaba “başkanlık sisteminin bilimsel detaylarını bilmeyen ve dünyadaki örneklerinin analizini yapamayacak olan” muhtarlar yardımcı olamaz.
Yeni anayasa ve başkanlık sistemi konusunda görüşleri, sadece konunun uzmanı “siyaset bilimciler” TV kanallarında tartışarak halka açıklamalıdır. Yapılması gereken budur.