Geçen sezon kazayla, şimdi kaçak içkiyle sarsılan Ruslar’dan ciddi iptal yok ama sıkı denetim şart
.
Türkiye Otelciler Federasyonu Başkanı Ahmet Barut, turizm sektörünü ve geçen hafta 3 Rus turistin ölümüyle sonuçlanan kaçak içki konusunu değerlendirdi. Türk turizminin 40 yılda bugünkü noktaya geldiğini anlatan Ahmet Barut, “Geçen sene otobüs kazası, bu sene kaçak içki... 3 gencecik insan öldü, çok acı bir olay. Sıkı denetim olmalı. Yazık oluyor. 40 senede bu noktaya geldik. Hedefimiz büyük. Neden bunca emek boşa gitsin” diyerek adeta isyan etti
Mısır’daki karışıklık yüzünden bu ülkeye giden turistlerin Türkiyeye geleceği konusundaki beklentileri ise abartılı bulan Barut, “Son dakika rezervasyonları oluyor ama beklentiler çok abartılı. ‘Mısır’a gelen 8 milyon turist bir anda Türkiye’ye gelecek’ dendi. Orada durum düzelince Mısır’a gitmeye devam ederler. Eskiden turistlerin yüzde 90’ını Avrupa’dan gelirdi, şimdi Avrupa ve diğer ülkeler yüzde 50-50 oldu. Biz bir noktaya takılı kalacak ülke değiliz” dedi
Ahmet Barut, Türkiye Otelciler Federasyonu’nun (TÜROFED) Başkanı. 1963 doğumlu. Kendini bildiğinden beri de turizmin içinde. Antalya’da tamamladığı lise eğitiminden sonra bir yıl Viyana Goethe Enstitüsü’nde Almanca eğitimi almış, daha sonra da İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi İngiliz Dili ve Edebiyatı’nı bitirmiş. Tüm öğrenim döneminde babasının yanında çalışan Barut, babasının kurduğu işletmelerin ikinci kuşak temsilcisi. Barut, Hoteller Birliği Yönetim Kurulu’nda. Barut’la TÜROFED şapkası altında konuştuk.
Daha sezonun başında yine çok üzücü olaylar yaşandı. 3 Rus kaçak içki yüzünden yaşamını kaybetti. Çok uzun zamandan beri Ruslar Türkiye turizminde önemli bir yere sahip. Rezervasyonlarda iptal var mı? Bu tip olayların Türkiye imajına etkisi nedir?
Tanıtım için çok çaba sarfediliyor. Herkes farklı kollardan ülkeye daha çok turist getirmek için çabalıyor. Ve ne yazık ki bu tip olaylar bir anda her şeyi sıfırlayabiliyor. İmaja büyük zarar veriyor.
İptal var mı?
Ciddi bir iptal söz konusu değil ama herkes müthiş rahatsız oldu.
Kaçak içki konusu aslında bizim için yeni değil. Farklı dönemlerde kör kalanlar, yaşamını yitirenler oldu... Denetimler mi çok yetersiz? Ayrıca ekmeğini turizmden bulan bir işletme nasıl olur da misafirlerinin hayatını hiçe sayabilir?
Çok sorun var. Evet denetimler çok ama çok yetersiz. Bence öncelikli olarak buna imkan vermemek gerekiyor. Türkiye’de alkollü içkilerin ÖTV’si çok yüksek. Turist alkol tüketmek istiyor, bunu sağlamak turizmcinin hizmeti için önemli. Fakat bu sektörün içinde de hizmet anlayışı tam oluşmamış kişiler var. ÖTV yüksek olunca kaçak içki üretimi cazip oluyor. Kısa yoldan kâr etmek isteyenlerin sayısı artıyor. Bu tip acı olaylar yaşanıyor.
Beklentiniz ne bundan sonrası için?
Önümüzde seçim var. Yeni kurulacak hükümet kaçak alkol üretimini cazip olmaktan çıkarmalı. Yani ÖTV’yi düşürmeli. Tabiki denetimler de artırılmalı.
Turistik tesisler dışta kalmalı
Alkollü içki yasağı geliyordu, Danıştay düzeltti... Alkollü içki sektörün önemli bir sorunu her açıdan... Yeni düzenlemeler turizm işletmeleirni de etkiliyordu... Ne düşünüyorsunuz sektör olarak?
Gençler korunmalı alkolden, buna diyecek bir söz yok. Ama reşit olanlar istedikleri yerde alkollü içecek içmeli. Turistik tesisiler yasakların dışında kalmalı.
Türkiye’de bir süredir alkollü içeceklerle ilgili sorunlar yaşanıyor. Öncelikle çok pahalı. Dediğiniz gibi ÖTV yüksekliği fiyatları artırıyor. Avrupalı bir turist aynı kalitedeki bir şarabı Türkiye’de neredeyse 2 katı fiyatına içebiliyor...
