Şampiy10
Magazin
Gündem

DENEMEDİK FORMAT KALMADI

Seda Sayan’ın televizyon programı tekrar eğlenceli bir formata döndü. Sabahların Sultanı olduğu dönemde derdi olanlara derman oluyordu. Bu yüzden o aralar ülkenin en güvenilir isimlerinin başında geliyordu. Muhtaç durumdakiler “Ablacığım beni kurtar’’ diye ona mektuplar yazıyordu. Seda da bu vesileyle Türkiye’nin Oprah Winfrey’si havalarına bürünüyordu.

Sonra ekranda moda diye evlilik programları yapmaya başladı. Kimi tuttu, kimi tutmadı. Ama Seda hiç pes etmedi. Canlı yayında başı derde girince banttan yayına geçti. İsmini, şeklini, saatini değiştirdi tüm hızıyla devam etti.

Son olarak Müge Anlı tarzı bir program yapmayı denedi. Ancak programın aşırı ciddi formatı Seda’ya sıkıcı geldi. Kadırgalı Aysel lakaplı ünlü sanatçı şimdi yine magazinsel bir şov yapıyor. Canlı yayınlanan programın ilk günkü konuğu eski dostu Gülben Ergen’di. Uzun süredir ekrana çıkmayan Gülben’in haliyle anlatacağı çok şey vardı.

Seda ertesi gün de kendisini bu yüzden takipten çıkaran Seren Serengil’e canlı yayında cevap yetiştirdi. Konuştukça gaza geldi ve kendisinden en az bir düzine yaş genç olan Seren’e ‘Ablacığım’ diye hitap etti. Bu arada ağzı iyi laf yapan popçu Demet Akalın ile DJ eşi Okan Kurt’u ağırladı. Eski nişanlı ve imam nikahlı eşlerinden Nihat Doğan’ı da konuk olarak çağırdı.

İlerleyen günlerde kimleri bulur bilemeyiz. Programı ne kadar sürer onu da bilemeyiz. Bildiğimiz bir şey varsa o da Seda Sayan’dır adı. Yıllar onu yıpratamadı, denemedik format kalmadı!

Estetik, botoks, dolgu, surat arı sokmuş gibi oldu

Yazının devamı...

ARİFE TARİF CEM’E SÖZCÜ GEREKMEZ

Cem Yılmaz’ın son filmi geçtiğimiz hafta sonu gündem yaratarak vizyona girdi. Ünlü komedyen ‘Arif v 216’nın bugüne kadar çektiği en iyi film olduğunu iddia etti.

Galaya katılan ünlü isimlerin tümü filmi çok beğendiklerini söyledi. Eleştirmenler “Cem Yılmaz iyi ki sinema var dedirtiyor” diye tam not verdi. Sosyal medyada yapılan yorumların çoğu filmin başarılı olduğu yönündeydi. Tanınmış bir köşe yazarı daha filmi görmeden çok sevdiğini bile yazdı. Derken ‘Yıkılıyo’ şarkısıyla bilinen Ayça Tekindor sosyal medya hesabından Arif v 216 için “Muhtemelen hayatımda izlediğim en kötü film. Gerçekten şaşırdım” mesajını yayınladı. Bunun üzerine Cem Yılmaz filmlerinin demirbaş oyuncularından Zafer Algöz hiç vakit kaybetmeden “IBAN’ı gönder paranı geri göndereyim” diye karşılık verdi. 45 yaşındaki şarkıcı “büyüğümdür” dediği Zafer Bey’e cevap vermek istemedi. Böylece son derece yersiz ve gereksiz bir polemik başlar başlamaz sona erdi. Oysa sinema dünyasının merkezi Hollywood’da olsa bu sorun yaşanmazdı. Los Angeles’ta film başladıktan yarım saat sonraya kadar başka hiçbir mazeret göstermeden filmi beğenmedim deyip biletinizle gişeye giderseniz paranızı geri verirler. CMYLMZ ne yaparsa yapsın bir kusur bulmak için bekleyen bir kitle olduğundan söz ediliyor. Buna karşılık “Son filmini beğenirsiniz beğenmezsiniz. Cem’e sallarken desteksiz sallamamak lazım” diye kendisine destek veren askerlik arkadaşı Haluk Levent gibi ünlü dostları ortaya çıkıyor. Zevkler ve renkler tartışılmaz. Birinin beğendiğini bir başkası beğenmeyebilir. Kişinin kendi düşüncesidir ve sadece onu bağlar. Kimse de neden beğenmedin gibi laflar edemez. Arife tarif laf sokma ustası Cem’e sözcü gerekmez!

