Son seçim anketi sonuçları ortaya çıktı. Liderlerin oy oranları belli oldu. Hürriyet'ten Abdulkadir Selvi, anket sonuçlarına köşesine taşıdı. Selvi'nin ilgili yazısı şu şekilde: Bilirsiniz anketleri dikkatli bir şekilde takip etmeye çalışırım. Şunu gördüm, sahada ne varsa ankete o yansıyor. Yeter ki manipülatif olmasın. Optimar’ın haziran ayı anketinde de onu gördüm. Hilmi Daşdemir’in başkanı olduğu Optimar’ın 11-14 Temmuz tarihleri arasında 3 bin 481 kişi ile yüz yüze anket yöntemiyle yaptığı araştırma siyasetteki inişleri ve çıkışları göstermesi açısından önemli sonuçlar içeriyor. Optimar’ın anketini incelerken, siyasette bir ince ayar döneminin yaşandığı izlenimi edindim. “Türkiye’nin en önemli sorunu ne?” diye sorulduğunda ilk madde bir süredir hiç değişmiyor. Tartışmasız bir şekilde “ekonomi” ilk sırada ve halkımızın en önemli sorunu olarak zamlar çıkıyor. O nedenle her defasında Erdoğan’ın rakibi ne Kılıçdaroğlu ne Akşener diyorum. Erdoğan’ın rakibi ekonomi. Ama ilginç bir nokta daha var. Halk çözümü de yine Erdoğan’dan bekliyor. Erdoğan’ın çözeceğine inanıyor. Ekonomi yakıcı bir sorun ama halkımız ‘Muhalefet bunu çözer’ demiyor. Hiçbir ankette Kılıçdaroğlu çözer ya da Akşener umut olur gibi bir yanıt çıkmıyor. Dikkat ederseniz hiçbir denklemde İmamoğlu’ndan söz etmedim. Hiçbir ankette Kılıçdaroğlu çözer ya da Akşener umut olur gibi bir yanıt çıkmıyor. Dikkat ederseniz hiçbir denklemde İmamoğlu’ndan söz etmedim. Ankete katılanların yüzde 56.2’si haziran ayının en önemli sorunu olarak zamları göstermiş. İkinci sırada ise yüzde 27.3’le enflasyon geliyor. İkisini topladığımızda ise yüzde 83.5’le en önemli sorunumuzun zamlar ve enflasyon olduğu ortaya çıkıyor. Ülkemizin en önemli sorunu araştırmasında ise ekonomi tartışmasız liderliğini sürdürüyor. Ankete katılanların yüzde 70.8’i “Ekonomi” derken, onu yüzde 5.8’le işsizlik takip ediyor. Üçüncü sırada yüzde 4.5’le Suriyeliler gelirken, onu yüzde 4.3’le eğitim takip ediyor. Her defasında dikkat çektiğim bir nokta var. Halkımız sorunu işaret ediyor ama aynı zamanda “Bu sorunu sizce hangi parti çözer?” diye sorulduğunda ise “AK Parti çözer” diyor. CHP çözer demiyor. Erdoğan’ı çare kapısı olarak görüyor. Kılıçdaroğlu ya da Akşener çözer demiyor. Muhalefetin buna kafa yorması gerekiyor. “Sizce bu sorunu hangi parti çözer?” sorusuna ankete katılanların yüzde 28.9’u ‘AK Parti” yanıtını vermiş. “CHP çözer” diyenlerin oranı ise yüzde 19.9 çıkıyor. “İYİ Parti” diyenlerin oranı ise yüzde 7.6 olmuş. Bazı verileri bir ay önceki anket sonuçları ile kıyaslayarak paylaşmak istiyorum. Neden? Çünkü büyük partiler lehine bir değişiklik gözleniyor. İktidarda ve muhalefette halkımız küçük partileri çözüm mercii olarak görmüyor. AK Parti, CHP ve İYİ Parti’nin etrafında bir toplanma dikkat çekiyor. Mayıs ayında “AK Parti” çözer diyenlerin oranı yüzde 26.6’yken bu oran haziranda yüzde 28.9’a yükselmiş. “CHP çözer” diyenlerin oranı mayıs ayında yüzde 17.2’yken haziran ayında yüzde 19.9’a çıkmış. “İYİ Parti” diyenlerin oranı ise mayıs ayında yüzde 7’yken haziran ayında bu oran yüzde 7.6’ya