‘Okul öncesi eğitim sosyal başarı sağlıyor’
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, “Tüm uluslararası araştırmalar, okul öncesi eğitim almış çocukların sosyal ilişkilerde başarılı olduğunu, uyum becerilerinin çok daha gelişmiş olduğunu göstermekte” dedi.
Toplumsal Gelişim Merkezi Eğitim ve Sosyal Dayanışma Derneği (TOGEMDER) “Erken Tanı, Erken Hayat” projesi kapsamında hayırseverlerin katkılarıyla Ümraniye’de yaptırılan TOGEMDER Özel Eğitim Mesleki Eğitim Merkezi ve Asiye ve Ahmet Ziylan Özel Eğitim Anaokulu’nun dün açılış törenleri düzenlendi. Törene Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın yanı sıra Demirören Holding Yönetim Kurulu Üyesi Meltem Demirören Oktay, Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören ve Demirören Holding Yönetim Kurulu Üyesi Tayfun Demirören’in eşi Reyhan Demirören de katıldı.
‘Geleceğimizin garantisi’
Açılış töreninde konuşan Emine Erdoğan, Mevlana’nın “Kişinin değeri aradığı şeydir. Eğer sen can konağını arıyorsan, bil ki sen cansın. Eğer bir lokma ekmek peşinde koşuyorsan sen bir ekmeksin” sözünü hatırlatarak, şöyle konuştu:
“Biz de ne kadar insana hizmet peşinde koşuyorsak, o kadar insanız. İnsanın onurunu ne kadar yüceltiyorsak, kendi insanlığımızı da o kadar yüceltiyoruz. İnsanın kıymeti, himmeti nispetindedir. TOGEMDER gibi kuruluşlar hepimize hizmet alanı açarak, ben merkezli hayatımızı, insan merkezli bir makama taşıyorlar, bizi hizmete memur ediyorlar. Çocukların zeka gelişiminin yüzde 70’i, 7 yaşına kadar tamamlanmaktadır. Bu dönemde çocuklar özgüven duygusunu kazanmaktalar. Öğrenmeye ilgi ancak bu dönemde uyandırılıyor. Çocukların var olan yetenekleri, bu yaşlarda ortaya çıkarılabiliyor. Okul öncesi eğitime yapılan 1 liralık yatırım, 7 lira olarak geri dönmekte. Bu konuda yapılan tüm uluslararası araştırmalar, okul öncesi eğitim almış çocukların sosyal ilişkilerde başarılı olduğunu, uyum becerilerinin çok daha gelişmiş olduğunu göstermekte. Adli vakalara bulaşma ve madde bağımlılığı riskinin daha az olduğuna da işaret ediyorlar. Çocukların bu özel dönemine iyi yatırım yapmak, geleceğimizin garantisidir aynı zamanda.”
‘Hiçbirini feda edemeyiz’
Fiziki ve zihni engelleri olan çocukların toplumun emaneti olduğunu belirten Erdoğan, şöyle konuştu: “Hiçbirini gözden çıkaramayız, hiçbirini feda edemeyiz. Onları toplumdan tecrit etmek yerine toplumun bir parçası haline getirmek durumundayız. Bu aynı zamanda Anayasa’nın bize getirdiği büyük bir yükümlülüktür. Tüm bireylere eşit hakların sunulduğu bir sistem kurmakla mükellefiz. Şu anda anaokulundan ortaöğretime zorunlu öğrenim çağında olan 259 bin 282 özel öğretim ihtiyacı olan çocuğumuz var. Bunların yüzde 80’i eğitimlerini kaynaştırma yoluyla sürdürüyor. Yani akranları ile birlikte eğitim alıyor, yaşadıkları çevreden ayrılmadan topluma entegre oluyorlar. İnşallah sivil toplumumuzun desteğiyle bu oran yüzde 100’e ulaşacaktır. Hiçbir çocuğumuz kendini toplumdan dışlanmış hissetmeyecektir. Birbirimizin derdini kendi derdimiz bildiğimiz müddetçe kalplerimiz arasındaki mesafenin kalkacağına inanıyorum.”