15 Temmuz’da merak edilenler!
.
Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar ile 15 Temmuz darbe girişiminde Genelkurmay 2. Başkanı olan Orgeneral Yaşar Güler ifade verdiler.
Bilindiği gibi 15 Temmuz günü ve gecesinde yaşananların detayları hala tümüyle ortaya konmuş ve anlaşılabilmiş değil.
Akar ve Güler “sanıklardan şikayetçi olduklarını, cezalandırılmalarını istediklerini” söylediler. Haklılar, yalnız 15 Temmuz sanıklarından beraat edenlerin sayısı da az değil.
Kimin suçlu, kimin masum olduğu başta “yargı” olmak üzere kurumlardan tutuklanan veya halen çalışmakta olanlardan hangilerinin gerçekten suçlu olduğu bile aradan geçen uzun zamana rağmen net anlaşılmış değil.
O nedenle, herhalde önce bu konunun kesinlik kazanması gerekir.
Anlamamak mümkün mü?
Bu çok ciddi olayın açığa çıkması için Akar ile Güler’in ve tabii MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın “soruları ayrı ayrı değil, birlikte ve en net şekilde cevaplaması” önem taşıyor.
Aslında, saat 14.30’da MİT’e giderek cuntacı Deniz Aldemir’den aldığı “Bu gece bir faaliyet olacak, çok kan akacak” bilgisini aktararak “Bir darbe olacağını” haber verdiğini ısrarla tekrarlayan Binbaşı O.K’nın da bu sorgulamada bulunması sağlanmalıdır.
Hulusi Akar birçok soruya “Hatırlamıyorum” veya “daha önce verdiğim ifadenin aynısı” şeklinde cevaplar vermiş.
“FETÖ’nün TSK’daki yapılanmasında gizlilik nedeniyle FETÖ mensubu TSK personelinin teşhisi ve tespitinin zor olduğunu” söylemiş.
Oysa TSK yöneticilerinin ve MİT’in görevi orduya sızacak tehlikeli kişilerin önceden anlaşılmasıdır. Balyoz sanığı olup sonradan beraat eden subayların, generallerin çok önceden yazdığı kitaplarda FETÖ örgütlenmesi, “FETÖ’nün orduya soktuğu mensuplarının niyetleri” anlatılıyordu.
Millet affetmez
Sanıklar ve avukatları duruşmalarda da çok şeyi belgelerle anlatıyordu.
Yakın bir tarihte darbe girişimi olacağı söylentileri medyada bile yazılıp çiziliyordu.
Genelkurmay eski Başkanı Necdet Özel’in “Millet hepimizi affetsin. Asker sivil hepimiz milletten özür dilemeliyiz” sözleri unutulacak gibi değil.
Tarihe geçen, ülkeyi yıllardır sarsan bir darbe girişimine giden yolda yapılan ihmalleri veya yanlışları, FETÖ’cülerin en önemli kurumlara yerleştirilmesini görmeyenleri millet nasıl affetsin?
Detaylar duruyor
MİT Müsteşarının (14.30’da gelen ihbar üzerine) Genelkurmay Başkanı’nı 1.5 saat sonra saat 16’da bu bilgiyle uyarması fakat uyarının Cumhurbaşkanı ve Hükümet’e bildirilmemesi, Cumhurbaşkanı’nın haberi akşam 8’de eniştesinden alması, Başbakan’ın “Bana haber verilmedi, kimseye de ulaşamadım” diye şikayet etmesi, böyle bir ihbar alınmışken MİT Müsteşarı’nın akşam yemeğe çıkması, Genelkurmay Başkanı ve 2. Başkanı’nın odalarına çekilip beklemeleri, Kuvvet Komutanlarının hep beraber düğüne gitmesi… Ve daha birçok eksik, çelişki var.
Akıncı Üssü’ne götürülen komutanların anlattıkları da birbiriyle bağlantısız görünüyor.
Kısacası, 15 Temmuz şu durumda aydınlatılmış değildir. Devletimizin korunmasını istiyorsak mutlaka aydınlatılmalıdır.