FANIM DEDİ ÇİZME GİTTİ

Demet Akalın geçtiğimiz yılın son günlerinde Tarsus’ta bir konser vermişti. Popun Kraliçesi lakaplı şarkıcı sahnedeyken doğum günü Tarsus’un kuruluşuna denk gelen bir hayranına 7 bin TL’ye aldığı ayağındaki çizmeleri hediye etmişti. Hediye etmeden doğum günü olduğundan emin olmak için de hayranının nüfus cüzdanını kontrol etmişti. Demet tedbirli davrandığını sandı. Ancak hayranının daha sonra çizmeyi ayağına olmuyor diye internetten satışa çıkardığını görünce de çok şaşırdı. Sosyal medya hesabından ona bir mesaj göndererek tepkisini gösterdi. “Bazen bazıları hiçbir şeyi hak etmez! Numaramız aynı dedin! Hediye hatıra olarak saklanır satışa çıkmaz! Yazık geri gönder… Ben başka kıymet verecek gerçek bir fanıma veririm” diye öfkesini dile getirdi. Demet çizmeyi hediye ettiği hayranının nüfus cüzdanına bakmak aklına getirmiş ama ayaklarına bakmayı ihmal etmiş. “Bir dene bakalım oluyor mu?” diye asıl onu kontrol edecekti. Artık iş işten geçti. Fanım dedi çizme gitti!

Yazının devamı...

Oscar’ın habercisi Altın Küre bu akşam sahibini buluyor

75’inci Altın Küre Ödülleri bu akşam Los Angeles’ta sahiplerini buluyor.

Beverly Hills Hilton otelinin balo salonu yine sinema ve televizyon dünyasının birbirinden parıltılı yıldızlarıyla dolup taşacak.

Televizyondan canlı yayınlanacak töreni ‘Saturday Night Live’ komedi şovunun ünlü mezunlarından Seth Meyers sunacak. ‘Golden Globes’a bu yıl ‘En İyi Dramatik Film’ ödülü başta olmak üzere 6 dalda aday olan Steven Spielberg’in yönettiği ‘The Post’ adlı yapım damga vuracak.

Akademi Ödüllerinin gediklisi Meryl Streep ve Tom Hanks ikilisinin başrollerini paylaştığı filmin 7 dalda aday olan ‘The Shape of the Water’ gibi güçlü rakipleri bulunuyor.

Cecil B de Mille adlı hayat boyu başarı ödülü ünlü televizyoncu Oprah Winfrey’e verilecek.

Jessica Chastain, Margot Robbie, Emma Stone, Hugh Jackman, Gary Oldman ve Denzel Washington gibi yıldızlar beyaz perdedeki performanslarıyla ödüle aday gösterilenler arasında yer alıyor.

Nicole Kidman, Jessica Lange, Reese Witherspoon, Robert de Niro, Jude Law ve Ewan McGregor gibi ünlü oyuncular da televizyondan ödül bekleyenler arasına isimlerini yazdırıyor.

Altın Küre Ödülleri, Akademi Ödülleri kadar değerli olmasa da tören olarak daha renkli ve eğlenceli geçiyor.

Adayların kendi ekipleriyle aynı masada oturup şampanyalarını yudumlamaları, bulundukları ortamda kendilerini rahat hissedip fazla kasmamaları bunda büyük rol oynuyor. Oscar’ın habercisi olarak bilinen

Altın Küre Ödülleri bakalım bu yıl kimlere nasip olacak?

