Dünya iyi, biz iyiyiz!
Mayıs ayında Japonya’dan gelen faiz artış haberiyle bozulan finansal piyasalar içinde en fazla etkilenen ülkelerden biri olmuştuk
Mayıs ayında Japonya’dan gelen faiz artış haberiyle bozulan finansal piyasalar içinde en fazla etkilenen ülkelerden biri olmuştuk. Eylül ayının sonlarında özellikle Güney Afrika’dan gelen kötü haberler bizim piyasalarımızı da germiş; dolar kurlarında 1.53’lere, faizleri de yüzde 23.30 bileşiklere kadar yükseltmiştik.
Ancak son haftada özellikle başta Dow Jones’un yeni rekorları (ABD’de önümüzdeki yıl durgunluk beklentisine rağmen) tüm piyasalardaki moralleri yükseltti. Güney Afrika’da dün faizlerin 50 baz puan arttırılması bu ülkede de dövize satış getirmesiyle, bizim piyasalarımız neredeyse coştu. Eylül sonundaki gergin hava; 2 Ekim’de yapılan yeni gösterge kağıt ihalesine de yansımış ve ihalenin ortalama faizi bileşik yüzde 22.59 gerçekleşmişti. Ertesi gün yapılan değişim ihalesinde de Hazine yüklü satış yapınca o günün stresi içinde faizler yüzde 23.30 bileşiklere kadar yükselmişti. Ancak kurlardaki hareket pek de bu yükselişi destekler nitelikte olmamış, hareket görece olarak sınırlı kalmıştı.
O günlerde yazmış olduğum “Ardışık üç ihale tezi” başlıklı yazımda, bu ihaleden alanlar bir hafta içinde zarar ederler ise faizlerin daha da yükselebileceğine değinmiştim. Yine aynı yazıda faizlerdeki yükseliş sırasında 20.76-21.22 bileşik arasında bir boşluk (gap) olduğundan, bu boşluğun bir ara kapanacağına ve hatta bunun faizler daha da yükseldikten sonra gerçekleşebileceğine değinmiştim.
Burada yanılmışım. Gerginlik bir hafta bile sürmedi ve 20.85’lere kadar gerileyen bileşiklerle birlikte bu boşluğun önemli bir kısmı dün kapandı. Kalan kısmı da büyük ihtimalle bugün kapanacaktır. Bono bileşiklerinde 20.40-50 aralığına kadar bir düşüş olabilir. Hatta Londra’da yılın son büyük işini yaparak kârlarını cebe koyup, yıl sonu bonus hesaplarını yapmayı düşünenlerin yüzde 19’ları telaffuz ettikleri de piyasalarda konuşulanlar arasında. Şimdilik yüzde 20 bileşik seviyesinin altı biraz zor görünüyor.
Bu arada hatırlatmakta fayda var. Son günlerdeki hızlı düşüş sırasında da 22.82 ile 22.57 seviyeleri arasında da bir boşluk (gap) oluştu. Korkarım bu boşluk da bir gün kapanacaktır. Ancak zamanını şimdiden kestirmek için henüz erken.
Tabii ki bu arada döviz cephesinde de bono alma yarışı sırasında ciddi satışlar oldu. Uzun süre kırılmayan 1.49 seviyesinin altına, 1.4760 seviyelerine kadar gelindi. Buradan daha aşağı inme ihtimali, tıpkı faizlerde olduğu gibi sınırlı görünüyor. 1.4650-1.47 aralığı test edilse de bu seviyede uzun süre kalınmayabilir. Özellikle Dow Jones endeksindeki hareketlerden destek bulan bu gelişmelerin; yakın zamanda olduğunu tahmin ettiğim 12 bin civarındaki zirve seviyesi görüldükten sonra uzun süre devam etmeyebilir.