yükselmiş. “AK Parti çözer” diyenlerin oranındaki yükselişte asgari ücrete yapılan ara zamla memur ve emekli maaşlarındaki artış etkili oldu mu, onu bilemiyorum. Çünkü araştırmada o soru sorulmamış. Fakat “AK Parti çözer” diyenler, partinin çözüm odaklı olmasını, tecrübesini, vizyonunu ve parti liderine duyduğu güveni gösteriyor. “En beğenilen siyasetçi” sorusuna yanıt verenler yüzde 28.8’le Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı işaret ederken, ikinci sırada yüzde 12.3’le Mansur Yavaş geliyor. Kılıçdaroğlu ise yüzde 9.4’le üçüncü sıraya yükselirken, Selahattin Demirtaş yüzde 8.1’le dördüncü sırada yer alıyor. Meral Akşener’in yüzde 6.6 çıktığı anketten Ekrem İmamoğlu yüzde 5’le ilk kez yedinci sıraya gerilemiş durumda. Devlet Bahçeli yüzde 6.1’le İmamoğlu’nun önünde çıkıyor. Bu süreçte en fazla sıçramayı 2.3 puanlık artışla Kılıçdaroğlu yapmış. Akşener de 0.8 puanlık artış sağlamış. Ekrem İmamoğlu ise 0.5 puanlık bir düşüş yaşamış. Partilerin oy oranlarında ise küçük kıpırdanmalar dikkati çekiyor. Yukarıda işaret ettiğim gibi küçük partiler küçülüyor, oylar büyük partilerin etrafında toplanıyor. Kutuplaşarak gideceğimiz bir seçimde iktidar ve muhalefette oyların büyük partilerin etrafında toplanacağını düşünüyorum. Kutuplaşma böyle devam ettiği müddetçe seçmen oyunu zayi etmemek için küçük partilere yönelmez. Kutuplaşarak gideceğimiz bir seçimde iktidar ve muhalefette oyların büyük partilerin etrafında toplanacağını düşünüyorum. Kutuplaşma böyle devam ettiği müddetçe seçmen oyunu zayi etmemek için küçük partilere yönelmez. “CHP” diyenlerin oranı ise yüzde 26.3 çıkıyor. Üçüncü sırada yüzde 11.1’le “İYİ Parti” geliyor. Onu yüzde 10.1’le “HDP” takip ediyor. “MHP” ise yüzde 9.5 çıkıyor. AK Parti’nin bir ay önceye göre oylarında 0.7 puanlık bir artış dikkati çekerken, CHP’deki artış yüzde 0.3 çıkıyor. İYİ Parti ise 0.8’le en fazla artışı sağlayan parti olarak görülüyor. AK Parti’nin bir ay önceye göre oylarında 0.7 puanlık bir artış dikkati çekerken, CHP’deki artış yüzde 0.3 çıkıyor. İYİ Parti ise 0.8’le en fazla artışı sağlayan parti olarak görülüyor. Cumhurbaşkanlığı seçiminde kime oy verirsiniz?” sorusuna ankete katılanların yüzde 30.1 Erdoğan yanıtını verirken ikinci sırada yüzde 12.5’le Mansur Yavaş geliyor. Kılıçdaroğlu yüzde 11’le üçüncü sıradaki yerini koruyor. Ancak Kılıçdaroğlu, mayıs ayı anketindeki yüzde 8.3 oranına göre sıçrama yaparak yüzde 2.7 oranında artış sağlamış gözüküyor. Selahattin Demirtaş’ın yüzde 8.2 çıktığı ankette Meral Akşener yüzde 6.4’le beşinci sırada. Akşener de oyunu artıran liderlerden biri. Akşener bir ay önce yüzde 5.4 olan oy oranını 1 puan artırırken Ekrem İmamoğlu’nun düşüşü sürüyor. İmamoğlu yüzde 0.7 puanlık düşüşle yedinci sırada geliyor. İmamoğlu’nun oranı yüzde 4.6 çıkıyor. Bu sonuçlar bize bir şeyi gösteriyor. Cumhurbaşkanlığı seçiminde de oylar artık gerçek adayların etrafında toplanmaya başlıyor. Halkımız kimi cumhurbaşkanı görmekten öte kimin seçileceğini düşünüyorsa ona doğru yöneliyor. Seçime doğru gerçek adaylar etrafındaki toplanmanın sürmesini bekliyorum.