Kanuni'nin kalbi Macaristan’da!
Kalbi ve iç organlarının gömüldüğü yer...
Türk heyeti, Macaristan’da Kanuni’nin kalbi ve iç organlarının gömüldüğü yeri buldu. O yer, Zigetvar Kalesi’ne 3 kilometre uzaklıktaki Turbek Kilisesi
Türk heyeti, Macaristan’da Kanuni Sultan Süleyman’ın kalbinin ve iç organlarının defnedildiği belirtilen yeri tespit ederek, bu alanda incelemelerde bulundu. TİKA Başkanı Serdar Çam’ın başkanlığındaki Türk heyeti, Kanuni’nin kalbi ve iç organlarının gömülü olduğu belirtilen Zigetvar Kalesi’ne yaklaşık 3 kilometre mesafede bulunan, Macarca’da “türbe” anlamına gelen Turbek Kilisesi’nin içine giren Türk bilim adamları, tarihi kaynaklara göre Kanuni Sultan Süleyman’ın organlarının gömülü olduğu türbenin, Turbek kilisesinde yer aldığını belirtti.
1693’te yıkılmış
Heyette bulunan Marmara Üniversitesi Tarih Bölümü Başkanı Doç. Dr. Erhan Afyoncu, Kanuni Sultan Süleyman’ın Zigetvar Kalesi’ni fethetmeden önce vefat ettiğini belirterek, “Kanuni öldükten sonra kalbi ve iç organları burada bir yere gömülüyor. Daha sonra buraya bir türbe ve dergah yapılıyor. 1693’de burada bulunan türbe, Avusturalyalı bir subay tarafından yıkılıyor ve üzerinde Katolik kilisesi inşa ediliyor” dedi.
Mutlaka kazılmalı
Türk heyetindeki sanat tarihi profesörü Nurhan Atasoy da Afyoncu’nun açıklamalarına paralel olarak, kilisenin içinde yer alan bölgenin mutlaka kazılması gerektiğini belirtti. Türkiye’nin Macaristan Fahri Konsolosu Laszlo Horvath ise Macar halkının da Kanuni’nin organlarının bu kilisenin içine gömüldüğüne inandığını kaydetti. Horvath, “1913’de kilisenin duvarına asılan yazıda da bu gerçek belirtiliyor. O zamandan beri de herkes biliyor. Macarlar, durumu saygıyla karşılıyorlar” dedi.
Girişteki yazı doğruluyor
Zigetvar Kalesi’ne yaklaşık 3 kilometre mesafede bulunan Turbek Kilisesi’nin girişindeki duvarda yer alan yazı, adeta Kanuni’nin kalbi ve iç organlarının burada defnedildiğini belgeliyor. 1913’te kilisenin girişine asılan yazıda, “Kanuni Sultan Süleyman Hazretleri’nin kalbi ve iç organları bu yerde gömülmüştür ve bir anıt dikilmiştir. Allah rahmet eylesin” ifadesi bulunuyor. Konuyla ilgili çalışmalarda bulunan Türk ve Macar tarihçiler, bugün düzenlenecek konferansta bir araya gelerek, görüş alışverişinde bulunacaklar.