Bir çocuğun sorumluluğuna hazır olmadan anne baba olmanın en ağır faturasını çocuklar ödüyor. Çocuk sahibi olmak için iyi düşünün. Unutmayın mutlu çocuklar mutlu bir anne-baba ile yetişir.
İstatistiklere göre boşanma oranlarında ciddi bir artış var. Bu durum, toplumların geleceği açısından bu büyük bir risk. Evlilik ve aile kavramlarını, geleneksel kültürün çekirdek değerleriyle, modern kültürün geliştirici değerlerini buluşturarak yeniden tanımlamak ve geleceğe taşımak gerekir. Aksi halde, bireyleri, aileleri, toplumları ve ülkeleri hiç de iyi şeylerin beklemediği açık.
Çocuk sahibi olmadan önce bu üç soruya cevap verin
1. Ekonomik yeterlilik düzeyi
Yaşadığım hayat ve gözlemlerimden öğrendiğim şeylerden biri, “Para mutluluğu garanti etmez ama parasızlık mutsuzluğu garanti eder” şeklinde özetlenebilir. Bu nedenle, eşlerin ekonomik olarak bir alt yapıyı oluşturduktan sonra çocuk sahibi olmalarının doğru olacağını söylemek mümkün.
2. Evliliğin ve çiftler arası ilişkinin kalitesi
Eşler arasındaki ilişkinin belirli bir olgunluk düzeyine erişmesi çok önemli. Bu nedenle, evlendikten sonraki ilk bir yıl içerisinde çocuk sahibi olmak riskli. Bazı evliliklerde ilk yıllarda eşler arası sorunlar çıktığında, çevredeki çok bilen büyükler “Bir çocuk yapın hepsi geçer” diye komik tavsiyelerde bulunurlar. Bu tavsiyeye uyan kimi çiftlerde ise fatura dünyaya getirdikleri çocuklarına çıkar.
3. Eşlerin duygusal olarak bir çocuğun sorumluluğunu almaya hazır olup olmaması
Kişisel dünyasında, bir çocuğun sorumluluğunu alamayacak olmasına karşın, ya aşık olarak ya da aile büyüklerinin yönlendirmesiyle evlenen birçok kadın ve erkek, sonraki yıllarda büyük acılar yaşar. Çocuk sahibi olmadan önce, “Ben bir çocuğun sorumluluğunu alıp büyütebilecek bir ruhsal dengeye ve duygusal güce sahip miyim?” diye kendimize sormak zorundayız.