‘Sürekli çalkantı yaşanacak, Türkiye ön plana çıkacak’
.
CEO Profil etkinliğinde konuşan Coca-Cola CEO’su Muhtar Kent, ”Dünyada 10 yıl sonra trilyon dolar civarında yaratılan servetin yüzde 60’ının ve fazlasının gelişmekte olan ülkelerden kaynaklandığını göreceğiz. Çin, Latin Amerika, Vietnam, Türkiye bu değişen dünyada öne çıkacak” dedi
Kasım ayının ilk çalışma günü sabahın erken saatlerinde Coca-Cola’nın CEO’su Muhtar Kent’i dinledik. Bir işadamının gelebileceği en üst seviyede Muhtar Kent. Onu dinlerken işinin bir ülke yönetmek kadar zor olduğunu düşündüm. Liderlik özellikleriyle gelecek kuşaklara örnek olacak Muhtar Kent’i dinlemek ayrı bir zevkti.
KoçSistem ile Capital ve Ekonomist dergileri öncülüğünde kurulan CEO Club işbirliğinde düzenlenen CEO Profil etkinliğinde “Global Liderlik, Ekonomik Krizin Yönü ve 2010 Beklentileri” başlıklı bir konuşma yaptı Kent.
’Tüketiciler değişiyor’, ’İnovasyon şirketlerden değil tüketicilerden ve gelişmekte olan ülkelerden geliyor’, ’10 yıl sonra dünyadaki dengeler değişecek’, ’Türkiye’nin markalara ihtiyacı var’, ’Tüketiciler doğaya daha fazla önem veren şirketlere yöneliyor’, ’Büyük şirketler küçük şirketler gibi yönetilmeli’, ’Türkiye’nin liderlere ihtiyacı var, kadın liderlerimiz çok az’, ’Çok daha fazla çok uluslu Türk şirketi olmalı’ konuşmasından ilk anda çıkardığım başlıklar...
Yeni eğilimleri sıraladı
Konuşmasına ve yanıtladığı sorulara gelince...
Dünyada 4 büyük kitlesel eğilimin açığa çıkmakta olduğunu, Coca-Cola şirketi içinde bunlara ’yeni dengeler’ dediklerini vurgulayarak başladı konuşmasına Kent. Bu eğilimleri de,
* Küresel ekonomik büyümenin merkezindeki güçlü yön değişimi,
* İnsanların yeni fırsatlar peşinde çok hızlı bir şekilde şehre göç etmesi sonucu hızlı şehirleşme,
* Tüketici davranış ve beklentilerinin yeniden oluşması,
* Bu üç eğilimin getirdiği kalıcı mecburiyetlerle körüklenen yeni bir inovasyon çağı olarak sıraladı.
Muhtar Kent’in konuşmasından alıntıları sıralayarak devam ediyorum:
* 2020 yılı itibarıyla dünyanın ekonomik gücü yayılacak, dünyada trilyon dolar civarında yaratılan servetin yüzde 60’ının ve fazlasının gelişmekte olan ülkelerden kaynaklandığını göreceğiz. Çin, Latin Amerika, Vietnam, Türkiye gibi ülkelerin daha öne çıkacağı bir dünyaya hep birlikte şahit olacağız. Endonezya, Türkiye, Meksika, Arjantin, Şili, Hindistan, Rusya, Ukrayna, her ne kadar bugün sıkıntı geçiriyorlarsa da, daha büyük ağırlık kazanacaklar. Sürekli çalkantı içinde olacak gelecekte yöneticilik yapacak yeni nesil büyük önem taşıyor.
1 milyar yeni tüketici
* Gelecek 10 yıl içinde orta sınıfa yükselecek 1 milyar yeni tüketici göreceğiz. Göç, yeni normali tanımlayan ikinci unsuru oluşturuyor. Günümüzdeki şehirlere her yıl 65 milyon yeni insan katılıyor. Bu göç, 10 yıl boyunca her gün yaşanacak. Bu göç, her 90 günde, İstanbul ölçeğinde yeni bir metropolün gezegenimize ilavesi demektir.
