Piyasalar sürprizleri sevmedi!
.
Geçtiğimiz hafta finansal piyasalar iki sürprizle karşılaştı, ikisini de sevmedi. İlki Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) “politika faizini” 25 baz puan indirmesiydi. 18 ay önce bu kararı vermesi gerekiyordu. Çok geç alınmış bir indirim kararı. Bu süreçte AB bölgesinde; tıpkı ABD’de olduğu gibi; enflasyon bir tehdit değildi. Euro ile dolar arasındaki 25 baz puanlık euro lehine olan faiz farkı, euronun değer kazanmasına en azından yükseldiği seviyeleri korumasına yardımcı oldu.
Bu durum güçlü euro nedeniyle “canı yanan” ve toparlanmakta zorlanan özellikle Güney Avrupa’yı çok zorladı. Hatta Fransa bile bundan etkilendi ve hafta içinde Fransa’nın kredi notu AA+’dan AA’ya indirildi. ECB Başkanı Draghi her zamanki gibi ekonomik toparlanma için “ne gerekiyorsa yapacağını” söyledi. Aslında ECB’den gelen faiz indirimi kararı, AB’ye ihracat yapma önceliği olan Türkiye için iyi bir haber. Ancak bu “iyi haber” piyasalarca hemen hiç fiyatlanmadı. Diğer yandan ECB’nin çok geç kalan bu hamlesi olası bir “Fed daraltmasına” karşın bir önlem gibi geldi bana.
Piyasaları asıl mutsuz eden ikinci sürpriz ABD’den gelen tarımdışı istihdam verisiydi. Ekim ayında 17 gün “devletin kepenklerini kapattığı” ABD ekonomisi Ekim ayında 125 bin kişilik bir istihdam artışı sağlaması beklenirken 204 bin kişiye istihdam sağlamış. Normal şartlar altında ekonominin toparlanıyor olması açısından “iyi” bir haber olması gerekirken Fed’in “parasal daraltmaya” yakın zamanda başlayabileceği endişesi ile bu veri bir anda “kötü haber” halini alıverdi. Özellikle de bizim de dahil olduğumuz gelişen piyasalar için.
Piyasaları korkutan Fed’in Mart ayına erteleyeceği “daraltma” kararını erkene alması endişesi piyasaları korkuttu. Haksız da sayılmazlar. Zira ABD’de işsizlik yüzde 7.3’te kalırken, işgücüne katılım yüzde 62.8 ile 1978’den bu yana en düşük seviyesine gerilemiş. Gerçi hem TDI hem de işgücüne katılım oranlarının daha “makul” rakamlara revize edilecek diye düşünüyorum. Yine de buna zaman olduğundan piyasalar endişe etmeye devam edeceklerdir. Nitekim bu endişenin bir başka yansıması da ABD 10 yıllıkları cephesinde görüldü ve 30 Ekim’de yüzde 2.47’yi getiriler 2.72’nin üzerine çıktı.
Önümüzde faiz, kur ve borsalar cephesinde gerilimin arttığı günler var. Merkez Bankası yeniden “silahlarını kuşanmak” zorunda kalacak.
Önceki gün; 26 dolardan halka açıldığı gün 50.05 dolara kadar yükselen Twitter aradan iyi “sıyrıldı”. Mükemmel bir zamanlama oldu. Çok büyük olasılıkla da piyasaların “tabutuna çakılan son çivi” oldu!