Oyuncu ve şarkıcı Yeliz Yeşilmen 55 yaşına giren eşine güzel bir sürpriz yapmış. Kendi elleriyle hazırladığı kahvaltısını tepsinin içine koyup yatağına getirmiş.

Yazının devamı...

Düz muhtaç ve nazlı

Bade İşçil’in bir dergiye verdiği röportajında erkeklerle ilgili bulunduğu tespitler ne kadar doğru?

Bade İşçil erkekler hakkında ilginç bir yorumda bulunmuş. 34 yaşındaki güzel oyuncu bir dergiye röportaj vermiş.

“Babama ve 3 yaşındaki oğlum Azur’a bakıyorum, hangi yaşta olursa olsun erkekler daha düz. Kafaları bizden daha net ve sade çalışıyor. Ayrıca erkek kadına göre daha muhtaç bir canlı türü. Hep de nazlılar” demiş.

Bade bunları söylemeden önce keşke biraz daha etrafına bakınsaydı. Örneğin oğlu Azur’un babası 2013 yılında dünya evine girdiği işadamı Malkoç Sualp’e.

Birbirlerine defalarca boşanma davası açıp geçen yıl yollarını ayırdığı eski eşi hiç de düz, muhtaç ve nazlı gibi değildi. Gündemden düşmek bilmeyen olaylı boşanma süreci sırasında bilakis tam tersi bir tutum sergilemişti.

Pençelerini çıkaran Bade’ye aynı agresiflikle karşılık vermişti. Tabir-i caizse poker ağzıyla ‘’bopuna bop ayrıca da rest’’ demişti. Bade aslında karşı cinsle ilgili saptamalarında son derece haklı. Kendisi çetin bir cevize çatmış olabilir.

Ancak istisnalar kaideyi bozmaz. Erkekler eskiden Clint Eastwood’un 1966 yılındaki unutulmaz Spagetti Western filmi ‘İyi, Kötü ve Çirkin’deki gibi üçe ayrılıyordu.

Devir değişti. Kadınlar kendilerini geliştirdi. Erkekler de sonunda pes etti. Düz muhtaç ve nazlı hale geldi!

Doz aşımı CMYLMZ

Cem Yılmaz’ın son filmi Arif v 216 bu hafta sonu gösterime girdi.

Ünlü komedyen filmin gişe başarısı için elinden gelen tanıtımı yaptı.

Filmim fragmanını daha çekimler tamamlanmadan internette yayınladı.

Yılbaşı gecesi televizyona çıkıp düetler yaptı. Kayınbiraderi Tolga Çevik’in programına katıldı.

Eşantiyon dağıtır gibi her yere röportaj verdi. Doz aşımı CMYLMZ gibi bir durum oldu. Ama ne olursa olsun.

Biz yine de ona doyamayız.

Hafta sonu Arif v 216’dayız!

Kaderde varsa barışmak

Seda Sayan ile Lerzan Mutlu bir ara kanlı bıçaklı olmuşlardı. 6,5 yıl gibi oldukça uzun bir süre birbirlerine dargın kalmışlardı.

Lerzan o dönemde kendisini ekrandan silmekle suçladığı Seda’ya Twitter’dan verip veriştirmişti.

“Zangoç olmuşsun hala genç kız gibi davranıyorsun. 58 doğumlu dinozor” gibi laflar etmişti. Seda da bunun üzerine Lerzan’a açtığı tazminat davasını kazanmıştı. Kavgalı ikili geçenlerde tesadüfen İtalya’da karşılaşmış ve barışmış.

Seda olayı kendi kafasında şekillendirmiş. “Dünyanın bir ucunda karşılaşıp böyle sarmaş dolaş oluverirsin. Sorgusuz sualsiz kenetlenirsin. Olay bitmiştir” demiş. Ne güzel.

Gerçi İtalya dünyanın bir ucu değil nerdeyse kapı komşumuz sayılır ama olsun. Kaderde varsa barışmak.

