Çin’den geri adım mı?
.
Doların rezerv para olma özelliği son aylarda daha sık tartışılır oldu. Zayıflayan, bir türlü “güçlü rezerv para” imajına geri dönemeyen doların tahtına yeni varisler aranıyor. BRIC ülkelerinin (Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin) kendi aralarında geçen ay yaptıkları toplantı öncesinde; bir taraftan Çin diğer taraftan Rusya; doların yerine bir para biriminin rezerv olup olamayacağını sorgulamaya başlamışlardı.
BRIC aslında bu konuda karar merci olabilecek denli büyük rezerv tutan ülkelerden oluşuyor.
Milyar dolar
1. Çin Halk Cumhuriyeti 1,953
2. (Japonya 1,019)
3. Rusya 404
Hindistan 262
Brezilya 206
Peki, BRIC ülkelerinin önerisi doğrultusunda IMF’in değişik para birimlerinden oluşturduğu sepet olan SDR’ın (Special Drawing Right - Özel çekme hattı) rezerv para olabilir miydi? Ya da tahtı sallanan doların yerini euro alabilir miydi? Ya da altın standardına geri mi dönülmeliydi?
Önümüzdeki hafta yapılacak G-8 Toplantıları’ndan önce, hafta sonu Çin Dışişleri Bakanı’ndan önemli bir açıklama geldi: Çin; ülkelerüstü bir rezerv para birimi yaratmak yerine; doların rezerv para birimi olarak kalmaya devam etmesi gerektiğini açıklamış. Hatta doların değerini koruma adına çaba sarfeden ABD Hükümeti’ni, bu çabalarından dolayı “takdir” etmiş.
Herhalde Çin’in elindeki 2 trilyon dolarlık rezervi aklına geldi. Bir yılda yüzde 32 artan rezervlerin önemli kısmı dolarda tutuluyor. Diğer yandan neredeyse tüm uluslararası ticarete konu olan emtialar, dolar bazında fiyatlanıyor. Hal böyle olunca da, herhangi bir emtiayı almak için dolar ödemeniz, bunun için de dolar talep etmeniz gerekiyor. Henüz daha bu döngü kırılabilmiş değil.
Ne zaman ki; en azından bölgesel olarak; temel emtiaların fiyatları dolar dışında başka para birimleriyle “kote edilir”, ancak o zaman yeni rezerv para(lar) tartışılabilir. Bu da ancak reel ekonomide ve de iş yapma biçimlerinde yaşanacak köklü değişikliklerden sonra mümkün olabilir. Düşünsenize doların yerine önerilen SDR bile dolar cinsinden “kote ediliyor”. “SDR/dolar paritesi” IMF tarafından günlük olarak, içindeki paraların ağırlıklarına göre hesaplanarak web sitesinde yayınlanıyor. Yüzde 40.8 dolar, yüzde 37.3 euro, yüzde 12.3 Japon yeni ve yüzde 9.6 sterlinden oluşan SDR’ın içindeki paraların dolar karşısındaki değerlerinden, yeniden SDR’ın dolar değeri hesaplanıyor. Bu kadar “bağımlı” bir hesaplama varken tek başına SDR’ın bir rezerv para olması özelliğinden söz etmek biraz zor.
Hem Çin hem de Rusya, rezervlerini alıp-satarak yönetiyorlar. Yaptıkları açıklamalarla piyasalara yön verebiliyorlar. Bir anlamda “alım/satım - yani trade- için” ihtiyaç duydukları haberleri kendileri “oluşturabiliyorlar”. Sırf bu sebepten dolayı özellikle bu iki ülke bu konuda adım atmadıkları sürece doların rezerv para olma özelliğinde yakın vadede pek fazla birşey değişmeyecektir.