Bundan sonra ne olacak?
.
Korkuların bir kısmı fiyatlandı. Küresel arenada fiyatlanmayan kısmı, haftanın ilk yarısında piyasaları bozacaktır. Ancak bu bozulma sınırlı kalabilir. Türk piyasaları ise ABD’nin notunun düşürülmesinden önce olumsuzlukları önemli ölçüde fiyatladı, fiyatlamadığı kısmı ise az kaldı. Önemli not: Bu hafta dikkatler ABD’den çok AB’ye çevrilecek
ABD’nin kredi notunun bu kadar kısa zamanda indirilmesini bekleyenlerin sayısı çok azdı. AAA olan not AA+’ya indirildi. Üstelik negatif izlemeyle birlikte. Böylesi bir haber hafta içinde ve de borsalar açıkken gelseydi telafisi zor zararlara yol açabilirdi. Her ne kadar S&P Cuma günü öğle saatlerinde notu indireceğini ABD yönetimine bildirse ve karşılığında hesaplarında 2 trilyon dolarlık hata olduğu ABD Hazinesi tarafından ileri sürülse de S&P’nin buna rağmen notu indirmesi ABD’nin küresel piyasalardaki algısını mutlaka değiştirecektir. Yine de kısa vadede ABD yönetiminin S&P’nin not indiriminde hesap hatası var söylemleri, Moody’s ve Fitch’in henüz daha notu indirmemiş olması gibi nedenlerle oldukça önemli olan bu not indirimi piyasalar tarafından göz ardı edilmeye çalışılacaktır. Tıpkı Cuma günü ABD piyasalarında olduğu gibi. S&P’den not indirimi geleceği dedikoduları piyasalara ulaşınca (Bu arada insider trading içerden öğrenenlerin ticareti- ABD’de en büyük finansal suçlardan biriyken...) önce sert düşüşler yaşandı. Ardından ya not indirimi gelmeyecek, ya da gelse de “Çoktan fiyatlandı” denerek borsalara alım geldi ve hatta ABD borsaları Perşembe gününü üzerinde kapandılar! İhtimaldir ki bugünkü piyasalar da aynı ruh hali içinde olacaklardır.
Satışlar sürebilir
Kısa vadede bu ruh hali piyasaları tutmayı başarabilir. Zira teknik olarak 11.375 seviyesi Dow Jones Endeksi’nde önemli bir seviyeydi. Cuma günü 11.139 ile bunun altına inilse de kapanış 11.444’ten gerçekleşti. Bugün de bu “olay riskinden” sonra satışların bir süre daha devam etmesi söz konusu. Yine de bu seviyelerin korunması söz konusu. En azından Moody’s ya da Fitch’den biri daha S&P ile “aynı fikirde olana kadar”!
Bu arada dünkü Vatan’da AAA katagorisinde geriye 16 ülke kaldığı notu vardı. Bu ülkeler şöyle: Avustralya, Avusturya, Kanada, Danimarka, Finlandiya, Fransa, Almanya, Hong Kong, Lüksemburg, Isle of Man (İrlanda-İngiltere arasında küçük bir ada), Hollanda, Norveç, Singapur, İsveç, İsviçre, İngiltere. İşin ilginci G-7’deki ülkelerden sadece dördü AAA notuna sahip şu anda: İngiltere, Almanya, Fransa ve Kanada. Yakında Fransa’nın notu da düşerse şaşmamak lazım bu durumda G-7 hangi “hakla” dünya için karar verecek? Neyse yerine G-20’yi “kurmaları” boşuna değilmiş. Bugünlerin geleceğini taa krizin en dibinde görmüşler. Ne uzgörürlük ama... Peki bundan sonra neler olacak? Cevaplaması hayli zor bir soru. Ancak birkaç konudaki kişisel tahminlerimi paylaşabilirim. Böylelikle karar sonrasında hafta sonu “@thealiagaoglu” twitter hesabımdan ulaşanların da sorularına cevap vermiş olacağım.
Öncelikle ABD tahvillerine bir bakmakta fayda var. Geçtiğimiz hafta başında yüzde 2.85 getiren ABD 10 yıllık tahvilleri, “güvenli liman” psikolojisi içinde bir ara 2.34’e kadar gerilemelerine karşın haftayı not dedikoduları arasında 2.56 seviyesinden kapattı. Önümüzdeki günlerde bu oranların yükselmesi ihtimali yüksek. Yine de çok uç noktalara gidileceğini sanmıyorum. Hem miktar hem de risk açısından dünyada rezerv tutan (ve de ABD bonolarının en büyük alıcılarından olan) merkez bankalarının gidebileceği başka bir varlık mı var? Korkarım yok ve sırf bu yüzde not indiriminin ABD tahvil getirilerine (ve de varlık piyasalarına) yansıması korkulduğu kadar olumsuz olmayacaktır. Halen daha “güvenli liman” görülen ABD tahvillerinin yüzde 3.25 seviyesine kadar dahi yükselmesi söz konusu. Çok mu yüksek bir seviye? 9 Şubat 2011’deki 3.76 seviyelerini hatırlayanlar için korkarım çok da yüksek değil!
