Gazete Vatan Logo

'Türkiye'nin 2040 yılında su baskısı yaşayan ülkeler arasında yer alması öngörülüyor'

'Türkiye'nin 2040 yılında su baskısı yaşayan ülkeler arasında yer alması öngörülüyor'

'Türkiye'nin 2040 yılında su baskısı yaşayan ülkeler arasında yer alması öngörülüyor'

ADANA,(DHA)- TMMOB Gıda Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Şehmus Alparslan, Türkiye’nin 2040 yılında ‘su baskısı yaşayan ülkeler’ arasında yer almasının öngörüldüğünü belirterek, “Alınacak önlemlerle israfın önlenmesi, gelecek nesillere bırakılacak en kıymetli miraslardandır” dedi.

TMMOB Gıda Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Şehmus Alparslan, 22 Mart Dünya Su Günü nedeniyle açıklamalarda bulundu. Alparslan, canlılar için temel yaşam kaynağı olan suyla ilgili veriler paylaştı. Türkiye’de kişi başına düşen kullanılabilir yıllık su miktarının, kaynakların kirlenmesi ve nüfus artışı ile birlikte yıldan yıla azalış gösterdiğini kaydeden Alparslan, “Bu miktar 2000 yılında 1.652 metreküpken, yüzde 19 azalışla 2021 yılında 1.342 metreküp olmuştur. 2040 yılı tahminlerine göre 1120 metreküp ile ‘su baskısı yaşayan ülkeler’ arasında yer alacağı öngörülmektedir. Su yaşamın kaynağı olmasına rağmen, 1,2 milyar insan güvenilir içme suyuna ulaşamıyor. 2050 yılına kadar 350 milyon insanın şiddetli kuraklık nedeniyle su kıtlığı ile karşı karşıya kalacağı öngörülüyor” dedi.

Haberin Devamı

Suyun doğal bir kaynak olmanın ötesinde sağlık, hijyen, tarım, ekonomi ve ekosistemler için hayati önem taşıdığını vurgulayan Alparslan, “Su kaynaklarının kirlenmesinin önlenmesi, arıtma teknolojileri ile evsel ve endüstriyel atık suyun geri kazanılması, yağmur suyunun toplanması ve depolanması, suyun verimli kullanımı gibi uygulamalar su kaynaklarının korunmasına katkıda bulunmaktadır. Bu amaçla sanayi şirketleri, belediyeler ve kamu kuruluşları yeterli bütçe ayırmalı, denetlemeler etkin şekilde gerçekleştirilmelidir” diye konuştu.

'KİRLETEN ÖDER VEYA TEMİZLER KURALI BENİMSENMELİ'

Alparslan, alınması gereken bazı önlemleri şöyle anlattı:

“’Kirleten öder veya temizler’ kuralının benimsenmesi, kaçak ve kayıpların önlenmesi, yağmur sularının şehirlerin kanalizasyon şebekelerinde yok olup gitmesini engellemek için yerel yönetimlerin su toplama kanalları yapması, binalarda ‘yağmur suyu toplama tankı’ zorunluluğu olması gibi tedbirler de su tasarrufu açısından önemlidir. Bunun yanında, evlerde suyun bireyler tarafından tasarruflu kullanılması, başta banyo ve tuvalet olmak üzere alınacak basit önlem ve uygulamalarla su israfının önlenmesi de, gelecek nesillere bırakılacak en kıymetli miraslardandır. Ülkemizde belediyeler içme ve kullanma suları ile atık sular için şebeke sisteminin oluşturulması, yer altı ve yer üstü sularının tüketicilere sağlıklı şekilde ulaştırılması ve arıtma sistemlerinin kurulmasından sorumluyken, Sağlık Bakanlığı da kontrolünden sorumludur. Kurumların görev ve denetimlerini etkin biçimde yapması, tüketicilerin güvenli suya ulaşmasının temel anahtarıdır." (DHA)

Haberin Devamı

FOTOĞRAFLI