Ocak’ta enflasyon
.
2014’e kadar bol ve ucuz para kesinleşince mali piyasalar uçuşa geçti. New York’ta Dow Jones endeksi son dört yılın, NASDAQ ise son onbir yılın en yüksek değerlerine ulaştı. Avrupa borsaları da yükseldi. Parite 1.32 civarında yatay seyretti.
Olumlu havadan Türkiye’de nasibini aldı. İMKB’de endeks 60 bin sınırını aştı. Sepet kur 2.02 TL’ye kadar geriledi. Paritenin de etkisi ile dolar 1.75 TL’nin, euro 2.30 TL’nin alnıda indi.
Mali piyasa dalgalarının ezeli ve ebedi sorusu gene karşımıza geliyor. Yeni ve kalıcı bir trend midir? Yoksa bir süre sonra (yarın da olabilir!) tersine dönecek geçiçi bir yükseliş midir? Bende cevabı yok. Ama ikincisine daha yakınım.
Beklediğimden iyi
Yazıyı Paris’ten yazıyorum. Dolayısı ile Cumartesi gazetelerini göremedim. Atılan manşetlere bakmak için biraz interneti dolaştım. Gazeteden okumak gibi olmuyor. Havaya yakalayamadım. Neticede Ocak enflasyonuna medyanın tepkisini öğrenemedim.
Sonuçlar benim beklediğimden daha iyi geldi. Ocak’ta hem tüketici hem üretici fiyatlarının yüzde 1 civarında artacağını düşünmüştüm. Halbuki aylık tüketici enflasyonu - TÜFE - yüzde 0.6, üretici enflasyonu - ÜFE - ise yüzde 0.4 çıktı.
TÜFE artışı geçen yılın biraz üzerinde (0.2 puan), ÜFE artışı ise epey altında (2 puan) çıktı. Dolayısı ile yıllık TÜFE enflasyonu yüzde 10.6’ya yükselirsen ÜFE yüzde 11.1’e geriledi. İki endeksin yıllık artışı birbirine iyici yaklaştı.
Mevsim etkisinden arındırılmış sayılara bakalım. Tüketici fiyatları bir süredir yüzde 0.6-1 aralığında artıyordu. Ocak’ta artış yüzde 0.4 çıktı. Temmuz 2011’den bu yana en düşük aylık artıştır. Bir kenara yazıyoruz.
Çekirdek enflasyon göstergesi kabul edilen ÖKTG-I endeksi ile devam edelim. Ocak’ta eksi yüzde 0.1 çıktı. Geçen ay da aynı oranda gerilemişti. Ancak mevsim etkisi arındırılınca yüzde 0.7 artışa dönüşüyor. Geçen aya çok yakındır.
Kirada hareket yok
Doğrusu burada alt endekslerin ayrıntı analizine zamanım olmadı. Gene de, huylu huyundan vazgeçmez misali, kiralardaki artışa baktım. Fiyatlama davranışlarını en iyi kiraların yansıttığını düşündüğüm biliniyor.
Bir yıl önce, Ocak 2011’de, yıllık artış TÜFE’de yüzde 4.9, kirada ise yüzde 3.9 olmuştu. Bir yılda TÜFE iki katından fazla artarak yüzde 10.6’ya tırmandı. Buna karşılık yıllık kira artışı yüzde 4.7’de kaldı. Hatta bir önceki aya göre küçük bir düşüş gösterdi.
Olumlu haberdir. Enflasyonda 2011’in son çeyreğinde başlayan yükselişin maliyet kökenli ve geçici olduğu yönünde güçlü bir işarettir. Dönünce daha kapsamlı bir analiz yapacağım. Yeni bilgi varsa sizlerle paylaşırım.