Şampiy10
Magazin
Gündem

Euro’ya ‘hayır’ AB’ye ‘evet’!

.

ABONE OL
Vatan Haber

Wall Street Journal; Yunanistan’ın eurodan çıkması durumunda Türkiye’nin euroya alınmasını önermiş. Teşekkür ederiz almayalım! Dünkü Vatan’da sevgili Ekonomi Müdürümüz Ercan İnan bu haber üzerine görüşlerimi sormuştu. Soruyu “Komşu’nun yerine AB’ye alınmamız” şeklinde algılayınca bunun her iki taraf için de kazan-kazan durumu olacağını dile getirdim. Ancak sonradan anlaşıldı ki WSJ bizi euroya davet ediyormuş. Bu hamle AB için “kazan” olabilir ancak bizim için hiçbir anlamı yok!

Dağılma tehlikesiyle karşı karşıya olan, parasal birliği olmasına karşın, mali birliği olmayan bir para birliğine neden girelim ki? Euronun, yani Avrupa Para Birliği’nin şu andaki en büyük açmazı da bu değil mi? Para politikaları konusunda tek bir otorite var: Avrupa Merkez Bankası (European Central Bank ECB). Faiz oranları, para arzı, ülkelerarası “para politikalarını etkileyen” dengesizlikleri gözeten ve de bunları dengeleyen/düzenleyen bir kurum ECB. Ancak tek başına para politikası yeterli mi? Tabii ki değil! Ortak vergi politikaları, sermaye transferleri gibi maliye politikalarını ilgilendiren konularda bir yeknesaklık sağlanamadığı; para politikalarının, mali politikalarını (ya da tam tersi) desteklemediği bir ekonomik toplulukta sağlıklı stratejiler oluşturmak mümkün mü? Mümkün değil! Euronun da asıl sorunu tam da burada değil mi? (Ya da euronun kurtuluşu!) Bu düzelmediği sürece euro adam ol(a)mayacak! Uluslararası kabul gören bir rezerv para niteliğine kavuşamayacak!

Böylesi bir para birliğine neden girelim? Hem para politikamızı kendimiz belirleyemiyoruz, hem mali politikalar konusunda para birliği üyelerine tabiiyiz. Üstelik de bu üyeler arasında bir yeknesaklık yok. Daha da ötesi, üyeler arasından bazıları kendilerini “diğerlerinden daha eşit” görüyor! Ne işimiz var böylesi bir para birliğinde...

Biz kendi politikalarımızı belirleme konusundaki özgürlüğümüzü ve esnekliğimizi korumaya devam etmeliyiz! (Tıpkı İngiltere’nin yaptığı gibi!) Cari açıkta başımız belaya mı girdi, paramızı devalüe edebilmeliyiz. Paramız çok mu değerlendi, faiz oranlarını indirebilmeli, TL’nin cazibesini azaltabilmeliyiz! Temel sorunlarımızı halletmeden euroya girdiğimiz takdirde, başımız iyiden iyiye belaya girebilir. Tüm bu nedenlerden dolayı euroya girmeyelim!

Diğer yandan WSJ’ın önerisinin yanlış anlaşılan tarafına gelince, AB’ye girme kısmına “kerhen evet” demek mümkün. Yunanistan’ı atarlar bizi alırlarsa; buna da itirazım var ama çok da sesim çıkmaz! Sermaye, mal ve işgücünün serbest dolaştığı (varsayılan!) Avrupa Birliği’ne girmek bazı sorunlarımıza derman olabilecek. En azından hukuk düzeninin uluslararası kabul gören bir seviyeye yükselmesiyle bile doğrudan yatırımlar konusunda ciddi adımlar atabiliriz. AB ile rekabet konusunda ülkemizden yana hiç şüphem yok. Üretkenlik, çalışkanlık ve rekabet konularında bir çok AB ülkesiyle dişe diş mücadele edebilecek durumdayız. Gümrük Birliği zaten bizi AB için bir pazar haline getirmiş durumda. Tam üyelik bu açıdan bizi çok da bozmaz!

Yine de bir çok defa yazdığım gibi ben AB üyeliğine de taraftar değilim. Eee peki sen ne istiyorsun diyebilirsiniz. Ben AB kriterlerinde, AB hukuk düzeninde, AB eğitim seviyesine ulaşmış; hem ekonomik hem de siyasi alanda bağımsız, gerçek anlamda demokratik bir Türkiye istiyorum.

Çok mu şey istiyorum?

Çok mu zor bu dileklerimin gerçek olması?

Yazarın Diğer Yazıları

  1. Borsalar toparlanır mı?
  2. Merkez Bankası beklemeli mi?
  3. Brunson rallisi yaşanacak mı?
  4. ABD tahvilleri bizi nasıl etkiler?
  5. Papatya falı gibi...
  6. Enflasyon kritik
  7. YEPyeni hedefleri 12’den vurur mu?
  8. Yeni OVP piyasaya güven verecek mi?
  9. Faizi dengeleyici adım geldi
  10. Merkez ne yaparsa Dolar/TL ne olur?

© Copyright 2024

Gazete Vatan Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş.