Kimse tekere çomak sokmuyor
Piyasadaki çözülme herkesi bozacağından, kimse ’tekere çomak sokmuyor.’ BOJ kararı öncesi tartışılmaya başlayan carry trade’ler artmasa da varolan seyrinde devam edecek gibi. Artık yenin paritesi önem kazanacak. Beklenti ise yenin değer kaybetmesi yönünde
Piyasadaki çözülme herkesi bozacağından, kimse ’tekere çomak sokmuyor.’ BOJ kararı öncesi tartışılmaya başlayan carry trade’ler artmasa da varolan seyrinde devam edecek gibi. Artık yenin paritesi önem kazanacak. Beklenti ise yenin değer kaybetmesi yönünde.
Geçen haftanın önemli piyasa olayları; Japon Merkez Bankası’nın (BOJ) yüzde 0.25’lik (25 baz puan) faiz artışı, ABD’deki enflasyon verileriyle borsadaki blok İş Bankası satışı ve TAV’ın işlem görmeye başlaması olarak özetlenebilir. Bu arada bonolardaki bileşik yüzde 18.68 dip seviyesinin ve dolar/YTL kurlarında da 1.3850’nin altındaki günlük kapanışları unutmamak gerek.
Global piyasalardaki yukarı yönlü hareketler de dikkat çekiciydi. Her ne kadar ABD hisse piyasalarında yorgunluk ve kâr realizasyonu emareleri görülse de, emtia piyasalarında özellikle bakır, mısır, petrol ve altında ciddi yükselişler oldu. Türk piyasaları için pek de iyi bir haber değil!
BOJ’un faiz kararı öncesinde, piyasalar yüzde yüzde 50-50 durumundaydılar. Karar artış olarak açıklandığında yenin 117 seviyelerine kadar değer kazanması beklenirken 119.40’lara kadar yükseldi, haftayı 121’in üzerinde kapattı. BOJ’dan bundan sonraki altı ayda pek hareket beklenmiyor. Gözler enflasyon rakamı sonrasında yeniden FED’e dönecek.
Aslında piyasalarda faiz artışları pek de ciddiye alınmıyor, piyasalarda pek etkili olmuyor. “Faiz artışlarının ardında ekonomiyi yavaşlatmaktan çok, ‘normalleştirme’ çabaları yatıyor” şeklinde bir yorumla herkes ‘işine bakıyor’, trendini izliyor. Nereye kadar? Herhalde yılın ikinci yarısında FED’in muhtemel bir faiz artış sinyaline kadar böyle sürecek görünüyor.
Piyasalardaki bir “çözülme” herkesi bozacağından, kimse ‘tekere çomak sokmuyor.’ BOJ kararı öncesi tartışılmaya başlayan ‘carry trade’ler artmasa da varolan seyrinde devam edecek gibi görünüyor.
Artık yenin faizinden çok paritesi önem kazanacak. Önümüzdeki dönemde beklenti, yenin değer kaybetmesi yönünde. Yen/dolar paritesi karşısında 122.35-70’i aşar ise önce 124.60 ardından da 128.70’lere kadar değer kaybedebilir. Eğer 122.70 tutar ancak bu arada euro/yen paritesinde 160’ların üzerine geçilir ise, bu durumda euro da dolar karşısındaki 1.3175 seviyesini aşıp 1.33’lere doğru yükselebilir.
Yenin değer kaybetmesinin; global piyasalardaki kullanılabilir likiditenin daralması anlamına geldiğini hatırda bulundurmakta fayda var.