Ağustos'ta enflasyon
.
Bayram haftasına geldik. Bugün tam ve yarın yarım iş günü, sonra tatil başlıyor. Yayınlanacak önemli veri de yok. İç piyasalarda fazla hareket olmaması normaldir. Dışarısı da sakin duruyor.
Ben de yazlıktan İstanbul’a dönüş hazırlığına başladım. Hoca takımı için takvim yılının “kıymet-i harbiyesi” yoktur. Esas olan ders yılıdır. Hayatın yeniden başladığının işareti sonbahardır.
Yaşasın 12 dev adam! Basketbol Milli Takımı Dünya Şampiyonası’nda çeyrek finale yükseldi. Daha da önemlisi, Fransa’yı eledi. İçimi sevinç kapladı. Fransa’nın engellenemez düşüşüne bir katkı olarak düşünülebilir.
Enflasyon tartışmaları
Yılbaşından bu yana iktisatçılar ve mali piyasalar enflasyon verilerini çok yakından izliyor. Geri planda aralıktan itibaren tüketici fiyatlarında aniden ortaya çıkan sert yükseliş yatıyor.
Doğal olarak, enflasyonun nedenleri tartışma konusu oldu. Mali piyasalar zaten 2010’da para politikasının sıkılacağını ve gecelik faizlerin 2 puan yükseleceğini öngörüyordu. Artış bu beklentilerin öne çekilmesine yol açtı.
Buna karşılık, başta Merkez Bankası, benim de aralarında olduğum bir kesim, enflasyondaki tırmanmanın geçici etkenlerlerden kaynaklandığını savundu. Talep baskısı yoktur, nispi fiyat hareketleridir. Faiz artışı gereksizdir dedi.
Tartışmanın bu aşamasını ikinci kesim kazandı. TÜFE’deki artışta gıda fiyatlarının payı büyüktü. Yaz başından itibaren gıda fiyatlarında bir düzeltme gerçekleşti. Yıllık enflasyon daha olağan düzeye geriledi.
Ama tartışma bitmedi. Sonbaharda enflasyonun tekrar yönünü yukarı çevireceği görüşü bugün de mali piyasalarda yaygın. Dolayısı ile 2011’de para politikasının sıkılması (gecelik faizin yükselmesi) bekleniyor.
Kirada düşüş sürüyor
Ağustos enflasyon verileri cuma sabahı TÜİK tarafından açıklandı. Piyasa TÜFE artışını yüzde 0.3 bekliyordu. Geçen ağustosta eksi 0.3 olmuştu. Yani yıllık enflasyonda yarım puan artışa tekabül ediyordu.
Ağustos’ta TÜFE yüzde 0.4 çıktı. Böylece sekiz aylık enflasyon yüzde 3.5’a, yıllık enflasyon yüzde 8.3’e tırmandı. Ağustosta en büyük artış yine gıda ürünleri fiyatlarında yaşandı. Buna karşılık “çekirdek enflasyon ” göstergeleri düşük çıktı.
Toplam talebin enflasyona etkisini anlamak için uzun süredir kira kalemini izliyoruz. 2007 yazına kadar yıllık kira artışı yüzde 20’lerde seyretmişti. Sonra iniş başladı. Temmuzda yüzde 4.2’ye kadar geriledi.
Ancak kirada düşüş eğilimi güç kaybediyordu. Taban ihtimali belirmişti. O bakımdan ağustos verisinin önem kazandığını söyledik. Şimdi ağustosta da düşüşün yavaş da olsa devam ettiği ortaya çıktı. Yıllık oran yüzde 4.1’e indi.
Kapasite kullanımı, güven endeksleri vs. diğer konjonktür göstergeleri de fiyatlar genel düzeyi üzerinde talep kökenli bir baskıya işaret etmiyor. Geçici dalgalanmalar daima mümkündür. Ama enflasyonun eğilimi aşağı yönlüdür.