Şampiy10
Magazin
Gündem

Döviz kuru ve enflasyon (yine)

.

ABONE OL
Vatan Haber

Mayıs enflasyonu piyasa beklentisinin altında çıktı. TÜFE için tahminler yüzde 0.8 civarında dolaşıyordu. Gerçekleşme ise yüzde 0.5 oldu. Geçen yıl mayısta tüketici fiyatları yüzde 1.9 artmıştı. Dolayısı ile nisanda yüzde 10.7 olan yıllık enflasyon mayısta yüzde 9.2’ye geriledi. Böylece yıllık enflasyon son on iki ayın en düşük değerine indi.
Her iki gelişme de olumludur. Sonbaharda okuyucularıma enflasyondaki yükseliş eğiliminin durduğunu haber vermiştim. Kış başında ilkbahardan itibaren belirgin düşüş öngörmüştüm. Şimdilik veriler bu yönde geliyor.
Ancak, özellikle taze sebze-meyve fiyatlarındaki mevsimlik düşüş göz önüne alınırsa, mayıs ayı için yüzde 0.5 yine de yüksek bir enflasyon düzeyidir. Enflasyonla mücadele açısından daha katedilecek çok yol vardır.

TL değer kazandı

Bugünkü konumun ipucunu bir ay önce verdim. 2006’da enflasyonda yaşanan tırmanışı döviz kuruna atfeden görüşlere karşı çıktım. “Mayısta kur bir yıl öncesinin altına düşünce bakalım diyecekler?” diye sordum.
Merkez Bankası’nın yayınladığı aylık ortalama döviz kurlarını kullanıyorum. Mayıs 2006’da dolar 1.41 YTL, euro 1.81 YTL iken, bu yıl dolar 1.34 YTL’ye gerilemiş, euro ise aynı kalmış.
Kur hareketlerinden parite etkisini temizlemek için “0.5 $+0.5 euro” döviz sepetini kullanıyoruz. Geçen mayısta sepet 1.61 YTL iken bu yıl 1.57 YTL’ye gelmiş. Yani TL sepet karşısında yüzde 2.6 değer kazanmış.
Bakkal hesabı yapalım. Son on iki ayda döviz kurunun enflasyona etkisi negatiftir. İçeride fiyatlar döviz sepeti cinsinden sabit kalsa yıllık enflasyon eksi yüzde 2.6 olurmuş. Halbuki yüzde 9.2 olmuş. Döviz etkisini çıkartınca kur dışı etkenlerin enflasyona katkısı yüzde 11.8 ediyor.
Doğallıkla hesap bu kadar basit değil. Kur sadece ithal malların ve onlarla rekabet eden yerli ürünlerin fiyatlarını etkiliyor. Artı ithalat yapılan ülkelerde de az da olsa fiyatlar artıyor.

Kedi ve ciğer

Konuyu sevgili Mahfi Eğilmez’le konuşuyorduk. Aklına hemen Nasreddin Hoca’nın ünlü fıkrası geldi. Bence çok iyi oturuyor.
Hoca eve bir ciğer yollar. Hanımı arkadaşları ile beraber evde oturuyordur. Bir güzel pişirip yerler. Hoca gelince hanım korkup “ciğeri kedi yedi” der. Hoca hemen kediyi tartar. Ağırlığı ciğer kadar çıkar. Hoca meşhur lafını eder. “Hanım, ciğer buradaysa kedi nerede? Kedi buradaysa ciğer nerede?”

Yazarın Diğer Yazıları

  1. İlk çeyrekte sanayi üretimi
  2. Kapitalizmin eleştirisi
  3. Nisanda enflasyon
  4. 21’inci yüzyılda sermaye
  5. İlk çeyrekte dış ticaret
  6. Borçlanma faizi
  7. Faiz kararı ne olmalı?
  8. Faiz ve tasarruf oranı
  9. Reel faizin kısa tarihçesi
  10. İlk çeyrekte bütçe

© Copyright 2024

Gazete Vatan Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş.