Meclis'te 'rezil' kavgası!
TBMM Genel Kurulu'nda bütçe görüşmelerinde AK Parti ileCHP'li milletvekilleri arasında tartışma yaşandı.
AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, 2012 Yılı Merkezi Yönetim Kesinhesap Kanunu Tasarısı'nın 7. maddesi üzerinde yaptığı konuşmada, İstanbul merkezli operasyona değinerek, muhalefetin buradan siyaset ve iktidar devşirmek istediğini belirterek, siyasal hareketlerinin merkezine sandığı ve milleti koyduklarını söyledi. "Yine sandık ve millet diyoruz. Hodri meydan...." diyen Külünk, yargı kararlarına saygılı olduklarını belirtti.
Türkiye'de Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin hep sancılı ve tartışmalı olduğunu ifade eden Külünk, 2013 başından itibaren ülkenin bu tartışmalara sokulmak istendiğini söyledi. Cumhurbaşkanlığı tartışmalarıyla beraber asıl düğüm noktasının duran kan ve gözyaşı olduğunu savunan Külünk, şöyle konuştu:
"Ne değişti ülkemizde? Milyonlarca ağaç diken bu Hükümet'in üç ağacın yerine değiştirmesi üzerine binlerce masum çocuk sokağa düştü, rahmetli oldular. Onların evine gidip annelerinin ve baba gözyaşlarından medet umdular, siyaset devşirmek istediler. Sermaye ile sermaye karşıtlarını Gezi Parkı'nda getiren güç, kimin siyasi mühendislik aklıydı? Bu akıl, millete rağmen politika yürüten, derin mihraklarla, kurgu operasyonlarla Türkiye'nin 2023'ten 2071'e evrilen tarihi kaderini engellemeye çalışan akıldı. Millet onlara yine alanlarda cevap verdi, vermeye devam edecek. Cumhuriyet tarihinin en büyük vandalizmini Gezi Parkı'nda gördük. Gezi Parkı üzerinden milletin ferasetiyle başedemeyenler, milletin önüne Ekim sendromunu koydular. Bu da boşa çıktı. Bu iki kalkışmada da istediğini elde edemeyen dış senaristler, küresel finans oligarklarının içerideki yerli ortakları Cumhurbaşkanı seçiminin yarı finali olarak gördükleri 30 Mart öncesinde ülkemizi yeni bir kaosa, bir siyasi darbeye mahkum etmek için farklı senaryoları sahneye koymaya başladılar. Yaşananlar sadece Hükümetimiz ve AK Parti üzerinde değil, devletin bekası üzerinden ortaya konulmak istenen senaryolardır. Sizin vicdanınıza soruyorum; CHP'nin sağcılaştırılmasından mutlu musunuz? 36 yıl sonra CHP Genel Başkanı'nı, ABD'ye hangi akıl gönderdi, Washignton sokaklarında iktidar arama aklı mı gönderdi? CHP Genel Başkanı bugün ABD Büyükelçisiyle birlikte....Bu operasyonunun asıl hedefi, Başbakanımız, Rizelimiz Recep Tayyip Erdoğan ve devletin yenilenen aklıdır. Oysa bu operasyonunun arkasındaki akıl, bu devleti tanımıyor. Bu devletin aklı bunun gibi nice operasyonu yaşadı. 30 Mart'ta Başbakanımızın yalnızlaştırılmasına bu millet müsaade etmeyecek."
Sataşma gerekçesiyle söz alan CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, 30 Mart'ı kendilerinin de dört gözle beklediğini belirterek, "Küresel bir operasyonla gelmediyseniz, küresel operasyonla gideceğiniz endişesine hiç kapılmayın. Gezi; vandalizm ise vandalizmin kralını son günlerde Türkiye gördü. Vandalizm yağmalamaktır. Vandalizmin ne olduğunu gösterdiniz. CHP'nin siyasi rotası senin aklının ereceği bir şey değildir. CHP'de, boğazından haram geçmemiş, Atatürk ve Cumhuriyet ile sorunu olmayan, laikliği özümsemiş herkese yer ve fırsat vardır. CHP Genel Başkanı, sizin genel başkanınız gibi Amerika'ya özel temsilcisini gönderip 'beni tuvalet çukuruna süpürmeyin, kullanın' dememiştir. CHP Genel Başkanı; 'Yasin el Kadı'yı önce tanımam, öğleden sonra tanırım, param kadar kefilim' dememiştir, demeyecektir. CHP Genel Başkanı, 300 bin kişinin katili el Beşir'in altına kırmızı halı sermemiştir, sermeyecektir. CHP Genel Başkanı, Cumhuriyeti kuran insanlara 'ayyaş' diyen bir siyasi partinin genel başkanının düştüğü rezil duruma düşmeyecektir" diye konuştu.
Başkanvekili Meral Akşener, tartışmaların sürmesi üzerine, milletvekillerinin "yüksek perdeden konuştuğunu", sonra yan yana çay içtiğini belirterek, "Bundan sonra fotoğraflarınızı çekip basına vereceğim" dedi.
"Rezil" tartışması
AK Parti'li Külünk, sataşma gerekçesiyle söz alarak, "Aklımın zekatı sana yetmez. Aklımın zekatının çapını ölçmeye senin zekan yetmez. AK Parti hareketi liderine ifade ettiklerinizi size aynen iade ediyorum. Bu AK Parti hareketinin Allah'ın ve milletin huzurunda eğilmekten başka hiçbir vesayet rejimine eğilmemiştir, eğilmeyecektir. CHP'nin sağcılaştırılmasından mutluyum. Hiç olmazsa yıllarca gıyabında hakaret ve iftiralarla konuştuğunuz insanlarla aynı camide namaz kılacak olmanızdan mutluyuz ama bir gerçeği de kabul edin; AK Parti bu milletin derin vicdanının karşılığıdır" görüşünü savundu.
CHP'li Altay da Külünk'e, "Sizin zekanızı ölçecek alet bende yok. Ama iş hayatına çok başarılısınız. Benim, sizin kadar işini bilen biri olmam mümkün değil. İş hayatında çok başarılısınız. Böyle günlerde bu kürsüye gelip kaşınmanızı anlamak mümkün değil. Başbakan'a saygısız konuştuğumu söyledin ya...'Onların cemaziyülevvellerini biliriz, onların kirliliğini çok iyi biliriz' diyen bir Başbakan' benim 'rezil' demekten başka şansım ve fırsatım yok" dedi.
AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal da sataşma gerekçesiyle söz alarak, kürsünün dokunulmazlığı ve sorumsuzluğu olduğunu ancak şahsiyetle uğraşılacak ve çirkin dil kullanılacak yer olmadığını belirterek, "Hatip kendi fikirlerini ifade etmiştir. Yüksek zekalar fikirleri konuşur, düşük akıllar ise insanları ve olayları konuşurlar. Burada kullandığınız ifadeleri size aynen iade ediyorum" diye konuştu.
Ünal, Altay'dan "kaşınma" ifadesinden dolayı AK Parti Grubu'ndan özür dilemesini istedi. Tartışmanın sürmesi üzerine Akşener, birleşime ara verdi. Tartışma arada da sürdü. CHP Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı, AK Parti Isparta Milletvekili Recep Özel'e tepki gösterdi. Atıcı, Özel'in CHP Isparta Milletvekili Ali Haydar Öner'e yönelik ifadeleri olduğunu belirterek, "Baban yaşında birine terbiyesizlik yapıyorsun" diye bağırdı.