Biz çok uzun zamandan beri bunu anlatıyoruz. Daha geniş bakmak lazım. Biz ülkemize turist çekmek istiyoruz. Bu turistleirn burada güzel zaman geçirip, ülkelerine döndüklerinde bizim tanıtımımızı yapmalarını, Türkiye’ye yeniden gelmek istemelerini sağlamak istiyoruz. Ancak bu yalnızca şiş kebapla olacak gibi değil. Mesela Bask Bölgesi gastronomi turizmiyle öne çıktı, neden Türkiye’de olmasın? Türkiye dünyanın en büyük üzüm üreticilerinden biri. Bunu şaraba dönüştürüp ekonomiye katkı haline getirebilir. Şarapçılık da gastronominin parçası. Alkollü içeceklerdeki ÖTV bu oranlarda olmasa, makul fiyatlarda olsa kaçak içki getirmek ya da üretmek cazip olmaz...
Geçen sezon da Ruslar otobüs kazası geçirmişlerdi...
Geçen sene otobüs kazası, bu sene kaçak içki... Hatalar tekrarlanmamalı. Dediğim gibi tüm yapılanlar bir anda sıfırlanabiliyor, yazık oluyor. Biz Türk turizmcileri olarak 40 senede bu noktaya geldik. Hedefimiz de büyük. Neden bunca yapılan boşa gitsin. Bursa’da da geçenlerde meçhul bir ölüm oldu, bir turist öldü, onun da kaçak içkiden olup olmadığını net olarak bilmiyoruz. Bodrum’daki son olayda da 3 gencecik insan öldü, bu çok acı bir olay.
Oysa 2011 turizm sektörü açısından güzel başladı. İlk 3 ayın verileri iyiydi...
Evet. İyi başladık, iyi de devam edeceğini düşünüyorum.
2023 yılına yönelik farklı sektörlerde beklentiler var, sizin beklentileriniz?
2023 yılında ben bugünkü rakamlarımızı ikiyle çarpacağımıza inanıyorum. 1980’lere kadar Özal iktidarına kadar sayılar çok düşüktü. Türkiye birçok turist için maceraydı. Özal’la birlikte ivme kazandı. Devlet turizme planlı bakmaya başladı. Yanlışlar da oldu ama doğrular daha fazla. 2000’lere kadar olan dönemde Avrupa’nın en önemli aktörlerinden biri oldu Türkiye.
Eskiden çok ciddi bir yatak sorunu vardı, otel sayısı azdı. Şimdi ise çok farklı şeyler tartışılıyor. Yeni turizm bölgelerinden söz ediliyor?
‘Rodos kadar yatağımız yok’ denirdi, şimdi Yunanistan’ın birbuçuk misli turist geliyor, gelirimiz iki misli. Çok iyi tesisilerimiz oldu. Yabancı işletmelerin yanısıra çok önemli Türk yatırımcılar da var. Mısır’a gittiğinizde görürsünüz oradaki otellerin çoğu yabancı yatırımcıların. Bizde durum farklı. 100 binlerce işini iyi yapan çalışanımız var.
Kaç kişi istihdam ediliyor sektörde?
Turizm sektöründe 1.5 milyonun üzerinde istihdam var. Konaklama sektöründe 350 bin çalışan var. 4 binin üzerinde seyahat acentası var. Sivil havacılık da çok gelişti.
Gelirde 9’uncu, sayıda 7’nci
Türkiye’nin turizmde son yıllarda dünyada geldiği nokta da önemli bir yer...
Evet, Türkiye gelirde 9’uncu, kişi sayısında 7’inci. Yeni bir atılım dönemindeyiz. Hedefimiz Akdeniz’in liderliği. Dünyanın ilk 5’ine girmeliyiz. Dünya turizminin ilk 5’i zaten Avrupa merkezli. Fransa, İtalya, İspanya... Biz bu ülkelerin potansiyelini yakalayabiliriz. Dediğim gibi biz rakamlarımızı ikiye katlayabiliriz.
Biraz önce söz ettiğimiz gibi olaylar aslında geçmişe baktığımızda hep yaşandı. Antalya’da bomba patladı... Türkiye ‘güvenli ülke’ imajı çizmek için çırpına dursun, hep kendini ayağından vuruyor...
Doğru... Neredeyse her yıl bir olay oluyor. Turizm de kırılgan ama eskisi kadar da kırılgan değil. Bir bomba patladığında eskisi kadar etkilenmiyoruz. Geçen yıl 30 milyon civarında turist geldi, yarıya yakını AB ülkelerinden geldi. Yerine hemen koyamayacağınız bir yer değil artık Türkiye. En ufak sorunda uçakların yönü değişirdi. Kırılganlığımız azaldı. Türkiye’de turizm çok önemli, Türkiye de dünya turizminin büyük oyunculardan biri oldu. Kriz döneminde biz krizi kayıpsız atlattık. 2008’den bu yana da arttık.
Ama turizm gelirleri düştü...
Evvelki yıl düştü. Hesaplama konusunda sıkıntı da var.
Siz TÜİK rakamlarını inandırıcı bulmuyorsunuz değil mi?