Hakedilmeyin iltifat
Not indirimi ABD Doları’nın değerini arttırabilir! Şaşırtıcı bir tahmin olduğunun farkındayım. Meseleye şöyle bakalım: Şu andaki paritenin; onca soruna ve beceriksizliğe rağmen euro lehine olmasının temelinde ne yatıyor? Euro lehine olan faiz farkı. 1 yıllık euro faizleri 2.10’lardayken 1 yıllık doların faizi 0.76 seviyesinde! Hal böyle olunca euro haketmediği bir “ilgi ve iltifat” görüyor. ABD’nin notu düşünce mecburen (az da olsa) faiz getirileri resmi olmasa da yükselecektir. Bu da aradaki faiz farkını azaltacaktır! Dolar eskisine oranla daha az “itilip, kakılacaktır”! Kaldı ki bu not indirimi meselesi yarın öbür gün AB’nin iki hamisinden biri olan Fransa’yı da tehdit edecek. O zaman ne olacak? Bunun fiyatlanması durumunda euronun daha hızlı değer kaybetmesi söz konusu. Yine de bugün ve haftanın ilk yarısında euronun 1.4320 ve/veya 1.4450 seviyelerine kadar değer kazandığını görebiliriz. Hatta euro haftaya “boşluklu” bir yükselişle bile başlayabilir. Ancak sonrasında benzer yorumları yapanların sayısının artmasıyla birlikte euro/dolar paritesinde 1.4045-1.3985 bandına kadar bir geri çekilme olabilir. Haftanın ilk günlerinde olmadıysa tabii ki...
Kurların nasıl bir seyir izleyeceği geçtiğimiz hafta dolar karşısında 0.7610 ile tarihi zirvesini göre İsviçre Frangı ve BOJ müdahalesi öncesi 76.30 ile önemli diplerinden birini gören Japon Yeni’nden anlaşılacaktır. Bu iki para biriminin seyri bu hafta kurlar konusunda çok ciddi ipuçları verecektir.
Dolarda 1.7650 test edilebilir
Gelelim bizim piyasalarımıza...
Dolar/TL kurlarında geçtiğimiz hafta da dile getirdiğim üzere 1.7350 önemli bir seviye idi ve temel olarak korundu. Hem günlük hem de haftalık kapanış olarak bu seviyenin üzerine çıkılmadı! Ola ki bugün dünyadaki karışıklıktan dolayı kurlarda bir yükseliş olacak olur ise bu durumda 1.7550 ve asıl önemlisi 1.7650 seviyesinin test edilmesi söz konusu. 1.7650 tutacak diye düşünüyorum. Hem teknik olarak hem de MB tarafından bu seviyenin “korunması” ihtimalinin yüksek olması 1.7650’yi önemli kılıyor! Aşılırsa 1.8035 var.
Sonrası mı? Ne siz sorun, ne ben söyleyeyim...
Kurlardaki bu seviyelerin korunduğu varsayımıyla İMKB’deki tepkilerin de sınırlı kalmasını bekliyorum. İMKB 100’de geçtiğimiz haftalarda sıkça dile getirdiğim 3.20 cent seviyesi Cuma günü itibarıyla görüldü. Üstelik de Perşembe ve Cuma günleri arasında ciddi bir boşluk bırakarak.Teknik olarak bu seviyenin korunması ihtimali yüksek. En azından; gün içinde yeni düşükler görülse bile; kapanış bazında! Peki 3.20 cent tutmazsa ne olur derseniz? 2.72 cent yeni hedef olur. Ancak bunun bu “turda” olma ihtimalini ben düşük görüyorum. Toparlanmadaki hedef ise 3.80 cent seviyeleri olacaktır!
Bu haftanın ilk günlerine Merkez Bankası Başkanı Sayın Başçı hemen hemen tüm haber televizyonlarına “özel” röportajlar verecek. Belli ki “anlaşılamamaktan” muzdarip! Eğer piyasa kendisini iyi “anlarsa”; ABD’nin “hazmedilmesinden” sonra piyasalarda bir düzeltme, toparlanmaya şahit olabiliriz. Bunlar kısa vadedeki tahminler. Uzun vadede Dow Jones’ta 9,450 benim için ilk hedef. Özellikle küçük yatırımcıların attıkları her adımda bu uzun vadeli tahmini akıllarında bulundurmalarında fayda var!