* Tüketiciler artık markalarla tek yönlü monolog yerine diyalog içinde olmayı bekliyorlar. Kendilerine, ne yapmaları gerektiğinin söylenmesini kesinlikle istemiyorlar. Bu modern ticaretin yeni şekli, geleneksel alıcı-satıcıyı ortadan kaldırma tehdidi içeriyor. Tüketiciler giderek, şirketlerin gezegene yaptığı ilaveler, getirdiği faydalar, tüm tedarik zinciri ve operasyonlarda yerleştirmeye çalıştırdığı kalıcılık trendleri önem taşıyor.
* Önümüzdeki 10 yıl içinde inovasyon, yenilikçi hamlelerinin çoklu kaynaklardan aldığı güçle parlayan bir dünyada yeşerecek. Yeni fikirler ve inovasyon, artık şirketlerin içinde değil, dışında doğuyor. İnovasyon müşterilerden, tüketicilerden, tedarikçilerden geliyor. İnovasyon artık sadece gelişmiş ülkelerden gelişmekte olan ülkelere süzülmüyor, gelişmekte olan ülkelerden gelişmiş ülkelere de gidiyor.
Kent liderlik konusunda iki önemli noktaya vurgu yaptı. Bunlardan biri başarılı insanların hâlâ Türkiye’de değil yurtdışında kariyer aramaları, diğeri de Türkiye’deki kadınların kariyer yapamamasıydı.
“Türkiye’nin uzun vadeli başarısı için hiçbir mesele, bana göre gelecek kuşak liderlerini yetiştirebilme yeteneğimizden daha önemli değil” diyen Kent, Davos’taki son toplantılarda hazırlanan raporda, Türkiye’nin iş gelişimi ve yüksek öğrenim konusunda komşularına göre daha iyi olmasına rağmen, gelişmiş ülkelerin gerisinde olduğunu hatırlattı. Kent, “Beyin gücümüzün büyük kısmı, hâlâ başka ülkelerdeki fırsatların peşinde koşuyor. Kadın liderlerimiz ortalamanın çok altında” dedi.
2020 yılında ciromuzu 200 milyar $’a çıkartacağız
Kent, konuşmasında Coca-Cola’nın da hedeflerini anlattı. Bir toplantıda 2020 vizyonlarını belirlediklerini ve bugün 80 milyar dolar olan cirolarını 2020 yılında 200 milyar dolara çıkartacaklarını söyledi. Coca-Cola’nın portföyünde 13 adet 1 milyar dolarlık şirket olduğunu aktaran Kent, ’Büyük şirketleri de küçük şirketler gibi yönetmelisiniz. Onlara her zaman yiyecek vermelisiniz. Verimlilik çok önemli. Yoksa şirketinizi büyütemezsiniz. Coca-Cola ilk 9 ayda cirosunu yüzde 3, kârlılık oranını yüzde 8, pazarlama harcamalarını ise yüzde 6 büyüttü. Ben hep pazarlama harcamalarına bakarım. Bunlaraın artması şirketin sıhhatini gösterir’ dedi.
Kullandığımız su kadarını dünyaya geri vereceğiz
“Harcadığımız suyu geri koymalıyız” diyen Kent, Coca-Cola’nın 2020’de su nötral olmayı taahhüt ettiğini belirterek, “Biz dünyada 300 milyar litre su kullanıyoruz. Bu rakam 2020 yılında 550-600 milyar litreye çıkacak, su kullanımını azaltarak, suyu tekrardan arıtıp belediyelere geri veriyoruz. Afrika’da, Latin Amerika ve Asya’da, doğadan gelen suyu toplayıp onu belli barajlar göletlerde tutan 500 projemiz var. Aslında dünyaya yeteri kadar su geliyor ama akıp gidiyor. Bu 500 proje, önümüzdeki 10 yıl içinde 500 projeye çıkacak.