Fiyat istikrarı nasıl ölçülür?
.
Bu hafta enflasyona odaklandık. Geçen hafta yayınlanan rekor ilk çeyrek büyümesinden sonra Haziran’da tüketici fiyatlarında sert düşüş konuyu ilginç kıldı. Geri planda para politikası ve faiz artışı çekişmesi yatıyor.
Piyasa ekonomisinin etkin işleyişinde fiyat istikrarının önemi her fırsatta vurgulanır. Kesinlikle katılıyorum. Ancak fiyat istikrarı aslında nitel bir kavramdır. Niceliğe yani somut bir sayıya dönüştürmek tahmin edildiğinden çok daha zordur.
İktisatçılar sık sık Alan Greenspan’ın tanımını kullanır. Mealen, “ekonomik aktörler kararlarında enflasyonu hesaba katmıyorsa fiyat istikrarı vardır” der. Yüzde kaç enflasyonun bunu sağladığına cevap vermez.
Sanırım sorunu anladınız. Hangi fiili enflasyon düzeyinde fiyat istikrarından söz edebiliriz? Her yerde ve daima tek bir sayı mıdır? Yoksa diğer ekonomik koşullardan, özellikle büyüme hızından etkilenir mi?
Pratik bir tanım
Benim bu sorunla ilk karşılaşmam 1970’lerin başına gidiyor. Internet yok; Türkiye’de veri bulamıyoruz. Londra’ya gittim. LSE’nin harika kütüphanesinde büyüme-ihracat ilişkisi üzerine veri topluyorum.
Japon mucizesinin bir özelliği dikkatimi çekti. Tüketici enflasyonu ABD’den yüksekti. Buna karşılık ihraç malları fiyatları düşüyordu. Ortalama büyüme hızı ile tüketici enflasyonu arasında güçlü bir ilişki olabileceğini kavradım.
Sizi teorik argümanlarla sıkmak istemiyorum. Literatürde yeri vardır. Verimlilik artış farkı, nisbi fiyat değişimi, iç talebin bileşimi, vs. bir dizi mekanizma devreye girer. Özetle, büyüme hızı ve tüketici enflasyonu ele ele gider. Ama fiyat istikrarı bozulmaz.
Ölçüye dönüşmesi için 1980’leri beklemem gerekti. Türkiye’yi 10 yıllık dönemler itibariyle değerlendirmeye çalışıyordum. Ortalama büyüme ve enflasyonu hesapladım. 1960-70 arası hemen diğerlerinden ayrıştı.
Fark neydi? Ortalama büyümenin ortalama enflasyondan yüksek olduğu tek dönemdi. Eureka! Fiyat istikrarını ölçmek için pratik bir tanım bulmuştum: enflasyon büyümeden küçük olacak. 1990’ların “Sıfır Enflasyon İstiyorum” yazılarında bunu kullandım.
Türkiye’ye uyguluyoruz
ABD, AB, vs. gelişmiş ülkelerde milli gelir ortalama yüzde 2-3 büyür. Enflasyon hedefi yüzde 2 alınır. Küresel krize rağmen, Türkiye’nin 2003-11 arası büyüme hızı yüzde 5’dir. Dış dengeyi düzeltebilirse. yüzde 6’nın üzerine çıkabilir. Enflasyon hedefi bu durumu yansıtmalıdır.
Yöntemi yakın geçmişe uygulayalım. Büyüme (çubuk), ortalama büyüme (üçgen) ve TÜFE artışı grafiktedir (hepsi yıllık). Büyümenin enflasyondan yüksek olduğu iki çeyrek vardır: 2010 sonbaharı ve 2011 kışı. 2005’in ilk ve son çeyreğinde ikisi eşittir. Gerisinde enflasyon yukarıdadır.
TÜFE yerine çekirdek enflasyon kullanınca sonuç daha da belirginleşiyor. Özetle: gıda-enerji fiyat artışlarına, rekor büyümeye ve son dönem TL’de değer kaybına rağmen 2011’de Türkiye fiyat istikrarını yakalamıştır. Böyle biline...