Devletler batar mı?
.
Küresel mali piyasalarda havalar tatsız. İstanbul kendini ayrıştırmaya çalıştı ama başaramadı. Varlık fiyatlarında yapay şişme döneminin sonu olabilir. Bırakın artışı bu düzeyde tutunmaları bile başarı sayılır.
Bu sabah saat 10’da üçüncü çeyrek milli gelir verileri yayınlanıyor. Aynı saatte Merkez Bankası Başkanı Yılmaz’ın basın toplantısı var. “2010 yılında kur ve para politikası” açıklanıyor. Çok önemli bir metindir.
Ekim sanayi üretimi piyasaları şaşırttı. Geçen yıla kıyasla yüzde 3 civarında düşüş bekleniyordu. Halbuki toplam sanayi yüzde 6,5 imalat sanayi yüzde 6,6 arttı. Salı günü ihracat artışına ve Bayram’ın eylüle kaymasına dikkat çekmiştik. Takvim ve mevsim etkisi temizlenince oran düşüyor ama artıda kalıyor. Ayrıntısına bakacağım.
Yunanistan vakası
Zamanlama çok ilginçti. Derecelendirme kuruluşu önce Fitch Türkiye’nin kredi notunu yükseltti. Daha mürekkebi kurumadan Yunanistan’ın notunu indirdi. Yunanistan’da borsa çöktü, risk primi arttı vs.
Devletler de batar mı? İki hafta önce, Dubai fırtınası koptuğunda sorduk. O bağlamda, 2009’da bütçe açığı milli gelirin yüzde 13’üne, borç oranı yüzde 135’e tırmanan Yunanistan’a işaret ettik. Ama soruyu cevaplamadık.
İflas mekanizması devletlerde şirketler gibi işlemez. Varlıkları borçlarını karşılamayan şirkete alacaklıları el koyar. İflas halinde şirket ya fiilen ortadan kalkar ya da sahibi değişir. “Batma” sözcüğü uygundur.
Devlet için durum farklıdır. Bir yöntem borcunu ödemeyeceğini ilan etmesidir. Moratorium denir. Döviz borçlarında yaygındır. Yakın geçmişte Rusya ve Arjantin örnekleri var. Faturayı yabancı alacaklılar öder. Bazen akılcı hatta yararlı bile olabilir.
Yerli para ile borçlar daha kolaydır. Banknot matbaası çalıştırılır. Borç enflasyonla ödenir. Bu kez yerli alacaklılar sıkıntıya düşer. Bu süreç genellikle hiperenflasyonla sonuçlanır. Ekonomi hasar görür ama batmaz.
Yunanistan’ı özel kılan ikinci yolun kapalı olmasıdır. Çünkü borcu kendi parası euro ile ama euro basma yetkisi yok. Moratorium ilan edebilir. Ancak bu durum euro’yu kullanan diğer ülkeleri de olumsuz etkiler. Yunanistan ne yapacak? Bu ilginç konuya geri döneceğim.
Konferans haberleri
Bugün iki konuşma için Ankara’ya gidiyorum. Önce Rekabet Kurumu’nun perşembe konferansçısıyım (konferans salonu, saat 15.30. Tahmin edileceği gibi, rekabet konuşacağız.
Diğerini Eflatun Yayınevi ve TEPAV Girişimcilik Enstitüsü düzenliyor. TOBB Üniversiesi senato salonunda saat 18.30’da küresel kriz ve Türkiye ekonomisi tartışacağız.
Ankara’dan bir başka haber. Türkiye Ekonomi Kurumu 80’inci Kuruluş Yılı Kutlama Etkinliği “Küresel Bunalım ve İktisat Eğitimi” başlığını taşıyor. Mesleğin ağır topları katılıyor: Cumartesi tam gün AÜ-ATAUM salonu, Cebeci.