Neye yarar ona karışmak!

Makyajsız çıkmam abi

Kerimcan Durmaz yılbaşı gecesi Almanya’da sahne almış. Dönüşte hava limanında flaşlar patlamaya başlayınca eliyle yüzünü kapatmış. Hazırlıklı olmadığını söylemiş “Makyajsız çekmeyin” demiş. Güneş gözlüklerini takıp öyle poz vermiş. Kerimcan henüz 23 yaşında. Şimdi böyle tedirgin oluyorsa 10 sene sonra ne yapacak? 10 sene sonra da hala bir fenomen olarak mı kalacak? Orası bilinmiyor. MFÖ şapkasız çıkmazdı. Kerimcan da makyajsız!

Yazının devamı...

Allah hakkı üçtür geri dönmek güçtür

Arda Turan Barcelona’ya transfer olduğundan beri giderek futboldan uzaklaştı. Ancak 30 yaşındaki yıldız özel hayatıyla magazincilere malzeme vermeye devam ediyor. Bunda kariyerini sürdürdüğü İspanya’dan çok Türkiye’de olması büyük rol oynuyor.

Arda, Mayıs 2015’de Aslıhan Doğan ile medyatik bir aşk yaşamaya başlamıştı. İlk ayrılık kararını 2016 Ekim’inde almışlardı. Aslıhan, Arda’nın İspanya’daki ev ortamının kendisine uymadığından yakınmıştı. Derken Mart 2017’de barıştılar. Bir ay sonra kavga edip tekrar ayrıldılar. Sosyal medya hesaplarından bile birbirlerini sildiler.

Ayrılığa fazla dayanamayıp 2017 Haziran’ında yine birbirlerine kavuştular. Haberi iftar sofrasında birlikte çekilmiş bir fotoğraflarıyla paylaştılar. Üçüncü ve son ayrılıkları geçtiğimiz Eylül ayında geldi. Arda “İlişkimizi saygı çerçevesinde sonlandırdık” dedi.

Üçüncü birliktelikleri de geçtiğimiz günlerde gerçekleşti. Medyatik çift önce aynı aracın içinde, sonra da bir AVM’de el ele alışveriş yaparken görüntülendi. Bu kez ilişkilerini mutlu sona taşımaya kararlı görünen Arda “Güzel bir aile pozu çekin” diyerek sevgilisiyle muhabirlere poz bile verdi. Ne diyelim? Bunca olup biten ve onca verilen sözden sonra. Allah hakkı üçtür. Geri dönmek güçtür!

Bindiği dalı kesmek

Muazzez Abacı ‘Sezen’imin şarkıları’ diye Sezen Aksu ait 10 parçadan oluşan bir albüm yapmış. Tanıtım konserini bu ay içinde Bostancı Gösteri Merkezi’nde vermeyi planlıyormuş. Ancak yapımcısı Kerimcan Durmaz’ın aynı yerde çıkacağını öğrenenince vazgeçmiş. “Kerimcan’ın olduğu yerde Muazzez Abacı ve Sezen Aksu olmaz” diye bir laf etmiş. Ne alaka?

23 yaşında hiçbir sanatsal yeteneği olmayan bir internet fenomeninin kitlesi ayrı. 70 yaşına gelmiş Türk Sanat Müziğinin en güçlü sesli duayenlerinden birininki ayrı. Muazzez Abacı’nın yapımcısı iptal kararıyla hem farkında olmadan Kerimcan Durmaz’ın bir güzel reklamını yapmış. Hem de sanatçısı salonu dolduramaz, koltuklar boş kalır endişesiyle konser vermekten vazgeçtiler havası yaratmış.

Bindiğin dalı kesmek budur işte!

