Füme Pazartesi
.
Cuma günkü piyasaların kapanışını görenler yarının bir başka “Kara Pazartesi” olacağını düşünmeye başladı. Nasıl düşünmesinler ki? Cuma günü ABD enflasyon verileri Türkiye saatiyle 14:30’da açıklandı. Çekirdek ve TÜFE sırasıyla yüzde 0.2 ve 0.3 beklenirken her ikisinden de 0 (sıfır) artış geldi. Petrol, altın, buğday, mısır, bakır yani tüm emtia fiyatlarındaki onca artışa, doların değerindeki dramatik düşüşe rağmen ilginç (!) bir şekilde fiyatlar nasıl olduysa (?) artmamış.
İyi habere aç olan piyasalar da çok korktukları enflasyon rakamlarıyla rahatladılar. Borsalar yükseldi. Ancak hemen ardından çok korkulan bir haber geldi. Bir yatırım bankası -Bear Stearns (BS)- “likiditesinin son 24 saatte dramatik bir şekilde azaldığını” açıklayınca FED’in son “tavşanının” da işe yaramadığı anlaşıldı ve piyasalar adeta çöktü.
Dramatik düşüşlerden önce kapanan İMKB 163 puanlık -küçük de olsa- artışla kapatmıştı. BS’in bir başka büyük ABD’li yatırım bankası JP Morgan aracılığı/yardımıyla kurtarılacağı haberi kısa süreli bir rahatlama getirse de ilk büyük yatırım bankasının “kurban” verilmiş olması yeterince moral bozucuydu.
Türk piyasaları için asıl önemli haber; kapanıştan hemen sonra geldi. Yargıtay başsavcısı tarafından AKP’nin kapatılması için dava açılacağı açıklandı. AKP’nin yüzde 47 oy ile iktidara gelmesinden sonraki laiklik karşıtı tavırları, bu dava meselesini gündeme getirdi. Seçimlerden bu denli önde çıkmış bir parti için kapatma davası açılması ama az ama çok piyasaları etkileyecektir.
Yine de yurt dışındaki gelişmeler kadar etkili olmayacaktır. Neden mi? Piyasaların asıl “oyuncuları” yabancılar ve onlar için bu haber kısa vadede çok önemli bir sorun değil. Zira yargının karar alması nasılsa zaman alacak. Halbuki ABD’deki gelişmeler “o an” oluyor. Yeni bir batış haberi, yeninin dolar karşısında değer kazanarak kritik seviye olan 100 sınırının altında bir haftalık kapanış yapmış olması, AKP haberinden daha fazla etkileyecektir.
Pazartesi günü açılışta sapla saman birbirine karışacak! Piyasalar çok büyük ihtimalle (hafta sonu olmasına rağmen ABD’den iyi bir haber gelmezse) düşüşle açılacaktır. Ancak bu düşüşün ne kadarının küresel krizden, ne kadarının AKP davasından olacağını anlamak da hayli zor olacaktır.
Peki yarın ne olur derseniz?
Önce kurlarda; 1.2630-50 seviyesine kadar bir yükseliş olabilir. Bu seviye kararlı bir şekilde aşılması durumunda 1.2825 ve ardından 1.3380 seviyeleri görülebilir. Daha önceden denenen 1.2650 seviyesinin tutması ihtimali yüksek. Zira yerli yatırımcılar arasında; AKP davasının uzun zaman alacağını, bu yükselişin satış için iyi bir fırsat olduğunu düşünenler de çıkacaktır. Bu da yükselişi, önceki sıçramalarda olduğu gibi sınırlayabilir.
Bono faizlerinde gerilim zaten fazla azalmamıştı. Yeniden yüzde 18 bileşik seviyeleri denenebilir.Yine de bono piyasasının daha dirayetli davranma ihtimalinin yüksek. Zira geçtiğimiz hafta 2 ve 5 yıllık çapraz para swaplarındaki YTL faizleri yüzde 16.15-16.35 arlığında sakindi. Dikkati çeken en önemli nokta 2 yıllık faizlerin 5 yıllıkların üzerine çıkmasıydı ki bu da kısa vadedeki stresi yansıtıyor.
Haftayı; AKP’nin kapatılma haberini (Yargıtay da mı artık piyasaları düşünür oldu da açıklamayı piyasaların kapanışı sonrasında yaptı ?) ve Dow Jones’un yaşadığı çöküntüyü göremeden kapatan borsanın da düşüşle açılması kaçınılmaz.
Bir önceki dip seviyesi olan 40.887 ya da 41.000 seviyesine kadar (yüzde 3.7) bir düşüş görülebilir. Bu seviyelerin altı yeni bir dip demektir ki neresi olabileceği başka bir yazının konusu. Diğer yandan geçen haftanın alıcılı geçmiş olması, düşüşleri en azından Pazartesi açılışında sınırlayabilir. Japon yeninin ve Dow Jones endeksinin vadeli kontratlarındaki hareketin boyu, gün içindeki seyri doğrudan etkileyecektir.
İyimser taraflar da olduğundan karadan çok, koyu gri “füme” bir Pazartesi olacak görünüyor.