TÜSİAD iklim değişikliği konusunda seferberlik ilan etti!
.
TÜSİAD ile Bölgesel Çevre Merkezi (REC) Türkiye, iklim değişikliğiyle mücadele amacıyla İklim Platformu-İklim Değişikliği Liderler Grubu’nu kurdu. TÜSİAD İklim Platformu üyeleri öncelikle enerji tasarrufu, enerji verimliliği, yenilenebilir enerji ve düşük karbon salınımı, çevre dostu ürün arzı konularında yenilikçi politikaların benimsenmesi için ‘seferberlik’ ilan ettiler. İlk etapta 5 Mayıs’ta düşük karbonlu ekonominin finansmanı konusu ele alınacak.
Geçenlerde İstanbul Belediyesi’nin erguvan renkli otobüsleri üzerine yapılan bir sohbete kulak kabarttım. Karşılıklı kahve içen kadınlar önce erguvanlardan, lalelerden İstanbul’un güzelliğinden, ardından da İstanbul’daki yeni toplu taşıma araçlarından söz ettiler ve biri “Erguvan rengi otobüs güzel olmuş ama bir de çevre dostu olsalar” yorumunu yaptı; haklı. Kızım henüz 4 yaşına gelmedi. Arabanın arkasında otururken camını açtığında yanımıza bir otobüs gelince panik oluyor. Kokudan zehirleneceğini düşünüyor ve çığlık atarak eksozu içeri almamak için camını kapatıyor.
Dün TÜSİAD’ın toplantısındaydım. Bu kez TÜSİAD ve Bölgesel Çevre Merkezi (REC) Türkiye, iklim değişikliğiyle mücadele amacıyla bir grup kurmak için biraradaydı. Toplantıda büyük sanayi devlerinin temsilcileri vardı. Yabancı şirketlerin CEO’ları, yöneticileri, Türkiye’nin gururu şirketlerin en tepe yöneticileri...Ve toplantıya REC’in hazırladığı kısa bir filmi izleyerek başladık. Bu filmde halkın iklim değişikliği konusunda bilinçli olduğunu gördük. REC Başkanı Sibel Eralp, “5 yıl önce yapılan çalışmalardan durum çok farklı” diye bir yorum da yaptı. Halk bu konuda hızla bilinçleniyor ve geleceğe kaygıyla bakıyor diyebiliriz.
Kuşkusuz bugün yaşadıklarımızın sorumlusu büyüme ve kalkınma adına yapılan yanlışlar. Herkesin taşın altına elini sokması gereken bir noktaya taşındı dünya. Meksika’dan Japonya’ya her yerde iklim değişikliğinin yarattığı sorunlar hızla artıyor. Peki Türkiye hangi noktada? Devlet ne yapıyor? Özel sektör ne yapıyor?
Çevre dendiğinde uluslararası anlamda ilk aklımıza gelen yaptırım gücü Kyoto Protokolü’nün 2012 yılında birinci uygulama dönemi bitiyor. Kopenhag’ta Küresel İklim Rejimi’nin yeni şeklinin ne olacağı konusunda net bir sonuca ulaşılamadı ve Cancun’da beklentilerinin ötesinde ilerleme kaydedildi. 2011 yılı dünyada yeni iklim rejimin kaderinin belirlenmesi için viraj olarak görülüyor.
TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner, dün bu gerekçeleri hatırlatarak TÜSİAD üyeleri arasında yeni bir çalışma grubunun oluşturulması için ilk adımı attı.
Türkiye’nin hem ulusal hem de uluslararası alanda iklim değişikliğiyle ilgili olarak sorumlulukları ve yükümlülükleri var. Bunları gerçekleştirmek için TÜSİAD üyeleri dün itibarıyla çalışmalarını hızlandırdılar. TÜSİAD Genel Merkezi’nde yapılan toplantıda üyeler söz alarak hem bugüne kadar neler yaptıklarını hem de hangi noktalarda eksikler olduğunu vurguladılar.
Prensin konferansına katılacak
TÜSİAD İklim Platformu üyeleri öncelikle enerji tasarrufu, enerji verimliliği, yenilenebilir enerji ve düşük karbon salınımı, çevre dostu ürün arzı konularında yenilikçi politikaların benimsenmesi için ‘seferberlik’ ilan ettiler diyebiliriz. Çünkü iklim değişikliğiyle ilgili sıkı bir gündem bekliyor dünyayı.
İlk olarak üyeler 5 Mayıs’ta ‘Düşük Karbonlu Büyümenin Finansmanı Konferansı’nda biraraya gelecekler.
Temmuz ayında da Prens Charles’ın başkanlık ettiği Londra’da düzenlenecek Uluslararası İklim Değişikliği konferansı var. TÜSİAD’ın İklim Platformu bu toplantıya da katılacak. İklim değişikliğiyle ilgili uluslararası toplantılar yıl boyunca sürecek.
Kuşkusuz yeşil binalarda üretim yapan, enerji verimliliği konusunda çok yol alan firmalar da var Türkiye’de. Diğer yandan da geri teknolojiyle üretim yapmaya devam eden ve yalnızca Doğu’ya, geri kalmış bölgelere ihracat yapanlar da var.
Toyota CEO’su Ali Haydar Bozkurt, toplantıda güzel bir noktaya işaret etti: “Bugün kazanmak için değil gelecekte de kazanmak için çalışmalıyız. Bizim şirketimiz 40 yıldır bu konuları kunuşuyor ve maliyeti düşünmeden öncü adımlar atıyor.”
Arçelik Resmi ve Sektörel İlişkiler Koordinatörü Uğur Kayalı da Beko markasıyla Avrupa’da ilk 5’te yer aldıklarını hatırlattı. Beko İngiltere’nin önde gelen markalarından biri oldu. Bu noktaya gelmesini ürünlerindeki enerji verimliliğine borçlu.
Ali Kibar’ın da altını çizdiği gibi, “Çevre konusunda mevzuatta eksikler var. Kamunun yaptıklarını iyi bilmeliyiz. Koordinasyon içinde olmalıyız ve bu konuda çalışan sivil toplum örgütleriyle de işbirliği yapmalıyız.”
TÜSİAD üyeleri önümüzdeki dönemde iklim değişikliğiyle ilgili neler yaptıklarını İklim Platformu’nda paylaşacaklar. Öncelikle ev ödevlerini yapıp yapmadıklarına bakacaklar. İleri de de halkın bilinçlenmesine ve devlerin önlemler almasına yönelik çalışmalar başlatacaklar.