Bir parmak bal çal sonra geri al

Altın Kelebek’te Youtuber-Instagramer diye bir kategori yarattılar. Youtube fenomeni diye Enes Batur adında birine ödül verdiler. Ancak törenden sonra Enes’in yayınladığı bir video tepki çekti. Ödüllerini eşantiyon gibi dağıtan Altın Kelebek jürisi harekete geçti. Instagram fenomeni Şeyma Subaşı’nın elinden Enes’e verdikleri ödülü iptal etti.

Organizasyon mu yapıyorsun? Ünlüleri bir araya mı topluyorsun? Kamuoyunun ilgisini mi çekmek istiyorsun? Ses getirecekse boşuna uğraşma açma fal. Hiç düşünme bir fenomenden diğerine dal. Bul kendine 20 yaşından küçük toy bir aday. Önce ağzına bir parmak bal çal. Sonra uydurduğun ödülü geri al.

Yazının devamı...

Ünlüler dünyasının ‘en’leri

En gezgini Şeyma Subaşı: Gezmediği yer gitmediği ülke katılmadığı festival kalmadı. Araya bir de St. Tropez’de yapılan süper medyatik düğününü sıkıştırdı.

En bezgini Demet Şener: İki çocuğunun babası eşi tarafından aldatıldığını bir türlü kabullenemedi.

En taşkını Kıvılcım Ural: Kaan Tangöze eşi Seçkin Piriler’den onun yüzünden boşandı.Seçkin ortalığı birbirine kattı ama Kıvılcım ondan çok daha baskın çıktı.

En şaşkını Murat Başoğlu: Bodrum’da teknesinde kaçamak yaptığı ve adını hatırlamadığını iddia ettiği kadının öz amcasının kızı olduğu ortaya çıktı. Tepkiler büyüdükçe ünlü sunucu panikledi ve ne yapacağını bilemedi.

En şanslısı Metin Hara: Türk yazar dünyaca ünlü Brezilyalı manken Adriana Lima’nın kalbini çaldı. Sürpriz aşkları yazın başladı yılın sonuna kadar uzadı.

En şanssızı Özge Ulusoy: Hacı Sabancı ile olan uzatmalı ilişkisi bir anda bitti. Sevgilisi kendisine döner diye bekledi. Ama Hacı önce yağlarını aldırttı sonra da başkalarıyla flört etmeye başladı.

En mutlu çifti Burak Özçivit-Fahriye Evcen: Üç yıllık ilişkilerini Sait Halim Paşa Yalısı’ndaki düğünleriyle taçlandırdılar ve birbirlerine çok yakıştılar.

En tek başına kalanı Ebru Gündeş: ABD’de tutukluluğu devam eden eşinin malvarlığına el konuldu. Ebru yalısından taşındı. Kendi malını zor kurtardı. Bu yıl gökyüzünde yalnız gezen yıldızları oynadı.

En sessiz olanı Beren Saat: Perşembe akşamları televizyondaki dizileriyle gönüllerde taht kuran 33 yaşındaki başarılı oyuncu bu sene hiç ortalıkta yoktu.

En çok ses çıkartanı Aleyna Tilki: 17 yaşındaki şarkıcı her fırsatta ön plana çıktı, polemikler yarattı.

En havalısı Serenay Sarıkaya: 26 yaşındaki başarılı oyuncu Avrupai fiziğiyle ve pürüzsüz güzelliğiyle her bulunduğu ortamda fark yarattı.

En hava basanı Cem Yılmaz: Ünlü komedyen önümüzdeki günlerde vizyona girecek yeni projesi Arif V 216’nın kadrosuna aklına gelen her ünlüyü aldı. Filmin fragmanını çekimler sürerken internette yayınladıve tıklanma rekorları kırdı.

En hızlı yeni aşkını bulanı Alişan: 41 yaşındaki şarkıcı, Esra Erol’un kardeşi Eda Erol ile olan nişanını bozduktan sonra tanıştığı yeni dizisindeki rol arkadaşı Buse Varol ile yeni bir aşka yelken açtı.

En çabuk sıkılanı Hande Ataizi: 2012’de ABD’li Benjamin Harvey ile dünya evine giren 2014’te bu evlilikten bir çocuk sahibi olan ünlü oyuncu 2017 yılının sonunda “Aynı adamla evde oturup DVD izlemek sıkıcı” demeye başladı.

