Hükümet IMF’ye yaklaşıyor! G-20 top çeviriyor!
.
Haftasonu IMF ile bir anlaşma yapılmasını bekleyen piyasalar, “yakınlaşma” ile yetinecek.
IMF heyeti ile Washington’da görüşen Erdoğan “ümük sıkma” edebiyatından “çözüme en yaklaştığımız noktaya gelindiğini” IMF anlaşma aşamasına yaklaşıldığını açıklamış.
İçeride söylenenleri “politik saldırılar” olarak algılayıp sert tepkiler vermişti. Küresel krizin boyutunu sanki diğer G-20 liderlerini dinleyince anlamış gibi. Umut bağlanan Körfez parası bile krizden şikayet edince eldeki “son kaynak” IMF ile bir orta yolu bulunmaya çalışılıyor.
Zannetmiyorum ki IMF, yapılacak bir anlaşmada bizdeki yerel seçimi düşünerek “ümük sıkmaktan vazgeçecek”. Yapılacak program yine IMF’nin performansına yazılacağından çok da tavizkâr olmayacaklarıdır.
Başbakan, IMF konusunda söylediklerinden geri adım atacak mı? Yerel seçim öncesinde “ümüğümüzü sıktırmadım!” edebiyatı yapılsa da gerçekte birçok taviz verilecektir. Zamanında ev ödevini yapmayan “Ağustos böceğinin”, krizde IMF’yle uzlaşmasından başka yapacak bir şeyi kalmıyor.
IMF ile anlaşılması kısa vadede piyasaların stresini azaltsa da temel sorunlara ve küresel darbelere karşı sağlam bir “kalkan” olmayacaktır. Zayıf da olsa bu kalkan en çok yabancı yatırımcıları koruyacak, yerli ekonomik aktörlere sadece “güçlüymüş gibi görünen” rezervler sayesinde kolay borçlanma avantajı sağlayabilecektir.
G-20’lerden somut sonuç yok!
Sanki dünya krizde değil, acil somut adımlar atılması gerekmiyor... Adeta yaklaşmakta olan göktaşının çarpmasına daha 4 ay var da ne yapalım tartışması devam ediyor.
G-20’lerden net bir sonuç çıkmasını ben dahil kimse beklemiyordu. ABD’nin yeni seçilmiş başkanının toplantıya katılmaması, krizde liderlik sorunun daha da öne çıkardı. Krizi yaratan “topal ördek” Bush mu sorunu çözecek? Hiç sanmıyorum.
IMF ve Dünya Bankası’nın küresel büyüme adına başta BRIC ülkeleri (Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin) olmak üzere sıkıntıdaki ülkelere kaynak sağlamaya devam etmesi, her ülke batması durumunda dünya ekonomisinde sorun yaratabilecek kuruluşlarını listelemesi (bizim listede sadece T.C. yer alır herhalde), türev piyasalarının daha sıkı kontrol edilmesi v.s. gibi kararlar “alınmış” G-20 zirvesinde.
Top çevriliyor. Herkes “ev ödevine” çalışacak ve 30 Nisan’da yeniden buluşacaklar. O zamana kadar kriz yeni kaleleri de yerle bir etmemişse...
Lideri ve de amacı net olmayan dünya kamuoyunda politikacılar doğru dürüst bir şey yapmıyor denmesin diye, yapılan gereksiz bir toplantı gibi... Venezuela Başkanı Hugo Chavez “soruna neden olan insanların evsahipliğinde yapılan ve yoksulları dışlayan bu toplantının zaman kaybından başka bir şey olmadığını” söylemiş.
Chavez hiç de haksız değil!