Örnekleme yöntemiyle saptanıyor o rakamlar. Sınır kapılarında çıkan turistlere form dolduruluyor. ‘Neyle geldin, ne kadar harcadın’ gibi. Bunların doğruluğu tartışılır. Bence çok fazla aynı grupla konuşuyorlar. Biz TÜİK verilerini doğru bulmuyoruz. Bazı gelirler artık turizm gelirleri içinde değil. Bizim de katıldığımız toplantılar oldu, geçen sene 21 milyar dolar dediler...
Sizce ne kadar?
Ben toplam gelirin 25 milyar dolar olduğunu düşünüyorum. Esas hedef gelirleri de artırmak olmalı. Siz size olan talebi artırdıkça daha da güçleneceksiniz.
Mısır’a gitmeyen herkes Türkiye’ye gelmeyecek, beklentiler abartılmamalı
Bu kış rakibimiz olan ülkeler kötü günler geçirdi, iç karışıklıklar da devam ediyor. Örneğin Mısır... Mısır’ın payı Türkiye’nin olacak deniliyordu, ilk 3 ayda sayılar çok iyi geldi ama bu devam etmeyecek gibi görünüyor.
Beklentiler abartlıydı. “Mısır’a gelen 8 milyon turist bir anda Türkiye’ye gelecek” dendi. Bu çok abartılı. Son dakika rezervasyonları oluyor, orada durum düzelince Mısır’a gitmeye devam ederler. Eskiden turistlerin yüzde 90’ını Avrupa’dan gelirdi, şimdi Avrupa ülkeleri ve diğer ülkeler yüzde 50-50 oldu. Doğu Avrupa ülkeleri ve Rusya’dan ayrılan cumhuriyetler için ya birinci ya da ikinci ülkeyiz. Turizmde mesafe de çok önemli. Moskova burnumuzun dibinde. Ruslar çok geziyor, Türkiye’yi çok seviyorlar. Biz bir noktaya takılı kalacak bir ülke değiliz. Potansiyelimiz geniş.
TEKNE TATİLİNİ SEVERİM
Ahmet Barut, 1987’den itibaren de full time çalıştığını söylüyor. Barut, “Otelcilik sektöründe 25 yıldır profesyonel anlamda varım. Okul dönemimde par-time çalışırdım. Ufak tefek işler yaparak başladık. Yabancı dil okudum, turizm okumadım ama işin içinde piştim. Çok severek yaptığımız bir iş. 4 ve 7 yaşında çocuklarım var. Onlarla genelde sabit yerde tatil yapıyoruz. En sevdiğim tekne tatili. Bir koyda sakin kalmak, denizin keyfini çıkarmak” dedi.
Türkiye ucuz bir ülke değil
Türkiye’nin ucuz ülke imajı var, sizce bu değişiyor mu?
Ucuz bir ülke değil Türkiye. Fiyat kalite dengesi iyi Türkiye’de. Bu avantajımız bizi krizde de güçlü kıldı. Türkiye en kötü zamanlarda bile yüzde 2 büyüdü. Bu yıl 30 milyon turisti geçeceğiz.
İddialısınız...
Evet. Türkiye ucuz ürünlerin de orta kalite ürünlerin de lüksün de olduğu bir ülke. Türkiye Yunanistan’dan, İtalya’dan ucuz değil. Bazı şeyler ülkenin genel imajını kıramıyor. Ülkenin genel imajı üst sınırları zorluyor. Biz de artık o var. Şanslı görüyorum kendimizi...
Son yıllarda çok sayıda dünya markası geldi Türkiye’ye, yatırım yaptı... Sizce sektör yabancıların eline mi geçiyor?
Bu çok doğal... Bence gelmeliler de. Yabancılar da burada işlerin iyi olduğunu görüyor ve geliyor. Yabancı işletmelerin reklam ve tanıtımdan bizler de yararlanıyoruz.
Arap potansiyeli sürecek
Türkiye’de turistlerin kalış süresi de tartışılıyor. En uzun süre Araplar mı kalıyor?
Arap turist artışı oldu. Hep söylendiği gibi dizilerin etkisi oldu. Devam da edecek gibi görünüyor. Resortlarda kalış süreleri uzun. Avrupalılar da Ruslar da bir hafta kalmak için geliyorlar. İstanbul’a işadamları çok geliyor. Onlar genelde 1 gece kalıyor. Bu da doğal. Araplar Bursa’ya, Konya’ya da geliyor. Ben Arap potansiyelini kalıcı görüyorum. Arap turistler 1980’lerde patladı sonra azalmıştı. Şimdi farklı bir dünya var. İslamfobi arttı Avrupa ve Amerika’da. Biz de Arap ülkelerle ilişkileri yoğunlaştırdık. Dizilerin etkisi ve vizelerin kalkması da eğriyi yukarı çıkardı. O ülkelerdeki tanıtımı da artırmak lazım. Ulaşım ağını artırmak, kolaylaştırmak lazım. Arap turistler alışverişi çok seviyor. Bunu da değerlendirmek lazım. Arapça bilen çalıştırılabilir, mönülere yeni yemekler eklenebilir. Küçük adımlarla memnuniyetler artabilir.