En hızlı darılıp barışanı Murat Boz - Aslı Enver: Ünlü popçu sevgilisi Aslı Enver’den yaptığı bir kaçamak yüzünden ayrıldı. İkisini birlikte görmek isteyen hayranları kabahati Murat’ın arkadaşına attı popüler ikilide çabucacık barıştı.

Kavgayı en çok uzatanı Gülben Ergen - Erhan Çelik: Büyük aşkla evlenen çift önce yollarını ayırdı. Sonra da karşılıklı olarak birbirlerini suçladı sonunda bitmek bilmeyen sorunlarını mahkemelere taşıdı.

En olaylı başlayanı Tuba Büyüküstün- Umut Evirgen: 8 yıllık eşi ve iki çocuğunun babasından boşanan 35 yaşındaki oyuncu kendisinden 7 yaş genç işletmeci sevgilisiyle birlikte ilk görüntülendiğinde korumalar devreye girdi ve muhabirin fotoğraf makinasını gasp etti. İşletmeci sevgili bir süre hapse girdi. Özgürlüğüne kavuşunca aşkları kaldığı yerden devam etti.

Yazının devamı...

Mahkemeye gidersin yılları sildirirsin

Yıllar geçmesine rağmen yaşının hep aynı kalmasını isteyen ünlüler soluğu mahkemede alıyor.

Yarın akşam hep birlikte yeni bir yıla giriyoruz. Tıpkı doğum günleri gibi yılbaşı da göz açıp kapayana kadar hızlı geçen yılların habercisidir.

İnsan ister istemez kendini yaşlanmış hisseder.

Doğum günü pastalarındaki mumların adedi yıllar geçtikçe azalır ve sembolik bir hal alır.

Yeni yıl da yeni kararlar ve umutlarla birlikte insana yaşını hatırlatır.

Ajda Pekkan gibi asla yaşlanmayanlardan değilseniz ne kadar estetik yaptırsanız arzu ettiğiniz yaşı gösteremezsiniz.

Bedeninizin fit olması, etlerinizin sarkmaması, yüzünüzdeki kırışıklıkların belirgin hale gelmiş olmaması bunu değiştirmez.

Başkalarından gizlemeyi başarsanız da siz gerçek yaşınızı adınız gibi bilirsiniz.

Bunun tek çaresi Sibel Can ve Seda Sayan gibi yapmak ve yaşınızı küçültmek için dava açmaktır.

Sibel Can ileriyi gören bir kadın olarak bu konuda erken davranmış ve tam 32 yıl önce ailesi tarafından yaşının büyültüldüğünü gerekçe göstererek dava açmıştı.

Sibel’in 1964 olan doğum tarihi 1970 yapılmıştı.

Ünlü assolist bir anda hem de resmi olarak 6 yıl birden gençleşmişti.

Şimdi de Seda Sayan aynı yönteme başvurmuş.

Sibel Can’ı örnek gösterip “Benim de sahneye çıkmam için 1978’de yaşım 6 yıl büyütüldü” demiş.

Nüfus belgesinde 4 Ocak 1959 doğumlu gözüken Kadırgalı Aysel lakaplı sanatçı yaşını 3 yıl 11 ay 26 gün küçülterek 30 Aralık 1962 doğumlu olarak değiştirmiş.

Mahkemeye üstü kalsın demiş.

Yani bugün Seda’nın doğum günü. Ve kendisi henüz 55 yaşını kutluyor.

Bundan daha zahmetsiz ve ekonomik şartlarda gençleşme mümkün değil.

Üstelik kimsenin aksini iddia edecek hali yok.

Elinizde kapı gibi sağlam mahkeme kararı var.

Yaşlanmaya karşı önlem böyle alınır.

Mahkemeye gidersin yılları sildirirsin!

Yazının devamı...

© Copyright 2024

Gazete Vatan Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş.